Paylaş
Feyza Hanım merhaba... İlk görüşte aşk, “gerçek aşk” diye bir şey varmış. Öyle bir adam sevdim ki, beni benden daha çok önemsiyor, bir şey istersem diye her daim gözümün içine bakıyor.
Ama her hikayede olduğu gibi hayatın bizimle de sıkıntıları var. Tanıştıktan 10 gün kadar sonra “Ben sana da, ailene de yalan söylemeyeceğim. Evliyim” dedi.
Ama 2017’den beri boşanma davası devam ediyormuş. Eski eşini de bu süre zarfında hiç görmediğini, istersem beni avukatına dahi götürebileceğini söyledi.
Konunun içeriğini yani neden boşanma durumunda olduklarını anlattı, şimdi o konulara girmeyeceğim.
Ona inanmazsam ya da aklımda soru işareti kalırsa diye annesinden ablasına, akrabalarına kadar herkesle tanıştım.
Ve bu süreci onlardan da dinledim.
Aileme âşık olduğumu, ama o kişinin boşanmış biri olduğunu söylediğimde, aramızdaki 10 yaş fark ve boşanmış olması nedeniyle ufak bir pürüz yaşadık. Ama sonrasında konu tatlıya bağlandı.
Ailelerin tanışma faslında, kendi ailesi henüz boşanamadığını bildiğinden, ama bizimkilerle boşanmış gibi konuşmak durumunda olduklarından gergindi.
Şimdi bana “Kızım madem her şey tatlıya bağlandı, sorun ne?” diye sorabilirsin.
Sorun şu ki bu süreçte sevdiğim adamın son mahkemesi görüldü ve hakim boşanmalarına karar verdi. Ancak kararı verileli kaç ay olmasına rağmen hâlâ gerekçeli kararı yazmıyor. Ailem bizden birkaç ay içinde düğün bekliyor. Ancak gerekçeli karar tebliğ edilmediğinden nişanlım hâlâ evli görünmekte.
Size sorum şu: Gerekçeli kararın yazılması ve süreci hızlandırmak için nereye başvurmalıyız ya da ne yapabiliriz?
Sözüm olsun, film gibi başlayan hikayemi, bu sorunlarım çözüldüğünde size uzun uzun yazıp anlatacağım. Aşka inancını yitirenlerin aşka tekrar inanmaları için...
◊ RUMUZ: HAKİM YOLU GÖZLEYEN ÂŞIKLAR
YANIT
Sevgili kızım, zor günler geçirdiğin anlaşılıyor.
Sevdiğin adama kavuşmanı engelleyen bu sorunla ilgili sana yardım etmek isterim elbette. Çünkü bu evliliği sen yıkmamışsın.
O adam seni tanımadan çok önce boşanmak için başvurmuş.
Sizin kavuştuğunuzu görmek beni de mutlu eder.
Bu nedenle sevgili avukatım Mustafa İnanç’a sorununuzu aktardım. Şunları söyledi: “Gerekçeli kararın yazılma süresi kanunda 1 ay olarak belirlenmiştir. Ancak mahkemelerin yoğunluğu, hakimin izinli/raporlu oluşu, hakim değişikliği gibi sebeplerle yazma süresi uzayabiliyor. Kararı hakim yazdıracağı için, hakime gidip ‘hadi yaz artık’ demek de mümkün değil. Ancak Mahkeme Kalemi’ne başvurarak yaklaşık yazım tarihi öğrenilebilir. Tabii bu arada karar yazılmış da olabilir! Mahkeme kararı yazdırdıktan sonra taraflara göndermez (teknik tabirle tebliğe çıkarmaz). Ancak taraflardan birinin talebi ile kararı tebliğe çıkarır. Öncelikle kararın yazılıp yazılmadığını öğrenmek gerekir. Avukatı var ise muhtemelen o yazım ve tebliğ sürecini takip ediyordur. Avukatı yoksa mutlaka Kalem’den kontrol edilmesi yerinde olur.”
Bence de mahkeme kalemine sık sık gidip, kararın yazılıp yazılmadığını öğrenmenizde yarar var. Bu kadar beklemişsiniz, biraz daha sabır lütfen.
Verdiğin sözü unutma sevgili kızım, mutluluk haberlerini bekliyorum.
Paylaş