Aşık olduğum kişi hem nişanlı hem de dostum

Merhaba Güzin abla; benim sorunum en yakın arkadaşıma aşık olmam. Bu aşkın imkansız olduğunu bilmeme rağmen içimden atamıyorum. İmkansız diyorum; çünkü o başkasıyla nişanlı. Onunla o kadar yakınız ki, yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmez. Şu anda da aynı iş yerinde çalışıyoruz.Aynı üniversitenin aynı bölümünden mezun olduk. O sırada şimdiki nişanlısı ile çıkıyordu ama, bana da ‘Keşke arkadaş olmasaydık; senden başkasıyla evlenmezdim’ derdi. Ama tabii benim ona aşık olduğumu bilmiyordu; halen de bilmiyor.

Bazen düşününce keşke o zaman söyleseydim, diyorum ama, artık çok geç. Bu durumda arkadaşlığımızın biteceğinden de eminim. Bunu kaldıramam çünkü şu an hep yanımda.

Birden her şey değişebilir ve beni görmek bile istemeyebilir.

Bazen kendimi çok kötü ve yalnız hissediyorum, hatta isyan ediyorum; nişanlısı olmasına rağmen, onu anlayamayan biriyle neden hala birlikte olmakta ısrar ediyor sanki? Bu yazdıklarımı yayınlamazsanız daha iyi olur, çünkü o da sizin yazılarınızı okur. Ben olduğumu anlayabilir. Çünkü nişanlısı ona aşık olduğumu hissetti galiba. O ise ısrarla, ‘Yok böyle bir şey’ diyordu.

RUMUZ: GİZLİ AŞK

Doğrusu ya, ben bile senin genç bir kız mı, yoksa genç bir erkek mi, olduğunu anlayamadığıma göre, (dolayısıyla sevdiğinin de kız mı, erkek mi olduğu hakkında tam bir kanaat edinemediğime göre), onun da mektubunu okursa kim olduğunu anlayabileceğinden pek de emin değilim.

Ama, Allah biliyor ya, içimden keşke anlasa, diye geçiriyorum. Bu yüzden de pek sıcak bakmadığını bilsem de, yazını yayınlamak istedim. Belki anlar, dedim.

Madem bunca yıldır bu kadar yakınsınız, madem bu kadar güzel anlaşıyorsunuz, neden sen değil de, o nişanlı?

Belki senin ona böylesine bağlı olduğunun farkında değil gerçekten. Ona karşı çok büyük sevgiler beslediğini anlamıyor, bunu arkadaşlığa yoruyor ve o da belki senin gibi düşünüyor. ‘Ona yakınlığımı bilse, belki onu tümüyle kaybedebilirim, hiç değilse bu dostluk bitmesin sonsuza dek’ diyordur. Oysa ben de diyorum ki, belki bunca yıllık bir dostluğun sonunda seninle evlenseydi, çok daha mutlu olabilirdiniz. En azından seninle her şeyi paylaşabiliyor, senin dostluğun ona güç ve güven veriyor olmalı. Keşke cesaret edip ona duygularını hissettirebilseydin, bir deneseydin.

Dünyada riske atılmadan hiçbir şey elde edilemez. Sonuçta henüz evlenmemiş ki; ben ‘her şey için çok geç’, diye düşünmüyorum, senin gibi...

Hala bir umut var. Ölümden gayri her şeyin bir çaresi vardır sevgili okurum.

Kitap yardımınızla binlerce öğrenciyi mutlu ettiniz

Sayın Güzin Abla, ben Sıtkı Türkoğlu İlköğretim Okulu müdürüyüm. 08.12.2005 tarihli yazınızda tüm Türkiye’yi okulumuza kitap bağışlamaya çağırdınız. Daha bir ay dolmadan o kadar çok ilgilenildi ki...

Güzel ülkemin her tarafından kitap yağıyor. Gün geçmiyor ki kargo şirketlerinin arabaları okulumuzun önünde durmasın.

Gelen kitap kolilerini taşımaya çalışan öğrencilerimizin o anki yüz ifadelerini tarif etmekte zorlanıyorum.

Bir okurunuz, çocuğunun okul öncesi resimli kitaplarını bir güzel paketlemiş, göndermiş. İnanın açtığımda gözlerim yaşardı.

Öğretmen arkadaşlara ‘işte birlik beraberlik bu’ dedim.

Size ve bizimle ilgilenenlere 1.600 öğrencinin gülücüklerini gönderiyorum.

Sizin şahsınızda, tüm Hürriyet gazetesi yazarlarını ve çalışanlarını; bize kitap yardımında bulunanları saygı ve sevgi ile selamlıyorum.

Ahmet Karaboğa: Okul Müdürü
E-mail: sitki.turkoglu@

Hotmail.com


Dünya yüzünde yaşayan tek canlı insan değildir

Güzin ablacığım, geçtiğimiz haftalar içinde, evinde beslediği kumrularla ilgili sana yazan o ailenin yaşadıklarını ve o kumrulara verdikleri güveni okuyunca, içimde bir sevinç oluştu.
Çünkü bizim evde de babamız çatımızda güvercin beslemekte. Evimiz müstakil olduğu için rahat rahat onlarla ilgilenebiliyoruz. Evimizin yakınında bulunan çamlardan bize de kumrular misafir geliyor.

Güvercinlerimiz için döktüğümüz yemleri şimdi biraz daha arttırdık. Kumru misafirlerimize ayıp olmasın, onlar da aç ve susuz kalmasınlar diye. Bakıyoruz, güven içinde gelip, yiyip içiyorlar.

Rahmetli babaannem ‘Kumruların yuvasını yıkarsanız siz de çok sevdiğiniz birisi tarafından hüsrana uğrar, acı çekersiniz’ derdi. Ben de bu sevgi ve korkuyla hem güvercinlerimize hem de o güzelim kumrularımıza gülümsüyor, onlarla ilgileniyorum. Bazen sokaktaki kedi dostlarıma da onlar yüzünden küsüyorum, kuşlarımızı yakalamaya çalışıp, korkutuyorlar diye. Bu dünyada mutlu yaşamak sadece insanlara mahsus değil bence. Dünyada o kadar canlı var ki, belki de bizden daha çok sevgi ve ilgiye ihtiyaçları olduğunu da unutmayalım. Hem dünyamız sadece biz insanların yaşaması için yaratılmadı.
Hülya Güzel

Sevgili yavrum, böyle duygular yaşamak herkese nasip değildir. Ne güzel ki, böyle bir babaya, sana her canlının kutsal olduğunu öğreten bir aileye sahipsin. Umarım hayat senin bu pırıl pırıl, tertemiz duygularını yok etmez. Önündeki yıllarda da hayat sana hep güzellikler sunar.
Yazarın Tüm Yazıları