Baldızımla büyük bir aşk yaşıyorum

Sevgili ablacığım, bunu utanarak yazıyorum ama senden başka paylaşacak kimsem yok. Baldızımla 1 aydır yasak bir aşk yaşamaktayım.

İlişkimiz 3 ay önce eşimin yurtdışına çıkmasıyla başladı. Eşim işi dolayısıyla orada 2 ay kaldı. Ben de çalıştığım için bu süre içerisinde baldızım ev işlerine yardıma geliyordu.

Bir zaman sonra birbirimize karşı farklı duygular beslediğimizi hissettik. Ama bunu birbirimize açıklamaya korktuk. Kendime karımı çok sevdiğimi telkin ederek, duygularımı frenledim. Ancak baldızım geç saatlere kadar kaldığı bir gece evine dönmedi ve misafirim oldu. İşte o gece ikimiz de şeytana uyduk.

Yaşadığımız yasak ilişki her geçen gün biraz daha alevlendi. Eşim 1 hafta önce yurtdışından döndü. Şimdi eşimle ne zaman bir araya gelsek, hep tedirginlik içindeyiz. Baldızım onu bırakırsam, ilişkimizi eşime anlatmakla tehdit ediyor. Zaten ben de bir türlü ondan kopamıyorum. Ancak eşimi de çok seviyor ve kaybetmek istemiyorum.

Normalde bu ilişkiyi kestirip atardım. Ancak söz konusu kişinin, eşimin kızkardeşi olması, olayı içinden çıkılmaz bir hale getiriyor. Gerçekleri anlatma şansım da yok. Çünkü ortada 5 yaşında bir çocuk var.

Tam bir çıkmazdayım..

RUMUZ: PİŞMAN

Sevgili oğlum her ne kadar rumuzun ‘Pişman’ ise de, ben senin gerçekten bu olaydan pişmanlık duyduğunu sanmıyorum.

Aslında işin içinde eşini kaybetme korkusu olmasa, sanırım bu üçlü beraberliği sürdürmeye hiç itirazın olmazdı. Yanılıyor muyum?

Eşinin işi nedeniyle senden bir süre uzak kalmasını fırsat bilmiş, hemen baldızını koynuna almaktan çekinmemişsin. Tabii bu arada, zavallı kadıncağız, yalnızken işlerini yapması, sana bakması için kızkardeşini görevlendirirken, ona böyle ihanet edebileceğiniz aklının ucundan bile geçmemiş.

Öyle ya, biri öz kızkardeşi, diğeri ise çocuğunun babası, bunca yıllık eşi. Ama işte bunlar hep ders alınacak öyküler. Hani bir söz vardır, ‘Babana bile güvenme’ diye, çok acı ama demek ki, kızkardeşine bile güvenmeyeceksin.

Bu nasıl kızkardeş ki, seni baştan çıkarıyor, seni tehdit ediyor, onu terk edersen, yaşananları açıklayacağını söylüyor! Ama sonuçta, bir şekilde bu olay açığa çıkacaktır oğlum. Buna göre karar ver ve bu çirkinliği daha fazla sürdürme. Eşini düşünmüyorsan, minik yavrunu düşün.

Anneme evlenlemeden "Anne" demesine sinirleniyorum

Sevgili Güzin abla ben 19 yaşında çalışan bir genç kızım. Her sabah ilk yaptığım şey sayfanı okumak. Benim derdim, erkek arkadaşımın anneme ‘Anne’ diye hitap etmesi.

Bu benim sinirime dokunuyor ama, ona belli etmek istemiyorum. Çünkü küçük yaşta annesini ve babasını kaybetmiş. Neden kızdığımı sorarsan, aslında ben de bilmiyorum ama, daha evlenmeden anneme böyle seslenmemesi gerekir, değil mi?

RUMUZ: BUKET

Sevgili kızım, ben de her geçen gün sayenizde yeni bir şey öğreniyorum! Örnek mi: işte mektubun!

Aksine, bu genç adamın annene sevgi ve saygı ile yaklaşmasından mutluluk duyman gerekmez miydi? Pek çok genç gelin, eşinin kayınvalidesine ‘Anne’ demek istememesinden üzüntü duyarken, sen tutmuş yakınıyorsun!

Bu genç adamın, annesiz büyüdüğünü kendin söylüyorsun. Demek ki böyle bir yakınlığa ihtiyacı var! Demek ki seninle ciddi bir beraberlik düşünüyor! Eğer annen de bundan hoşlanıyorsa, neden bozuluyorsun?

Yoksa kıskanıyor musun, ya da bu genci yeteri kadar sevmiyor musun?

Önce benimle kaçtı sonra eşine döndü

Size Almanya’dan yazıyorum. Öyle çaresizim ki anlatamam. 20 senelik evli, 3 çocuk babası ve bir kadın için ailesini boşamış, varlığı ve sağlığı yerinde olan bir erkeğim. Bahsettiğim kadın da, amcamın oğlunun hanımıdır.

Yaklaşık 2,5 sene önce birbirimize aşık olduk. Onun da 13 yaşında bir oğlu var. O beni, ben de onu deliler gibi sevdik. Birlikte kaçarak bir yuva kurabileceğimizi zannetmiştim ama, maalesef kaçmak çözüm değilmiş. O eşine bir şey anlatmadı, sadece kısa bir mektup yazarak evden ayrıldı. Ama bu ayrılık ancak 24 saat sürdü. Dayanamadı evine döndü.

2 gün sonra tekrar karar değiştirdi. Yeniden birlikte kaçtık. Ama kocası benimle gittiğini öğrenince, ruhsal bunalıma girmiş ve rehabilitasyona alınmış... Bunu duyunca geri geldik. Şimdi kocası benim suratıma bakmıyor.

Onca sevip taptığım kişi de ona daha yakın davranıyor. Kocasına her şeyi detaylı anlatmak mı doğru olur, yoksa susup zamana mı bırakayım? Bu gidişle ben de bunalıma gireceğim, ama şu bir gerçek ki ona deliler gibi aşığım.

RUMUZ: DİLARA


Hayret ki hayret! 20 yıllık evli, boyunca çocukları olan, olgun yaşta bir erkeksiniz. Tutmuş kuzeninizin eşine aşık olmuşsunuz. Ve bu nasıl iştir ki, kaçmaya kalkmışsınız.

Anlaşılan o hanım, sizden daha mantıklı bir insanmış. Bu işin olamayacağını anlamış, geri dönmüş. Zavallı adamcağız bunalıma girmiş. Nasıl girmesin?

Belki o hanım da sizi seviyordur, ama bu kadar vicdansız olabilir mi insan? Bazen mantık ve aile bağları ağır basabilir. Eşine tüm ayrıntıları anlatıp, adamı katil etmeye mi kararlısınız yoksa? Ya da tümüyle çıldırtmak mı istiyorsunuz?
Yazarın Tüm Yazıları