Paylaş
Sevgili Güzin Abla, geçenlerde köşenizde yayınladığınız yazı içimi öyle burktu ki, yazma gereği duydum.
Çünkü buna çok benzeyen bir evliliği ben de yaşadım.
Ben 19 yıl boyunca evliliğime emek verdim, iki de çocuğum oldu.
Sadık, düzgün, kendisini ailesine adamış bir kadındım.
Eşim sırf güzel, alımlı, genç diye başka bir kadına gönlünü kaptırdı. Çok yazık oldu evliliğimize.
Bu tür erkekler hiç mi muhasebe yapmazlar, hiç mi kendilerini karşısındakinin yerine koymazlar...
Diyelim ki erkek zayıf davrandı, gönül verdi.
Ya karşısındaki diğer kadına ne demeli?
Ben bu tür kadınları da hiç anlamıyorum.
Hiç mi ahlak anlayışınız yok? Özellikle erkeklerin aldatmasını tamamen boşluk duygusuna bağlıyorum. Yani aldatılan taraf lütfen kendisini suçlamasın.
Bu seçim adamın seçimi.
Siz hep “kızım bakımlı ol, kilo ver” gibi şeyler söylüyorsunuz ya bunlar bence hikaye.
Ne kadar güzel olursanız olun, ne kadar başarılı, ne kadar alımlı, ne kadar çevresinde saygı duyulan biri olursanız olun erkek için dışarıdakiler hep cazip gelecektir. Güzellik geçici bir kavramdır ve ayrıca görecelidir.
Bir kadın özellikle çalışıyorsa, maddi durumu da çok iyi değilse bütün gücüyle eve ve işe yetişmeye çalışırken kendini çoğu zaman unutuyor.
Erkek ise sadece çalışıyor, para kazanıyor ve eve gelip hazır olan her şeyden faydalanıyor.
Yani hiçbir şey için çaba sarf etmiyor. Boş olmak insanın canını sıktığından kişiyi arayışa sürükler.
Çoğu erkeğin mesai dışında evde çalışmadığını biliyoruz. Erkeği ne kadar memnun etmeye çalışırsanız çalışın, ne kadar fedakarlık yaparsanız yapın, erkek kendini üstün ve önemli hissettiğinden kadını ezmeye çalışıyor.
Ben evliliğimi kurtarmak için çok mücadele ettim. Ama eşim çekip gitti o kadının peşinden.
İki çocuğunu ve eşini bıraktı. Anladım ki bundan sonra yalnızca kendimi düşünmeliyim.
Kendim için bir şeyler yapmalıyım.
Bence bir erkeğe verilecek en güzel ceza bir daha görüşmemektir.
Sonuçta erkek geri dönse bile, artık o evde mutluluk olmaz. Çünkü kadın asla unutmaz.
◊ Rumuz: Silip atın
YANIT
Sevgili okurum, gerçekten 19 yıllık bir evlilikten sonra eşinizin bir başka kadına, onun güzelliğine, gençliğine kapılıp gitmesi çok acı.
Ama bu yaşadığınız olayı sizin bu kadar güçlü bir şekilde karşılamanız, dik durmanız, asla taviz vermemeniz, onun peşinden gitmeyip, onurunuzu korumanız tebrik edilecek bir durum. Sizi kutluyorum.
Pek çok kadının yapmaya cesaret edemediği bir şeyi yapmışsınız.
Dediğiniz gibi aldatılan kadınların çoğu “ailem, çocuklarım, evim, evliliğim” gibi bahanelere sığınıp eşlerini yeniden kabul edebiliyorlar. Ama yine dediğiniz gibi kadın unutmuyor, o evlilik asla eskisi gibi olmuyor.
Evli erkeklerle birlikte olan kadınlara söyleyecek sözüm yok.
Her an, her zaman aynı ihaneti kendileri de yaşayabilirler.
Bence siz en iyisini yapmışsınız, çocuklarınızın da sizin de hayatınızı huzur içinde yaşamaya fırsat vermişsiniz.
Zaten çocuklarınız da artık her şeyin farkına varabilecek yaştalar.
Size destek olmuşlardır.
Dayanamayıp ona açıldım
Güzin Abla, ben bir genç adamdan hoşlanıyorum.
Onunla mesajlaşıp telefonlaşıyorduk.
Yüz yüze hiç görüşmedik.
Ben dayanamayıp ona açıldım. Biraz saçma bir şekilde oldu ama ondan hoşlandığımı söyledim. Zaten ayrı şehirlerde yaşıyoruz.
O benim duygularıma karşılık vermedi. “Seni çok iyi tanımıyorum ki” dedi.
Birkaç gün daha konuştuk ama sonunda böyle bir ilişkinin doğru olmadığını düşündüm ve sonlandırmak istedim.
Sıkıntım sonlandırmakta değil, ama şimdi başımın etini yiyor.
“Ayrılmayalım, numaramı silme. Ben sana bu sözlerimi unutturacağım. Sen dünyanın en iyi insanısın, senin yanında olmaya çalışacağım” diyor.
Bu ne demek?
◊ Rumuz: Aklı karışık
YANIT
Sevgili kızım, senin hatan bu kısa ve uzaktan sürdürdüğün ilişkiye çok fazla anlam yüklemen, çok önemsemen.
Her zaman söylediğim gibi, yüzünü bile görmediğin, gözünün içine bakmadığın, elini bile tutmadığın bir gence hemen hoşlandığını düşünüp, ona bunu söylemek çok anlamsız.
Aslında o sana seni iyi tanımadığını söylerken çok haklıymış, ama erkekler kendilerinden hoşlandığını, sevdiğini söyleyen kadınlara karşı ilgisiz olamazlar. Bu onların gururunu okşar.
O yüzden sana geri dönüp görüşmek, belki de yüz yüze tanışmak istediğini söylemiş. Karar senin, istersen bir görüş, tanış. Bakalım onu görünce aynı duyguları hissedebilecek misin...
Paylaş