Şuppiluliuma tarladan çıktı

Aynı zamanda TOBB Yüksek İstişare Kurulu üyesi olan Mehmet Ali Kuseyri Antakya’nın en gözde butik oteli Savon’un sahibi.
BM ekipleri dahil şehre gelen tüm yabancıların tercih ettiği Savon Oteli’nin bahçesinde Kuseyri ile sohbet ediyoruz.
Niyetim öncelikle yaklaşık 300 bin Suriyeli mülteciyi ağırlamakta olan Antakya’nın ekonomisini konuşmak.
Dile kolay.
Nüfusu 48 bin olan Reyhanlı kayıtlı 50 bin, kayıt dışı ilave 50 bin Suriyeliyi ağırlıyor.
Ne ki Roma döneminde, dünyada geceleri ilk aydınlatılan Herod Caddesi’nde yer alan 150 yıllık otel sohbet mekânı olunca şehrin tarihi ağır basıyor.
Mehmet Ali Kuseyri 3 bin yıllık heykelin nasıl bulunduğunu anlatıyor.
Antakya’da kazı yapmakta olan Toronto Üniversitesi, uydu fotograflarıyla tespit edilmiş Tayinat Höyüğü’nde kazı yapmak için Kuseyri ailesinden izin istiyor.
“ Höyük bizim fabrikanın hemen arkasındaki pamuk tarlasındaydı. Rahmetli babam izin verdi. Tam 3 yıl önce Profesör Timothy Harrison 1,5 ton ağırlığındaki heykeli bizim tarladan çıkardı”.
Şuppiluliuma ve dev bir aslan heykeli ortaya çıktıktan sonra kazı alanı giderek genişletilmiş.
Öyle ki şimdi Kuseyri ailesin tüm tarlası çitlerle çevrili durumda ve büyük bir olasılıkla istimlâk edilecek.
Mehmet Ali Kuseyri “Antakya öyle bir yer ki neresini kazırsanız tarih fışkırıyor” diyor.
Aile geleneğini sürdürerek tekstil ve zeytinyağı işinde olan Kuseyri 10 yıldan beri Antakya Ticaret Borsası’nın başkanı.
Suriye ile ilişkilerin iyi olduğu dönemde TOBB ekibiyle Şam’da Esad’ın misafiri olmuş.
“ Hatay’ın ekonomisi tarıma dayalıdır. Ancak Suriye ile ilişkilerin iyi olduğu dönemde bölgenin çehresi değişti. Ticaretin yanı sıra Suriye’den turizme yönelik taleplerinin artması üzerine Antakyalılar ciddi yatırım yaptılar” diyor.
Yaklaşık 10 yıl öncesinden söz ediyoruz.
Hatay’ın Türkiye’nin en büyük TIR filosuna sahip olduğu, lojistikte parladığı yıllar.
Şimdi sınır kapılarının kapalı olması nedeniyle 5 bini aşkın TIR kamyonun pek çoğu yatıyor, turizme yatırım yapmış olanlar kredi borçları nedeniyle sıkıntıda.
Mehmet Ali Kuseyri “Antakya kara listede gibi. Ortadoğu’ya açılan en büyük sınır kapısı Cilvegözlü’nün sorumlusu bile yok” diyor haklı olarak.

Renk uzmanları Antakya’da

ANTAKYA ile ilgili güzel haberler de var. Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve ekibi şehrin tarihi dokusunu canlandırmak için kolları sıvamış.
Belediye yetkilileri boya markası Marshall ile temas kurarak eski bir mahallenin renklendirilmesi talep etmiş. Türkiye’nin en köklü boya markalarından Marshall’ı 1998 yılında
satın almış olan AkzoNobel’ın dünya çapındaki “Renk Hareketi” projesi bir süreden beri bizde de uygulanıyor.
İstanbul’da Kadıköy’de Yeldeğirmeni ve Ayrılık Çeşmesi, Yıldız Sarayı, Manisa ve Kastamonu’dan sonra Antakya’nın Kırk Asırlık Türk Yurdu Sokağı’nın eski Osmanlı evleri baştan sona boyanmış.
AkzoNobel’in renk uzmanlarının müzedeki mozaiklerden esinlenerek ortaya çıkarttıkları renkler evlere pek yakışmış.
AkzoNobel Pazarlama İletişimi Müdürü Betül Değirmenci’nin dediği gibi, eski mahalle insanların yaşamaktan daha çok keyif alacakları bir yere dönüşmüş.
Renk hayattır.