Paylaş
2011 yılında bir gençle tanıştım. Aynı yaştaydık, liseye gidiyorduk ve harika bir beraberliğimiz vardı. Ama ilişkimiz benim üniversite kazanıp onun lise sonunda eğitimine bir yıl ara vermek istemesiyle sarsıntıya girdi.
Aynı şehirde olmamıza rağmen o benim üniversite ortamıma sinir oluyordu, ben ise onun sürekli ders çalışıp benimle ilgilenmemesini sorun yapıyordum. Bu yüzden ayrıldık.
Ayrıldık ama beni sürekli aradı. Ben bir süre cevap vermeyince o da aramayı bıraktı. O esnada benim birkaç erkek arkadaşım oldu ama onlardan da ayrıldım. Bu arada o beni tekrar aramaya başladı. Ama üniversite kazanıp şehir dışına gitti.
Tabii ki onun da kız arkadaşları oldu. Ama onlardan ayrıldığında, sürekli beni arıyordu.
Her ne kadar hâlâ beni sevmesi hoşuma gitse de, her aradığında kafam karışıyordu. Bu şekilde yıllar geçti. En son geçen yıl tekrar denemek istedik. Ama yalnızca 2 hafta sürdü.
Bana artık kimseyi sevemediğini, hissizleştiğini ve benimle de yapamadığını söyledi. Ben tabii yıkıldım ve hâlâ onu unutamıyorum, özlüyorum. Ne yapmalıyım abla?
◊ Rumuz: Kafası karışık
Bana sanki bu gencin bir intikam planı varmış gibi geldi... Yıllarca senin peşinden koşmuş, sürekli aramış, sen ise yüz vermemişsin. Sonuçta seni ikna edene kadar uğraşmış.
Seni gerçek anlamda sevse bile, bana kalırsa bu kadar çabuk senden vazgeçmesi, içinde biriken bir intikam duygusundan kaynaklanıyor olabilir.
Yıllardır sana yaklaşamamasının getirdiği öfke, senin başkalarıyla olmanın ortaya çıkardığı kıskançlık, ruhunun yara alması, aşağılık duygusu... Bütün bunlar bir araya gelmiş ve sonunda senin onu kabul etmen karşısında rahatlamış.
“İşte şimdi benim sözüm geçecek” demiş. Seni bu şekilde aşağılamak istemiş. Hem bu sevgi değil diyorsun, hem de yıkıldığını söylüyorsun.
Aslında sen onu istememişsin ki... Şimdi tekrar başlamaya karar verdiğin için, onun bu tepkisi karşısında kendini küçük düşmüş hissediyorsun, ondan üzülüyorsun.
Üstünde durma, başını dik tut, asla üzülme... Aslında o seni yeniden arayacak, eminim. Ama bu defa kesinlikle kabul etme.
Benimle evlilikten konuşmuyor
20 yaşındayım, 3 yıllık bir ilişkim vardı. Erkek arkadaşım askere gidince birbirimize olan sevgimiz arttı. Beni ailesiyle tanıştırdı. Ben de bu sebepten evlilik konusunda fazlasıyla umutlandım.
Dayanamayıp ben ona evlenmek istediğimi söyledim. O da “Ben de en az senin kadar evlenmek istiyorum ama evliliğin sorumluluğundan korkuyorum” dedi. Askerden geleli 2 ay oldu, güzel bir işe girdi fakat hâlâ benimle evlilik konusunu konuşmuyor.
Ben açtığımda da geçiştiriyor. Ne yapmam gerekiyor bilmiyorum. Evlenmek istememesinin sebebinde farklı şeyler aramaya başladım, paranoyak oldum.
◊ Rumuz: Paranoyak
Sevgili kızım, bu ne acele? Tamam, belki ilişkiniz 3 yıldır sürüyor olabilir. Ama sonuçta bu genç adam, askerden yeni dönmüş, yeni işe girmiş... Kendini toparlaması için ona zaman tanımalısın. Üstelik sana evlilik sorumluluğundan korktuğunu da dürüstçe söylemiş.
Biliyor musun, erkeklerin genellikle en korktukları kız tipi sürekli evlilikten söz eden, her lafı mutlaka evliliğe getiren, bir anlamda onlara bu konuda baskı yapan tiplerdir.
Üstelik bence bir genç kızın, bu şekilde davranarak kendini küçük düşürmesinin de anlamı yok. Erkekler bu konularda gerçekten çekingendirler. Özellikle kendileri karar vermek isterler.
Ailelerinin baskısına da, sevdikleri kızın baskısına da katlanamazlar. Sen de şu evlilik sözünü bırak bir kenara, ilişkini güzel güzel yaşamaya bak, adamı bunaltma.
Ona biraz zaman tanı. Evlenme konusunu sevdiğin adamın düşünmesine, onun karar vermesine fırsat ver. Şu andan itibaren evlilikle ilgili tek bir kelime bile etmeyeceğine inanmak istiyorum...
Paylaş