Beşiktaş, ilk yarıda kendi evinde topun arkasında bekleyen ve rakibe pres yapmayan bir anlayışla sahadaydı. Öyle ki ilk 30 dakika geçildiğinde Adana Demirspor %60’a 40 topla oynamıştı. Kendi evinde oynadığı bir maçta pres yapmamak ve rakibin insiyatifi ele almasına izin vermek tamamen Fernando Santos’un tercihiydi.
Tablo o kadar acı ki geçen hafta sonu ligin en çok gol yiyen takımına gol atamayan Beşiktaş, dün ikinci yarıda 40 dakika 10 kişi oynayan kolu kanadı kırık Adana Demirspor’a gol atamadı. Bu üzerinde düşünülmesi gereken bir durum.
ANTE REBiC OYUNA DAHA ÖNCE GiRMELiYDi
Dün Adana Demirspor, 10 kişi kaldıktan sonra yapılan ofansif hamlelerde geç kalındı. Ante Rebic daha önce girmeliydi. Girdikten sonra da tek sorumluluk alan o idi. Ayrıca takımın seyirciyi heyecanlandıran tek oyuncusu Semih Kılıçsoy sahada kalmalıydı. Zaten hiç çıkamayan rakip karşısında gol için daha fazla risk alınmalıydı.
Kadro kalitesi ve eksikler üzerinden değerlendirmek bir yere kadar. Ligde 45 gol yemiş bir Pendikspor ve 7-8 oyuncusu ayrılmış 10 kişi Adana Demirspor’a gol atamamış olmak bu durumun açıklaması değil. Fernando Santos ve ekibi sanırım Adana Demirspor’un puanına bakarak tanımadığı rakibi yanlış değerlendirmiş. Dünkü oyunun tek izahı bu olsa gerek.
Beşiktaş’ta Fernando Santos etkisi sadece 2 maç sürdü. Etkisi derken taktiksel veya formasyon anlamında zaten bir dokunuş yoktu. Sadece daha disiplinli ve istekli bir oyuncu grubu vardı sahada. Dün Beşiktaşlı futbolcular bu sezonki coşkusuz, isteksiz görüntülerini yeniden ortaya koydu. Sahada lider özellikli, oyuna karakter koyacak, isyan edecek futbolcusu yok kolay kabullenen bir grup var.
ORTAYA ÇIKAN TABLO ACI VE VAHiM
Tüm bunlara kalite sorunlarını da ekleyince ortaya çıkan tablo acı ve vahim. Dün 2 kaptan, 2 büyük tecrübe Cenk Tosun ve Mert Günok dahil herkes tel tel döküldü. Kaleci Mert Günok, yemeyeceği golleri yedi. Cenk Tosun hamlesiz ve statik idi. Açıkçası Beşiktaş’ta ayakları yere basan sadece Milot Rashica vardı. Gedson Fernandes de çok geriye gitti ve çalışkan gibi gözükse de takıma hiçbir şey katmıyor.
KALiTE DÜŞÜK, KAZANMA HIRSI EKSiK
Dün bu orta saha ile Beşiktaş’ın maçı kazanması ve beklenen futbolu ortaya koyması da pek mümkün değildi. Kadro kalitesi yetersiz. Mücadele gücü ve kazanma hırsı eksik. Ayrıca Fernando Santos, dün Rebiç ile başlamalıydı.
Pendikspor, iyi yardımlaştı, sabırlı ve akılcı oynadı. Mame Thiam-Umut Nayir ve Halil Akbunar 3’lüsüyle de Beşiktaş’ı haklı bir şekilde mağlup etti.
Bu farklı yenilgi belki de Beşiktaş ve Fernando Santos açısından hayırlı bir hezimet olacaktır. Birçok oyuncunun yeterlilikleri ciddi şekilde sorgulanmalı.
Beşiktaş, Fernando Santos ile çıktığı ilk lig maçında 3 gün önceki Rizespor maçında olduğu gibi disiplinli oynadı. Karagümrük, orta alanda teknik kapasitesi yüksek oyunculardan kurulu bir takım. Siyah beyazlılar, emniyetli ve dengeli bir oyunu tercih etti. Özellikle ilk 45 dakikada kanat beklerini çok fazla hücuma sokmadı. Semih Kılıçsoy’un sürüklediği ataklarla da etkili oldu.
