Paylaş
Güzin Abla ben, 31 yaşındayım, evliyim ve 1 çocuk annesiyim. Nişanlandığım günden bu yana başıma gelmeyen kalmadı. Nişan günümde kardeşim evlenmek için biriyle kaçtı. Kaçtığı çocuk madde bağımlısı biriydi. Nişanımın olacağı akşam salonda ailem mutsuz, eşimin ailesi gergin ve ilgisizdi.
Evlenmeme bir hafta kala da diğer kız kardeşim kaçtı. Kına gecesinin olduğu akşam babam kaçan kardeşimin evlendiği adamla kavga etti ve ortalık karıştı.
Evliliğimin ilk zamanlarında beni çok seven, bana değer veren adam gitti, yerine bir canavar geldi. Ailemizde sorunların maalesef ardı arkası kesilmiyor. Her olayda annem bana geliyor, “ne yapacağız, ne edeceğiz” diye soruyor. Tamam, annemin başımın üstünde yeri var ama ben sorunlarla uğraşmaktan çocuğuma, evime konsantre olamıyorum. Bıktım artık kendi ailemin bitmeyen sorunlarından ve eşimin sürekli surat asmasından.
Herkesi, her şeyi idare etmekten bıktım. Kendimi 70 yaşında gibi hissediyorum. Ne arkadaşım kaldı, ne çevrem. Doğuma girerken bile annemle eşim kavga etti, inanabiliyor musunuz? Hiçbir güzel duyguyu tam anlamıyla yaşayamadım.
Çok mutsuzum, çocuğumu da alıp çekip gitsem mi diye düşünüyorum. Ama bu da bir çare değil ki...
Ne yapmalıyım?
◊ Rumuz: Mutsuzum
YANIT
Canım kızım, anlattıkların şaka gibi... Yaşamında önemli olan hiçbir şeyi layığıyla yaşayamamışsın. Eşinin de huzursuzlanması, gergin olması, art arda gelen sorunlar yüzünden sıkıntısının acısını senden çıkarmasını anlayışla karşılamalısın. Sonuçta bütün bu başınıza gelenler, senin ailen yüzünden.
Senin bir suçun olmayabilir ama eşin aileni suçlarsa haksız da değil. Bu durumda artık olanları geride bırakıp, kendine ve eşinle çocuğuna daha fazla yönelmelisin.
Artık ailenin sorunlarını bir kenara atmalısın. Bunu kırıcı olmadan, ailenle de paylaşabilirsin. Koskoca insanlar, sen olmadan da bunları halledebilirler. Böyle giderse eşinle aranız iyice gerilecek, ayrılmak zorunda kalacaksınız.
Yazık değil mi, hem size hem de o minicik yavrunuza? Çocuğunu alıp gitmekten söz edeceğine, eşini biraz hoş tutmayı denemelisin.
BU KIZLAR NE İSTİYOR?
Sevgili Güzin Abla, uzun süren bir birlikteliğin ardından kız arkadaşımla evlilik kararı aldık. Ama onun ailesi beni istemedi ve ayrılmak zorunda kaldık.
Doğrusunu istersen ailesi akraba dışında birilerine, gelenekleri gereği, kız vermediğini söylemiş. Sevdiğim kız da bu engeli aşabileceğini söylemişti bana.
Ama ben bu sorun ortaya çıktıktan sonra, onu unutmak istedim, olmadı. O da beni unutamadı. Ara ara yine ayrıldık, birbirimize geri döndük. En sonunda hep aynı sonuca vardık. Gerçekten istese beni seçerdi diye düşündüm, ona da söyledim. O da bana beni sevdiğini fakat ailesini karşısına alamayacağını söyledi.
Başkalarıyla arkadaş oldum, buluştum, bu ilişkiyi unutmak için yeni birini tanımak istedim. Bunda ve sonrakilerde de olduğu gibi, hep aynı cevapları aldım.
“Sen çok iyisin, ilgilisin, sadık, anlayışlı birisin” dediler ama hep reddedildim. Kısacası ilişkiler yürümedi. Ben ne yapmalıyım? Kötü mü olayım? Bana yardımcı olun abla, Allah aşkına bu kızlar ne ister?
◊ Rumuz: İyi çocuk
YANIT
Eski kız arkadaşın da, şu bir türlü bitip tükenmeyen aile baskısına ikinizi de kurban etmiş sanırım. Kızlara gelince... Sana bir şey itiraf edeyim mi güzel oğlum, artık ben de bilemiyorum, bu yeni nesil kızların ne isteyip istemediklerini. Ama sana açık söylemem gerekirse, yeni kuşak için para gerçekten ön planda geliyor. Birkaç kuşak öncesine kadar kızlar pek romantikti. Hani şu “İki gönül bir olunca samanlık seyran olur” romantizmindeydiler. Bu yüzden çok da acı çektiler aslında. Parasız adamlarla aşık olup evlendiler, onun tüm cefasını çektiler. Ve ne oldu biliyor musun? Adamlar zengin olup şöyle bir silkindiler ve her şeyden önce evdeki o cefakâr eşlerini terk ettiler. Ceplerine güvenip, gencecik ve güzel kızlarla yaşamlarını devam ettirmek üzere çekip gittiler.Bu nedenle günümüzde kızların çok fazla romantizm peşinde olmadıklarını söylerken emin ol, onları kınamıyorum. Zaman bunu gerektiriyor sanırım.Yine de genelleme yapmayalım, hâlâ eski saflıkta kalmış kızlar vardır elbette.
Paylaş