Erkekler, bir anlık zevkleri uğruna eşlerine büyük travmalar yaşatmasınlar. Çünkü aldatılma acısı, psikiyatristlerin de dediği gibi, ölüm acısından bile daha büyük.
Sevgili Feyza Hanım, ben naçizane eşlerini aldatan ya da aldatacak potansiyele sahip olan erkeklere seslenmek istiyorum; hanımlarının onları boşamasına katlanabileceklerse bu işe kalkışsınlar. Zira boşanma olmadığında eşleri artık eskisi gibi olmayacak. Bir anlık zevkler uğruna varsa çocuklarına, senelerce onların her şeyine katlanmış eşlerine büyük travma yaşatacaklar. Aldatılma acısı, psikiyatristlerin de dediği gibi, ölüm acısından bile daha büyük bir acı. Ondan sonra hayat çok zor geçiyor. Ben hanımlara da seslenmek istiyorum. Çok abartmamak kaydıyla eşlerinizin sizi aldatabileceğini düşünerek, uyanık olun. Eşim beni gündüzleri mesai saatinde evime gelip giden tanıdığım, evli bir kadınla sekiz sene aldatmış. Hiç anlamamıştım zira telefonunu üzerinden hiç çıkarmaz hep sessizde bulundururdu. Üstelik eşimin babası da annesini aldatmış olduğundan böyle şeylere çok karşıydı. Hatta babasını reddetmişti. 33 senelik mutlu bir beraberliğimiz vardı. ıhaneti öğreneli iki buçuk sene oldu, hâlâ tedavi oluyorum. Üstelik o evli hanım hiçbir şeyden korkmadan bana hâlâ sataşabiliyor. İlişkinin bu kadar sürmesi o ahlaksız kadının şantaj ve tehditleriyle olmuş. “ıntihar eder seni rezil ederim. Hanımına söylerim” diyormuş. Olayı bir telefon mesajı ile tesadüfen öğrendim. Eşim ayrılmamıza karşı çıktı. Biz birbirini çok seven eşlerdik. Ben çok kırıldım ama eşimi hâlâ seviyorum. Üstelik ayrılsaydım düşünülenin aksine, maddi yönden mağdur da olmayacaktım. O da beni seviyor. Bin pişman oldu, ben öğrenince de o kadından kurtulduğu için seviniyor. Bu mektubumu insanları uyarmak amacı ile yayınlarsanız, memnun olurum. Rumuz: Deniz
Sevgili okurum, bu yazınızı yayınlıyorum elbette. Yaşadıklarınız pek çok çifte uyarı mahiyetini taşıyor. Ancak şunu da eklemeden edemeyeceğim, özellikle kadınlarımız arasında çok fazla, paranoyak derecesinde kuşkucu ve eşine nefes aldırmayan kişiler de var. Bu uyarınız onları daha da coşturmasın, diye korkarım doğrusu. Bir kadının, sürekli olarak erkeğinin ceplerini karıştırması, telefonunu araştırması, bürosuna gidip ani baskınlar yapması vs. bir erkek için cehennem azabından beter olabilir. Siz “Eşlerinize karşı uyanık olun” diyorsunuz da, bu işi abartanlar da pek çok, emin olun. Üstelik de günümüzde erkeklerin aldatmasına neden olabilecek o kadar çok fırsat var ki...
Sevgilimle sürekli tartışıyoruz
Ben 20 yaşında bir erkeğim, kız arkadaşım daha 16 yaşında. Birbirimizi dokuz yıldır tanısak da, ilişkimiz iki yıldır devam etmekte. Ancak son üç aydır problemler yaşıyoruz. ıkimiz de birbirimizi çok seviyoruz; bundan hiç şüphem yok ama sürekli kavga ediyoruz. Haftada bir gün görüşebiliyoruz, yan yana olduğumuzda hiçbir sorun yok, gayet mutluyuz. Ama birbirimizden uzak olduğumuz zamanlarda sürekli tartışıyoruz. Korkuyorum bu kavgalar aşkımı bitirecek diye. Onu kaybetmek istemiyorum. Biliyorum o daha çok küçük, fazla üstüne gitmek istemiyorum. Lütfen bize yardımcı olun. Rumuz: Kral Dediğin gibi sevgili oğlum, o daha çok genç. Üstelik sen onu çocukluğundan beri tanıyormuşsun. Sana karşı biraz şımarık kız kardeş gibi davranmasını hoş karşılamalısın. Sen ondan daha büyük olduğuna göre, onu sevgiyle eğitmek, biraz da olgunlaştırmak sana düşüyor sanırım. Keşke kavga nedeninizi de yazmış olsaydın...