STOPERDE ZAYNUTDiNOV FARKI
İlk yarıda 1 kez Semih, 2 kez Cenk, 1 kez de Salih ile pozisyonlar bulan Beşiktaş, aradığı skoru bulamazken ikinci yarıya daha iyi başlayan taraf Karagümrük, oldu. Ancak başta kaleci Mert olmak üzere Bahtiyar Zaynutdinov-Tayyip Talha ikilisinin iyi oyunları Karagümrük’e fazla şans vermedi. İlginç olan, sezon başından bu yana en iyi stoper ikilisi Zaynutdinov-Tayyip Talha oldu. Zaynutdinov’un stoper oynadığı 3 maçta da siyah beyazlılar gol yemeden kazandı (Rize-Karagümrük- Lugano).
RASHiCA 2 MAÇTIR HARiKA
Fernando Santos’un ilk maçında oyun seviyesini net bir şekilde yukarıya çıkartanlardan biri de Gedson Fernandes oldu. Rashica 2 maçtır harika işler yapıyor ve özgüvenini kazandı. Görünen o ki Beşiktaş, bundan sonra daha arzulu ve disiplinli bir futbol oynayacak.
Zirve yarışından kopunca Serdar Topraktepe’nin 11’de şans verdiği Semih Kılıçsoy, Türk futbolunun son pırlantası ve parıl parıldıyor.
FORMANIN HAKKINI VERMELiLER
Beşiktaş, dar ve eksik kadrosuna rağmen iyi bir takım kimyası yakaladı. Fernando Santos, 2 maçta izlediği oyuncu performansından memnundur. Futbolcu grubu, artık pabucun pahalı olduğunun farkında. Çünkü bundan sonra gidecek olanların kendileri olacağının farkındalar. Fernando Santos, önümüzdeki sezon burada olacak. Futbolcular kalıcı olmak istiyorsa formanın hakkını vermeli.
Yeni teknik direktör Fernando Santos’un tribünde oturması dahi Beşiktaşlı oyuncuların silkinmesi ve kendilerine çeki düzen vermesi için yeterli oldu. Her şeyden önce sahada çok disiplinli bir siyah beyazlı takım vardı.
Formayı gerçek anlamda hak eden, sorumluluk sahibi bir oyuncu grubunun varlığı bu oyunu ve skoru getirdi.
Bu sezon ilk kez 11’de oynayan Tayyip Talha Sanuç ve yanında oynayan Bakhtiyar Zaynutdinov arkalarında kaleci Mert Günok, kusursuz oynadı.
19 yaşındaki Demir Ege Tıknaz, oyun zekası ve tekniği ile bu formayı hakettiğini gösterdi.
Amir Hadzıahmetovic, 8 numara pozisyonda çok daha verimli.
Milot Rashica da hem savunmada hem de hücumda faydalıydı.
SEMiH, SERGiO AGÜERO GİBİ
18 yaşındaki Semih Kılıçsoy, dün 2 gol 1 asistle yıldızlaştı. Yaşına göre çok kuvvetli. Stili Sergio Agüero’yu andırıyor. Sergio Agüero 18 yaşındayken Atletico Madrid’de bu kadar etkili ve güçlü değildi.
Beşiktaşlı futbolcular sahaya sanki dostluk maçı oynuyormuş temposunda başladı. Eksiklerine rağmen Kasımpaşa, ilk dakikadan itibaren daha istekli ve kazanma arzusu ile oynayan taraf idi. Kaleci Mert Günok’un 2 kritik kurtarışı olmasa konuk ekip daha önce de üstünlük sayısına ulaşabilirdi.
Beşiktaşlı futbolcular o kadar dağınık ve birbirine uzaktı ki gerek ofansif, gerekse defansif anlamda bu tablodan iyi bir futbolun çıkması mümkün değildi. 90 dakikanın hiçbir bölümünde oyunun kontrolünü dahi ele alamadı siyah beyazlılar.
