KARABAĞLAR’da Barış Mahallesi’nin sorunları bitmiyor. Ulaşımdan, sosyal alanların yetersizliğine kadar bir çok sıkıntı olduğunu belirten Muhtar Mustafa Yılmaz, "30 yıldır var olan durağımız bir gecede kaldırıldı. Durağın boyasını biz yapıyorduk, bakımıyla biz ilgileniyorduk. Bir gecede yok oldu ve yerine çöplerin yanına açık durak yapıldı. Vatandaş açıkta ve çöpler arasında bekliyor" dedi.
Otobüsler yetersiz
Konak istikametine otobüs olmaması nedeniyle sıkıntı yaşadıklarını belirten Yılmaz, "Mevcut otobüsler de çok seyrek geçiyor. Bir de durağın kaldırılması mahalleliyi çileden çıkardı. ESHOT Genel Müdürlüğü’ne ve Büyükşehir Belediyesi’ne bir çok kere dilekçe verdik, ama cevap alamadık. Sorunlar bunlarla da bitmiyor. Başıboş köpekler tedirgin ediyor. Çocuklar okula tek başına gidemiyor" diye dert yandı.
Çocukların oynayabileceği park ve bahçelerin yetersiz olduğunu da dile getiren Yılmaz, "Yürüyüş yollarının, oturma alanlarının, fitness aletleri ve çocuk oyun grubunun olduğu bir parka ihtiyacımız var. Ama maalesef belediyeden yeterince yararlanamıyoruz" dedi.
Güzelhisar ’ın OSB feryadı
İZMİR’in Aliağa İlçesi’nde verimli tarım arazileri, ilçenin içme suyu havzası ve zeytinlik alanları içine alan Güzelhisar Köyü Elbirdi Mevkii’ne, Dökümcülük Organize Sanayi Bölgesi kurulması yönündeki girişimlere yöre halkı sert tepki gösteriyor.
Güzelhisar Köyü’nde oturan okuyucumuz Ahmet Bayındır, dökümcülerin verimli tarım arazilerini mahvedeceğini belirterek, bir an önce yanlış karardan dönülmesini istiyor. Dökümcülerin yakındaki Aliağa Organize Sanayi Bölgesi’ne yatırım yapmak yerine, tarım arazilerine göz dikmesine izin verilmemesini isteyen Bayındır, şunları söylüyor: "Biz köylüler Aliağa’ya fabrikaların taşınmak istenmesine karşı değiliz. Aliağa sanayi şehri ve bu gibi tesislerin kurulması için ayrılmış bölgeler var. Biz bu bölgenin demir çelik fabrikalarının bulunduğu bölgeye ya da Aliağa Organize Sanayi Bölgesi içine kurulmasını istiyoruz. Bizler topraklarımızı, çevremizi, havamızı vermemeye kararlıyız. İkinci bir Bergama vakası yaratılmasın" diyerek tepkisini gösterdi.
Kuruyan çam ağaçları budansın
Güliz Başarır adlı okuyucumuz, bulvarlardaki kuruyan çamların hem kötü bir görüntü oluşturduğunu, hem de çevreye yaydığı polenlerle sağlığı tehdit ettiğini belirterek, "Üçkuyular’da Gürsel Aksel Bulvarı üzerinde oturuyorum. Mithatpaşa’dan İnönü Caddesi’ne kadar kökleri dışarda, çevreye zarar veren kötü çamlar var. Arabaların motorlarının içi çam iğneleriyle doluyor. Belediyeye ve muhtarımıza söyledik, bugüne kadar bir önlem alınmadı. Bu çamlar kuruduğu zaman evlerimizin içi çam tozları ile doluyor. Pislikten ve polenleri solumaktan kurtulmak istiyoruz" diyerek ağaçların budanmasını istedi.
Sarnıç’a 553 ve 278 seferleri artırılsın
Gaziemir Sarnıç Beldesi’nde güvenlik görevlisi olarak çalışan Emrah Kamil Baltacı adlı okuyucumuz, otobüs seferlerinin azlığına dikkat çekerek, "Beldemize sefer yapan 553 ve 287 numaralı otobüsler hem çok bakımsız ve eski hem de sefer sayıları çok az. Haftanın belirli günlerinde Balçova’da otobüse biniyor ve Üçyol’da iniyorum. Şayet geç kalırsam en az yarım saat Sarnıç otobüsünü beklemem gerekiyor. Bu güzergahın sefer sayıları artırılamaz mı? " diyerek Sarnıç mahrumiyet bölgesi mi? diye soruyor. Baltacı, "Burada yaşayan insanlar hizmetlerden muaf tutuluyor. Buraya da yeni otobüslerden verilsin" diyor.
TEDAŞ masal anlatıyor
Mimkent’te oturan okuyucumuz Mehmet Dinckan, elektrik kesintilerinin bezdirdiğine dikkat çekerek, "Bir süre önce bölgemizde güçlendirme çalışmaları yapıldı. Son bir ay içinde özellikle akşam saatlerinde 20-30 dakika süren elektrik kesintileri yaşıyoruz. 186’ya ulaşmak olanaksız. Ulaştığınızda da "Çocuklara masal" programı benzeri ilgisiz yaklaşımlarla karşılaşıyoruz" diyerek TEDAŞ’ın halkı oyalama politikasından vazgeçmesini istedi.
Birilerinin canı yanmasın
İzmir Hatay’dan arayan okuyucumuz Dilber Güzel, "İnönü Caddesi metro çalışmaları nedeniyle kabus yoluna döndü. Araçların durmadan ilerlemesi için çoğu yerde trafik lambaları iptal edildi. Ancak bu kez de karşıdan karşıya geçmek imkansız hale geldi. Araçların arasında canımızı tehlikeye atarak cambazlık yapıyoruz. Başka bir tedbir alınmalı. Yetkililer birilerinin canının yanmasını beklemesin" diyor.