Bu aşkın da sonu aynı olmasın

Sevgili Güzin Abla, ben çevresinde çok fazla ilgi gören, özel bir mesleği ve iyi bir kariyeri olan, yurtdışında master eğitimi almış, güzel bir genç kadınım.
Mutlu bir çocukluk geçirdikten sonra ailem sayesinde iyi bir eğitim aldım ve eğitimimi yurtdışında devam ettirdim. Bulunduğum ülkede, ülkemizi ve Türk insanını elimden geldiği en iyi şekilde temsil etmeye gayret ediyorum.
Tanıştığım bir Türk genci ile uzun süren arkadaşlıktan sonra evlendik. Ama gerek yetiştirilme tarzlarımız gerekse aradaki eğitim farkı bizi ayrılığa kadar götürdü.
Eski eşim bulunduğumuz toplumlarda benimle hep gurur duydu ve gördüğüm ilgi ilk başlarda hep hoşuna gitti. Ama daha sonra kendisiyle ilgili olan mutsuzlukları onu bir depresyona itti ve kendisini herkesten soyutlamaya başladı. Ayrıldıktan sonra aradan uzun bir zaman geçti ve ben bu süreçte kendimi toparladım. Mesleğim sayesinde tekrar güç kazandım ve geçmişe bir sünger çektim.
Şu anda yeni bir insanla tanıştım, ilişkimiz her zaman olduğu gibi büyük bir hayranlıkla başladı ve aramızda hızlı bir aşk gelişti.
Erkek arkadaşım çok kısa sürede benimle aile kurma planları yapmaya başladı. Çocuk isteğini bile dile getiriyordu ama ben bunun henüz çok erken olduğu ve kariyerim açısından da şu anda pek uygun olmadığı mesajını verdim kendisine.
Son zamanlarda onun da ailevi ve mesleki problemleri var.
Birbirimize zaman ayıramamaya başladık. İşlerini ve zamansızlığı bahane edip benden kaçıyor sanki... Duygularını da anlatmıyor ve bu davranışlar da beni büyük hayal kırıklığına uğratıyor.
İçine kapandı ve ben “acaba yine aynı tür bir ilişki mi beni buldu” diye düşünmekten kendimi alamıyorum.
Değerli görüşlerinizi benimle de paylaşırsanız çok mutlu olurum.
Rumuz: Deniz

YANIT

Sevgili kızım, önce bir yanlış anlaşılmayı düzeltmek istiyorum; ilk eşin hakkında “kendisiyle ilgili olan mutsuzlukları onu bir depresyona itti ve kendisini herkesten soyutlamaya başladı” diyorsun. Bence onu yanlış anlamışsın. Bu genç adam aranızdaki eğitim farkı, senin başarıların ve üstünlüğün altında ezilmiş, yok olmuş.
Sana olan sevgisinden bunu sana hissettirmemeye çalışmış. Ama bu nedenle de aşağılık duygusuna kapılmış ve depresyona girmiş.
Şimdi de diğer genç adam sana hayranlık duymuş, seninle bir gelecek hayali kurmuş, evlenip çoluk çocuğa kavuşmak istemiş.
Ama sen kariyerim, mesleğim, hayatım ön planda deyip, henüz buna hazır olmadığını belirtmişsin. Onu hayal kırıklığına uğratmışsın. O da ne yapsın, ilişkinize biraz ara vermeyi düşünmüş herhalde. Senden biraz uzak durmayı seçmiş.
Kısacası sevgili kızım, sen farkında olmadan, istemeden beraber olduğun adamları eziyorsun. Kişiliğinle, başarınla, hatta güzelliğinle onlarda farklı ve üstün olduğun hissini uyandırıyorsun.
Elbette bunu isteyerek yaptığını düşünmüyorum. Ama elinde olmadan, onlarda böyle bir tepki oluşturuyorsun. Adamlar da içlerine kapanıyor, depresyona giriyorlar.
Bu yüzden sevgili kızım, beraber olduğun erkeğe de biraz hak vermelisin.