SANTRFOR VE STOPER YOK
Santrfor ve stoper pozisyonları günümüz futbolunda o kadar önemli ki, takım boyu ve orta alan ile bağlantı açısından bir futbol takımının sahadaki gücünü belirleyici en önemli etken.
Dün Beşiktaş 11’inde sahada stoper ve santrfor yoktu. Jackson Muleka, top tutamıyor, pas bağlantısı kuramıyor ve hemen hemen her kararı yanlış.
Beşiktaş’ın dünkü kadrosunun kalitesi tartışılabilir ama asıl vurgulanması gereken; sahada ortaya konan mücadeleni seviyesi ve disiplinden uzak, başıboş görüntü ortaya koyan oyuncu grubu.
Beşiktaş’ın gidişatı hiç iyi değil. Rıza Çalımbay ile yollar ayrılalı 2 hafta oldu ve henüz takımın başında bir teknik adam yok. Başkan Hasan Arat ve futbolu yönetenler, acil ama sakin ve doğru kararlar ile bu kötü gidişe dur diyecek tedbirleri almalı.
Beşiktaş, kadro zaafiyetine rağmen dün Hatayspor karşısında ilk dakikadan itibaren kazanma kararlılığını ve arzusunu ortaya koydu. Serdar Topraktepe’nin sahaya sürdüğü 11’de Zaynutdinov stoper, Amartey defansif orta saha, Hacıahmetovic oyun kurucu olarak, Muleka ise santrfor pozisyonunda oynadı. Bu dokunuşlar hem takımın hem de görev alanı değişen bu futbolcuların performansını yukarıya çekti. Haftalardır yazıyorum, söylüyorum.
Cenk, iyi niyetiyle her şeyini ortaya koyuyor ama fiziksel olarak kesinlikle 90 dakika oynayacak durumda değil. Serdar Hoca da bunun bilincinde olacak ki Cenk’i yedek soyundurdu. Ön alanda oynayan Rashica-Muleka-Semih 3’lüsü ciddi bir dinamizm yarattı.
Hacıahmetovic gerçek pozisyonunda oynayınca adeta “ohh be” diye haykırdı. Salih son derece çalışkan ve verimliydi. Ancak herşeyden önce perşembe akşamı Rıza Çalımbay’ın suçladığı sahadaki ve saha dışındaki oyuncu grubu “Biz karakterli futbolcularız” mesajı verdi. Gedson, Noel olmasına rağmen kendi isteğiyle takımla Mersin’e gitti.
İkinci golden sonra futbolcular sakatlanan Chamberlain’in formasını kameralarla paylaştı. Bunların hepsi bir mesajdı. Eleştirilen Mert de harika bir maç çıkarttı.
HOŞ GELDiN SEMiH
2005 doğumlu Semih çok iyi bir savunma arkası koşusuyla güzel bir gole imza attı. Bu gol ile birlikte Süper Lig kariyerinde uzun yıllar Beşiktaş’a hizmet edebileceğini gösterdi. Yaşına rağmen fiziksel olarak iyi durumda. Deneyim kazandıkça, özgüvenini yükselttikçe ve çalıştıkça çok daha iyi olacaktır.
Her 2 takım da derbide sınırsız faul yapma özgürlüğüne sahipti. Toplam 45 faul yapıldı. Futbol adına ise bu kadar çok duran ve maksatlı bir şekilde faul yapılan bir maçtan gol beklemek ise iyimserlikti. Hakem Arda Kardeşler istisnasız her ikili mücadeleye faul çaldı.
OYNATMA, BOZ TAKTiĞi
Önceki gün Atletico Madrid-Sevilla maçını izledim. Atletico Madrid toplam 12 faul yapıp 7 sarı, 1 kırmızı kart gördü. Basketbolda bile 5 faul alan oyuncu ihraç ediliyor. Faul hakkı dolunca her faule serbest atış cezası geliyor. Bizde ise yap yapabildiğin kadar. Oynatma, boz... Bir Anadolu takımı gelip de İstanbul’da böyle faullü strateji ile oynamasına izin verir miydi maçın hakemi? Taçlar ve oyuncu değişikleri hariç 45 kez duran bir oyun. Ne bekleyebilirsiniz ki bu tablodan?
