Paylaş
Gerek sosyo-kültürel, gerekse spor/siyaset gibi geniş kitleleri harekete geçiren noktalarda, önemli değişimler yaşanıyor.
Buraya yeniden geleceğiz fakat öncesinde, sayın Hayrettin Gülgüler’in Bursaspor başkanlığı ile birlikte Emin Adanur öncülüğünde gerçekleşen hareket, tüm camiaya hayırlı olsun.
Yeni umutların yeşerdiği bu süreçte, diliyoruz ki bu hikaye de güzel bir şekilde sürecek ve neticesinde camia, ait olduğu alanlara geri dönecek.
Değişim demiştik...
Yeşil sahalarda; ekonomik gerekçelerin de etkisiyle birlikte genç oyunculara yönelim, son yıllarda ciddi oranda artmış durumda...
Artık kulüpler, deneyimli isimlerin sağlayacağı kısa süreli katkıdan ziyade, daha gelecek vaad eden uzun süreçte sonuçlar verecek planlamalarla yatırımlarını gerçekleştiriyor.
GENÇ OYUNCULAR CAMİAYA UMUT AŞILADI
Şüphesiz, bu kulüplerden birisi de Bursaspor.
Her ne kadar bir önceki sezonda, ‘tecrübeli oyuncu’ ısrarı bulunsa da, mevcut şartlar yeniden ‘öze dönüşe’ yol açtı.
Pek çok genç oyuncu şans buldu, 17 oyuncu henüz ilk profesyonel lig maçlarına çıktı.
Şanslarını da büyük ölçüde doğru kullandılar ve camiaya her şeyden önemlisi bir umut aşıladılar.
Sahalardaki bu tutum, yönetim bazında da kendisini gösterdi.
GENÇ OLUŞUMLAR SORUMLULUK ALMAYA BAŞLIYOR
Bugün 30 yaşında olan Emin Adanur’un, ekonomik yaşamında girişimciliği ile ön planda olması, çevresinden bulduğu destek ve öz güven ile birlikte, Bursaspor Kulübü’nün yönetiminin kapılarını açtı.
Biraz farklı açıdan konuya yaklaşacak olursak, seçim sonucunun bir önemi dinamizmin, tabanlardan tavanlara yayılıyor olması...
Her birimiz daha önceleri şahit olmuşuzdur, ‘yönetici’ vasfı her zaman deneyimli, uzun yıllar bilgi ve birikimine sahip, garantici bir anlayışla özdeşleştirilirdi.
Günümüzde ise bu durum yavaş yavaş değişiyor.
Bugünün Türkiye’sinde genç nesil, apolitikten sıyrılmış bir şekilde daha aktif olarak siyasetin içerisinde yer almaya çabalıyor, görüşlerini, fikirlerini dile getiriyor.
Elbette bu durumun yansımaları sporda da mevcut...
Artık, çeşitli dinamik ve genç oluşumlar sorumluluk alarak harekete geçmeye çabalıyor.
Pek çoğunun ana gayesini, kulüp aidiyeti ve taraftarlıktan kaynaklı bağ oluşturuyor.
Geride bıraktığımız genel kurul da bunun bir göstergesi.
2011’DE TEKSAS’TA BAĞIRIP 2021’DE BAŞKAN OLDU
Hatırlarsanız; Sayın Adanur’un, TSYD’nin davetinde gerçekleştirdiği açıklamalarda bir ifade dikkat çekmişti.
“2011’de Teksas’ta bağırıp, 2021’de bir başkan adayını görmeleri camianın dikkatini çekiyor. Bu da farklı bir heyecan getiriyor.”
Gerçekten de, kendisinin de ifade ettiği üzere, camianın kararı; bu noktada ön ayak olmuş durumda...
Bundan sonraki süreçte yalnızca sahada gençleri değil, aynı zamanda yönetimde de genç isimleri göreceğiz.
Nasıl ki sahadaki oyunculardan bahsederken; onların oyun açlığına, kendilerini kanıtlamalarına olan azim ve isteklerine, potansiyellerine ve yeteneklerine değiniyorsak, benzer bir durum yönetim kademesi için de geçerli.
HER YAŞTAN İNSAN BUNUN HAYALİNİ KURABİLİR
Çıkılan yol uzun ve meşakkatli.
Sadece Bursaspor Kulübü değil, diğer pek çok kulüpte de yönetimlerin artık genç isimlere devredildiğini görüyoruz.
Şayet bu oluşum; enerji ve dinamizm ile birleştirilir, camianın da hassas noktalarına temas edilebilirse, bu sınav başarılı bir şekilde geride bırakılacaktır.
Bu da, değişimin getirdiği ‘genç dinamizminin’, kulüp yönetimleri bazında ön yargıları kırabilecek ve her kesimden her yaştan insanın ileride bir gün bunun hayalini kurmasını sağlayacaktır.
Yolunuz açık olsun.
Paylaş