Paylaş
Küçük dedimse de aşırı küçük değil tabii... Benden 3- 5 yaş küçük demek istedim.
Şu ana kadar ilişki kurduğum sevgililerimin geneli benden küçüktü. Kendimden büyük erkeklere hiç ilgi duymuyorum, hatta onlardan tiksiniyorum.
Ancak yakınlık kurduğum yaşça küçük erkekler de beni çok fazla üzdüler.
Hep benden faydalanmaya çalıştılar, sonra da terk edip başka kızlara gittiler.
Bir de ben küçükken gerek yakınlarımdan gerekse uzak çevremden büyük kişiler tarafından çokça istismara maruz kaldım. Acaba bu yüzden mi böyleyim?
Arkadaşlarım beni bu yüzden yadırgıyor, ben de bu durumdan çok rahatsızım.
Şimdi siz belki de beni psikoloğa yönlendirmek istersiniz. Ancak benim böyle bir uzmana gitme imkânım da yok. Ancak bu durum devam ettikçe daha fazla sömürülmek istemiyorum.
Bir de abla ben evlenmek istiyorum ama çocuk istemiyorum, sadece hayatı paylaşacak bir eş istiyorum.
Çocuk gibi bir sorumluluk almak istemiyorum.
Çünkü çok acılar yaşadım, çok küçük yaşta annesiz babasız kaldım, çocuğumun da bunları yaşamasından korkuyorum.
Aslında evlenmekten de korkuyorum. Etrafımda bana doğru düzgün akıl verecek kimse de yok. Son çare sana yazıyorum. Ne olur bana bir akıl ver. Çok ciddi sorun yaşıyorum.
◊ Rumuz: Evlenme korkusu
YANIT
Sevgili kızım, fazla ayrıntı vermediğin halde anlıyorum ki, küçük yaşta yaşadıkların seni haliyle çok etkilemiş. Anne ve babanı küçükken kaybetmiş olman, çevrende seninle yürekten ilgilenecek kimse olmaması seni altüst etmiş belli ki.
Bunun dışında seni yalnız ve sahipsiz bulan birtakım ahlak yoksunu insanlar seni istismara kalkışmışlar. Bu bile senin bugünkü ruh halinin en ciddi nedenlerinden biri olarak görülebilir.
İşte bu yüzden senden yaşça büyük erkeklerden hoşlanmıyor, onlardan bir anlamda kaçıyorsun.
Onlar sana güven vermiyor ve bu yüzden yaşça senden küçük erkeklere yöneliyorsun. Ama onlar da seni hayal kırıklığına uğratmış olmalı.
Sonuçta işin özü şu ki, sen sahipsiz kalmış genç bir kızsın ve bu yüzden senden faydalanmak isteyenler oluyor.
Ama sen kendi kendine sahip çıkmalısın kızım, kendi çizdiğin yoldan gitmelisin.
Annenin ve babanın yoksunluğunu evlenip yuva kurarak gidermek istiyorsun, seni anlıyorum ama, evleneceğim diye sana layık olmayan, seni hak etmeyen, seni sevmeyen birilerine yanaşman da çok yanlış. Anlamadan dinlemeden, o insanlara güvenmemelisin.
Çalışıyor musun, ne yapıyorsun, yazmamışsın ama eğer çalışmıyorsan mutlaka kendine bir iş bul, kendine güven duyabileceğin kendi paranı kazanabileceğin bir iş bul.
Bak psikoloğa gidecek durumum yok, diyorsun... Paranı kazanmalı, kimseye muhtaç olmamalısın.
Hatta istediğin gibi bir erkek bulup evlensen bile, yine kendi paranı kazanmalısın. Kendi ayakların üzerinde durmalısın. Paranı kazandığın zaman, göreceksin bak nasıl kendine güvenin gelecek. Böyle oturup da evleneceğin bir erkeği beklemek kadar bir kadını küçük düşürecek bir şey yoktur.
Önce kendine güven, ondan sonra da sen evleneceğin erkeği seçme gücüne kavuş. Büyük ihtimalle internet üzerinden arkadaşlar buluyorsun ve onlar haliyle seni hayal kırıklığına uğratıyor.
Evleneceğin insanın senden birkaç yaş küçük ya da büyük olması değil önemli olan, sana değer verecek, seni sen olduğun için sevecek ve yaraları sarmayı bilecek biri olmalı.
Zaten böyle birini bulduğun anda, ona güvendiğin anda, haliyle çocuk da isteyeceksin.
Dediğim gibi önce kendine bir iş bulup çalışmaya başla, bir çevren olsun, ondan sonra evliliği düşünür, seni korkularından kurtaracak bir hayırlı insanı bulursun umarım.
Paylaş