Paylaş
Uçak seyahatinde yanında oturan 5 yaşında bir çocuğun, güvenlik kartındaki “Suya acil iniş” bölümünü dikkatle incelediğini görünce sormuş, “Sence bu resimde ne anlatılmak isteniyor” diye.
Çocuk ise şöyle bir yanıt vermiş:
Üzülmek yasak!
Bir çocuğun kendi ufkuyla gördüğü “üzülmeyi ayırt edebilme” yetisi, o çocuğun bir yetişkinle arasındaki “güvenli büyüme” alanını işgal eder.
Şunu düşündüm;
Türkiye’de bir çocuğun üzülme sınırı nedir? Bir çocuğun haksızlık hakkı nedir?
Nedir ki bir çocuğun haksızlığa uğradığı zamanki suskunluğu, bir yetişkinin hafifletici sebebi olsun...
Dünyada bunu izah edebilecek bir dil var mıdır?
Sanki çalışkan çocukların değil de canı acıyan çocukların yönettiği bir dünyada yaşamayı hayal eder gibi kederli bir bekleyiş içindeyiz.
Eğitimden, öğretimden umudumuz sonsuz.
Lakin belli ki o çocuk her kimse, kendiliğinden isteyerek ve hatta dünyadaki görevi buymuş gibi tesadüfen gelecek.
Yine, değiştirecek.
Güzelleştirecek buraları...
YETİŞKİN GEÇMİŞTİR...ÇOCUK İSE GELECEKTİR...
Bu fotoğrafa iyice bakın
Son günlerde görüyoruz ki insanlık yaşamak için hangi yola girmişse mahvolmak için de aynı yola girmiş...
Küçücük bir köpek...
El kadar.
Üretim için alınmış. Dövülmüş. Bir lokma canıyla çekmediği kalmamış.
Doğurduğu köpekler hangi petshop’larda
satılıyor bilmiyorum,
fakat anne köpek şimdi ciddi anlamda tedavi altında.
Yardımlarla ayakta kalmaya çalışıyor.
Nasıl yaparız?
Nasıl olur?
Akıl alır gibi değil...
Bunca yoğunluğun içinde hayvanları sevin demeyeceğimizi mi sandınız...
Hayvanları sevin...
Ve bu fotoğrafa çok iyi bakın.
İyice bakın.
SON GÜNLERDE ANLAM VEREMEDİĞİM: Coşkun Sabah “Twitter’ı kapatırım elimden gelse” demiş.
Düşünce özgürlüğü diye bir şey var.
Doğru.
Ben de düşüncemi söylüyorum.
Düşünce özgürlüğünün ifade edilmesini engellemek, bir özgürlük değildir.
Bu durum karşısında kendini ifade edenler de Coşkun Sabah’ı değil, düşüncenin kendisine dair bir şeyler söylüyordur. Anlayışlı olmak
gerek...
SON GÜNLERDE SEVİNDİĞİM: Öfke iadelidir.
Sevgi gibi.
Lakin Candan Erçetin’in MSG’nin başına geçmesi harika bir gelişmedir.
SON GÜNLERDE YİNE BEN: Kalben dinliyorum.
Moda Kayıkhane diyorum.
İyi ki var.
Harika konserler için de Kalben dinlemek apayrı bir keyiftir.
Paylaş