Çok bunalıyorum, bu şehir beni çok boğuyor. ınsanlarla anlaşamıyorum, kimseyi sevemiyorum. Gittiğim her okulda kavga ediyorum. Aslında çok kavgacı bir insan değilim, aksilikler beni buluyor.
Ama ailem “Demek ki sende bir sorun var” diyor ve bu beni üzüyor. Düşündüklerinin aksine çok sakin biriyim ben, yaşıma göre olgun olduğumu düşünüyorum, yaşıtlarımla da bu nedenle anlaşamıyorum. Dostluğa da çok önem veririm ama öğrendim ki sekiz senelik arkadaşım bir süredir sevgilimle çıkıyormuş ve herkese beni kötülüyormuş. Biliyor musunuz, ona kızmıyorum. Hatta gerçek yüzünü gösterdiği için ona teşekkür etmem gerektiğini düşünüyorum... Yaşadığım bu olay beni çok değiştirdi, artık eskisi gibi değilim, acıma duygum kalmadı. Bazen kendimden korkuyorum, her şeyi düşünmek kafamı yoruyor. Yaşım çok genç ama geçmişe dair çok ‘keşke’lerim, pişmanlıklarım var. Bazen Allah’a şükrediyorum sağlıklı olduğum için. Ama bazen de çok bunalıyorum. şimdi sadece bir tane yakın dostum var. Onunla her şeyi yaşadık. Çok kötü günler geçirdik birlikte. Okul da bizi dışladı, ailelerimiz de. Ailelerimiz görüşmemizi istemiyor. Ama ben ondan kopmak istemiyorum, onu çok seviyorum. Ben herkesi sevemem, herkese ‘dostum’ diyemem. Benim yapım böyle. Aşka da inanmıyorum. Zaten bir erkek için kendimi asla üzmem. Tüm bunlara rağmen yalnızlıktan çok korkuyorum. Gerçi bugüne kadar hep yalnızdım ben. Annem çalıştığı için benimle pek ilgilenmezdi. ılkokulda arkadaşlarımın anneleri onları almaya gelirdi, ben eve hep yalnız giderdim. şimdi de çok yalnızım. ınsanlara duygularımı anlatamıyorum. Bazen ailemi üzüyorum, eve geç saatlerde gidiyorum. Barlara gidiyorum bazen ama hiç eğlenemiyorum. Çünkü o tür ortamlara da ait olmadığımı düşünüyorum. Sanki bir arayış içerisindeyim ama neye ihtiyacım olduğunu bilmiyorum. Bütün olumsuz şeylerin benim başıma geldiğini düşünüyorum. Ben çok şanssızım sanırım. Yine de hayatta en son düşüneceğim şey intihar etmek... Rumuz: Aylin
Dediğin gibi kızım bazı olaylar insanları olgunlaştırır. Sen de yaşıtlarına göre daha olgun olmanın getirdiği bazı sorunlar yaşıyorsun. Aşka inanmamanın kökeninde de bu yatıyor. Belki de çocukluğundan bu yana yaşadığın bazı olaylar, annenin çalışması sonucu yalnızlığa mahkûm olman, çevrendeki insanların boşluğu, ait olmadığını düşündüğün o disko ortamları, hepsi seni bugün içinde bulunduğun bu gelgitlere, bu bunalımlı ruh haline yol açmış. Bir de üstüne üstlük, çevrenin, ailenin, okul ortamının sizin bu yakın dostluğunuzu sanırım yanlış yorumlamaları, tepki göstermeleri de seni haliyle üzmüş. Ama kızım, kendine ve aklına güvendiğin sürece bunları aşabilirsin. Asla pes etme hayat karşısında. Sen akıllı ve olgunsun. Herkesten farklı olman, seni yalnızlığa itse de günün birinde senin zekanın, kişiliğinin ve üstünlüğünün farkına varan birileri çıkacaktır. Ailenin, “Sorun belki de sendedir” demesi hiç de yanlış sayılmaz. Sen gerçekten farklı bir insansın da ondan herkesle uyumlu olamıyorsun. Bu senin bir özelliğin ve bunu olumlu olarak görebilmelisin. ıleride bunun ödülünü alacaksın.