2 TAKIM DA UYUTTU
Fenerbahçe 50 bin taraftarının önünde isabetli şut atmadan maçı bitirdi. İlk yarıda gol beklentisi sarı lacivertlilerin sadece 0.02 idi. Topa ise sadece %39 sahip olabildi. Fenerbahçe’nin bir iç saha derbisindeki “aman kaybetmeyeyim” duygusuyla oynaması, savunmaya odaklanması bence çok da kabul edilebilir bir durum değil.
YILDIZLAR HAYÂL KIRIKLIĞI
Galatasaray ise dengeli ancak daha çok topla oynayan takım görüntüsündeydi. Deplasmanda oynanan bir derbinin berabere bitmesinden rahatsızlık duymayacaklarını gösterdiler. Icardi son haftalarda çok kuvvetsiz ve fizik olarak yetersiz. Dün de stoperlerin arasında adeta boğuldu.
2 takımın da çok yetenekli futbolcuları var. Ancak bırakın güzel oyunu sadece faul, itiş kakış ve sürekli duran bir maç izledik. Tadic, Ziyech, Icardi, Dzeko gibi yıldızlar hayal kırıklığı yaratırken mücadeleci isimler öne çıktı. Milyonlarca futbolsever dünkü derbiden çok daha fazlasını izlemeyi hak ediyor.
Beşiktaş ilk yarıda çok olumsuz bir görüntü ortaya koydu dün. Basit top kayıpları, orta alanda bağlantı eksikliği, kopuk ve dağınık bir futbol izledik siyah beyazlılardan. Alan daraltma ve etkili bir pres de yoktu. Semih Kılıçsoy ve Jackson Muleka kanat oyuncusu olmadıkları için kenarlardan hiç tehlike gelmedi. Omar Colley’in takipçiliği ve sezgisiyle atılan golün ardından da özellikle hücumda hiç parıltı göremedik.
GEREKSİZ, HEDEFSİZ, ANLAMSIZ
Alanyaspor hücumlarında ikinci topları almakta zorlanan Beşiktaş, Daniel Amartey’in bireysel hatasıyla da kalesinde golü gördü. Gereksiz, hedefsiz ve anlamsız uzun toplarla çıkma düşüncesi de Beşiktaş’ın oyununu olumsuz etkiledi. Santrfor pozisyonunda Vincent Aboubakar veya Wout Weghorst gibi bir oyuncunuz yoksa Cenk Tosun’a atılan uzun toplarla hücuma çıkmaya çalışmak da son derece yanlış bir tercih idi.
LIMA VE ERTUĞRUL ENGELLEDİ
Rıza Çalımbay ilk yarıdaki üretkenlikten uzak futboldan memnun kalmış olacak ki ikinci devreye değişiklik yapmadan başladı. Ante Rebic ve Milot Rashica oyuna girdikten sonra hücumda artan yaratıcılık ve hareketlilik pozisyonları getirse de Alanyaspor’da stoper Lima ve kaleci Ertuğrul Taşkıran’ın iyi performansları siyah beyazlılara golü getirmedi.
NEDEN MULEKA VE SEMİH?
Rıza Hoca, Milot Rashica ve Ante Rebic varken neden kanatlarda Jackson Muleka ve Semih Kılıçsoy ile başladı? Anlamak mümkün değil. Cenk Tosun’un da kötü oyunu da Beşiktaş’ın gol yollarında tıkanıklık yaşamasına yol açtı. Daniel Amartey’in 2 ve kaleci Mert Günok’un bireysel hatalarıyla da Alanyaspor sonuca gitmeyi başardı.
Beşiktaş’ta radikal değişiklikler şart. Kadro dışı kararları gerekirse bir daha gözden geçirilmeli. Bu kalite ligde kolay kolay maç kazanamaz. Beşiktaş’ta futbolu yönetenlerin takımı toparlamak için net kararlar alması şart. Çünkü böyle gitmeyeceği apaçık ortada.