Paylaş
Merhaba Güzin Abla, ben 20 yaşındayım. Küçük bir şehirde tıp fakültesinde okuyorum.
Okula bu sene başladım ve isteyerek ailemden çok uzak bir şehirde tercihimi yaptım.
Sebebim ise ailemin baskıcı olması.
Yaşadığım her şeyi yazabilir miyim, sanmıyorum.
Fakat özetlemem gerekirse, 11 yaşında, daha çocukken beni kapattılar, kendimi asla bir birey gibi hissedememeye o zaman başladım.
Ne giyeceğimden, kiminle arkadaşlık yapmam gerektiğine kadar karışıyorlardı. Hatta gençlik romanları dahi okumama izin yoktu, özenmeyeyim diye.
Daha sonra 18 yaşına gelince artık bu hayatı gerçekten istemediğimi fark ettim ve onlara söyledim. Şiddet gördüm ve ev hapsi uyguladılar. Arkadaşlarımla dahi görüştürmediler.
Daha sonra tıp fakültesini kazandım ve buraya geldim.
Burada beni bir cemaatin yurduna yerleştirdiler. Ama ben bir süre sonra açıldım, o zaman beni okuldan alacaklarını söylemeye başladılar.
Çok kavgalar ettik, öyle ki ben korkudan okula çantamda pijamalarla giderdim, gelirlerse kaçabileyim diye. Aylardır babamla da konuşmuyoruz. Ama annem üzerinden tehditlerini yollamaya devam ediyor.
Annem de sürekli “Bir gün babanı karşında göreceksin, eğitim hayatın bitecek. Şimdilik sabrediyoruz” deyip duruyor.
Bu şekilde çok fazla tartışmamız var. Sen artık tahmin edersin abla, aklına gelen hiçbir şey abartı değil.
Buradan gitmek istemiyorum çünkü çok sevdiğim bir erkek arkadaşım da var.
Onun fikri bana ev tutabileceğimiz yönünde...
Burası küçük bir yer olduğu için geçinmeme yardım edeceğini, her zaman destek olacağını söylüyor. Kendisi çalışıyor.
Ben de tıp okuduğum için lise öğrencilerine ders verebileceğimi düşünüyorum.
Sence ailemi silip yoluma bakayım mı? Ya da daha mantıklı ne yapabilirim, lütfen yardımcı ol.
Rumuz: Tıp öğrencisi
YANIT
Sevgili kızım, seni çok iyi anlıyorum...
Sen iyi bir eğitim yolu seçmişsin ve ailenin aşırı baskısına ve takındıkları bu tavra, düşünce tarzlarına isyan etmişsin.
İnsanlar evlatları tıp fakültesini kazansın, doktor olsun, hem kendine hem de insanlığa faydalı olsun diye çırpınırken, ailenin seni eğitiminden alıkoymaya çalışması gerçekten çok üzücü.
Ancak yine de sakın eğitimine ara verme ve erkek arkadaşına uyup, ayrı bir eve çıkmaya kalkışma.
“Burası küçük bir yer” diyorsun. Ailen bu durumu öğrenirse işler tümüyle sarpa sarar. Her ne kadar reşit olsan bile, onlar senin ailen. Fikirleri sana uymasa da onlar senin büyüklerin. Seni bu yaşa kadar getirmişler.
Sen onları eğitim ve bilgi olarak aşmış olabilirsin ama sonuçta her şeyini onlara borçlusun.
Elbette sana yaptıkları bu baskı, bu kısıtlama, bu eziyetin haklı bir tarafı olamaz. Sırf ailenin baskısı ve korkutmasıyla kapanmanın da hiçbir anlamı yok zaten. Sanırım sana bu şekilde davrandıkça, sen de inatlaşmışsın ailenle.
Ama ne olursa olsun, okulunu bitirinceye, diplomanı alıncaya kadar sabretmelisin.
Bu şekilde yurtta kalarak devam etmelisin.
Hele aileni silmek gibi bir düşünceyi hemen çıkar at kafandan, çok üzülürsün sonra...
Paylaş