Rusya, 2020’ye kadar altyapıya 1 trilyon dolar harcayacak Türkiye’ye çok iş düşecek

DÜNYA Ekonomik Forumu (DEF) nedeniyle hem Herald Tribune gibi gazetelere, hem Davos sokaklarına boy boy ilan veren Çin ve Hindistan kadar olmasa da bu yıl Rusya burada iyi varlık gösteriyor.

Haberin Devamı

DEF nedeniyle hem Herald Tribune gibi gazetelere, hem Davos sokaklarına boy boy ilan veren Çin ve Hindistan kadar olmasa da bu yıl Rusya burada iyi varlık gösteriyor.  

Moskova Havalanı’ndaki terör saldırısına rağmen Devlet Başkanı Medvedev DEF’ın açılış konuşmasını kaçırmıyor.

Medvedev’in konuşmasına kısaca değineceğim ama önce dün sabahki “Rusya’nın Modernleşmesi” oturumu.

Pwc araştırmasının ortaya koyduğu gibi Türk CEO’lar için Rusya yatırım yapılacak ülkeler arasında ilk sırada.

Nitekim “Rusya’nın Modernleşmesi” oturumuna katılan Eczacıbaşı CEO’su Erdal Karamercan da “Rusya bizim için çok önemli” diyor.

Gazeteci-yazar Thomas Friedman tarafından yönetilen oturumdan önce kısa bir film gösteriliyor.

Rusya 2020 yılına kadar büyük bir atılım içersinde.

Haberin Devamı

Alt yapıya harcayacağı para dudak uçuklatacak cinsten: 1 trilyon dolar.

Soçi 2014 Kış Olimpiyatları, 2018 Dünya Kupası, yollar, havalimanları, konutlar müteahhitlik denince aklınıza ne gelirse var.

“Bize daha çok ekmek var” demem bundan.

 

İNOVASYONA 2.3 MİLYAR DOLAR

 

Rusya inovasyona ise 2.3 milyar dolar yatıracak.

Dünkü oturuma katılan Putin’in yardımcısı İgor Shuvalovinovasyonu” ağzından düşürmüyor.

Hatırlayın iki, üç gün önce ABD Başkanı Obama da konuşmasında inovasyonu ön plana çıkartmıştı.

ABD’nin çeşitli bilim dalları için 100 bin öğretmen yetiştirileceğini söylemişti.

İster misiniz “inovasyon” ABD ile Rusya arasında yeni bir çekişme alanı olsun?

Rusya’nın modernleşmesi meselesine dönersek, mükemmel İngilizcesiyle dikkat çeken Shuvalov “2020 yılına kadar Rusya’nın dünyanın yaşanabilir en iyi ülkelerinden birine dönüştereceğiz” diyor.

Ama tablonun karanlık yüzü de var.

 

İŞKENCEYLE ÖLDÜRÜLEN AVUKAT

 

Soru-cevap bölümünde söz alan İngiliz kökenli “Hermitage Kapital Yönetimi”nin CEO’su William Browder, Moskova’da başına gelen feci hikayeyi anlatıyor.

Haberin Devamı

Moskova’da milyarlık dolarlık portföy yöneten Browder rüşvetten şikayetçi.

Sen misin şik^ayet eden?

Oturma vizesi iptal edilmiş, ofisi polis tarafından basılmış, çalışamaz duruma gelmiş.

Tuttuğu avukatlar arasında bir tanesi tutuklanarak cezaevine gönderilmiş.

Dünyada büyük yankı uyandıran olayda avukat Magnitzky işkenceyle öldürülmüş.

Putin’in yardımcısı Shuvalov, