‘‘UMARIM fazla obur davranmazsın.’’ Bu latifeli cümle, seçim zaferini kameralar önünde kutlayan Alman Şansölye Schröder tarafından, ortağı Fischer'e hitaben söylendi.
Şaka maka ama SPD önderinin Yeşil lidere yaptığı çağrışım aslında gerçeği yansıtıyor.
Çünkü, eğer Federal Cumhuriyet'teki koalisyon iktidarı pazar akşamı yeni başarı kazandıysa, bu, duraklayan sosyal demokratlardan ziyade, ‘‘tarihi’’ bir atılım gerçekleştirerek oy oranını daha da yükselten Yeşiller Partisi sayesinde mümkün oldu.
Dolayısıyla, Gerhard Schröder farkında ki, hem yeni Berlin kabinesindeki ekolojist bakan sayısı artacak, hem hükümet programındaki yeşilimtırak tonlar bayağı netleşecek.
Joschka Fischer'in ‘‘obur davranmamasını’’ işte bunun için istiyor.
* * *
DAVRAN Joschka, davran. Kopartabildiğinin azamisini kopart. Buna hak kazandın.
İsteyenin bir yüzü, vermeyenin iki yüzü kara, yeni bakanlık koltuğu da talep et, hükümet programına bağlayıcı madde de koydurt; devlet bürokrasine çözümleyici el de at...
Federal Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, sen dört yıldır gösterdiğin mükemmel performanstan ve hayatı fiilen değiştirmek için gerçekleştirdiğin çok büyük çabadan dolayı Almanya'nın en popüler siyasetçisine dönüştün, ‘‘obur davranmak’’ sana meşrudur.
* * *
MALUM, gerçek ‘‘68'liler’’in ‘‘streotip’’ bir temsilcisi olan ve bu satırlar yazarının ‘‘cinnet yılları’’ döneminden tanıdığı Fischer, kuşağımın ‘‘isyankarlık geleneği’’nden iniyor.
Kodes hücresine tıkılmışlığı da var, zaptiye pataklarken çekilmiş fotoğrafı da...
Ve aynı Fischer dört yıldır hem Dışişleri Bakanı, hem de en sevilen Alman politikacı.
Üstelik, bin şükür, Joschka Fischer sapına kadar da ‘‘dönek’’!
Marksist totalitarizmle köprüleri hanidir atmış olması bir yana, NATO genişlemesini onaylamaktan Bosna ve Afganistan'a asker göndermeye dek, ilk kuruluşundan beri ebleh bir pasifizmin damga vurduğu Federal Cumhuriyet'teki tabuları o kırdı. Dokunulmazlığı yırttı.
Ayrıyeten de, Yeşiller Partisi içinde hala o ‘‘marksizan - pasifizan’’ enayiliği sürdüren ‘‘sofu kanat’’la dişe diş mücedele etti. Onların yapı dışına çıkmasına neden oldu.
Ama işte, o ‘‘dönek asi’’ (!) Joschka Fischer aynı partiye dev bir başarı hediye etti.
Hadi yürü Joschka, kuşağımızın ve ‘‘dönekliğimizin’’ (!) zaferini daha da perçinle!
* * *
BÖYLE bir şeyi Türkiye'de tahayyül edebiliyor musunuz ?
Fi tarihinde eli piştovlu ‘‘anarşist’’ kategorisinde addedilmiş, sonra da kendisini sorgulamak cesaretini gösterdiği için statüko zaptiyelerinden ‘‘dönek’’ damgası yemiş bir şahsın bizim ülkemizde dışişleri bakanlığı koltuğuna oturabileceğini düşünebiliyor musunuz?
O şahıs ki, dünyanın en büyükleriyle görüşürken, konumu icabı Joschka Fischer gibi kostüm-kravat-yelek giyinecektir, ama yine Yeşil lider gibi, seçim kameraları karşısına tişört ve blucinle çıkacaktır... Bunu hayal dünyanıza sığdırabiliyor musunuz?
Ben sığdıramıyorum. Adamı bir kaşık suda ve anında boğuverirler.
Bir cihet ‘‘devlet sırlarını anarşiste mi emanet edeceğiz’’ diye kıyameti kopartırken, öteki cihet de ‘‘alçak dönek, işte koltuk menfaati için kendisini sattı’’ diye öyle bir patırtı çıkartacaktır ki, bırakın dışişleri bakanlığı makamını, muhtarlıktan ‘‘iyi hal’’ ve güvenlik soruşturmasından ‘‘temiz sicili’’ alamayacağı için, aynı bakanlıkta odacı dahi olamaz.
Dolayısıyla da, mevcut olmadıklarından değil, siyasi kimlik olarak varlıklarına asla izin verilmeyeceğinden, bizim, hayatı ve siyaseti dönüştüren Fischer'lerimiz olamaz.
Ama neyse, Allah'tan ‘‘asi dönek’’ bir Joschka Almanya'da var da, kıyısından köşesinden bile olsa, kuşağımızın büyük onuruyla övünüyor ve ona ‘‘obur davran’’ diyoruz.
Sen ‘‘obur davran’’ ki Joschka, biz açlığımız acısını bir nebze unutabilelim.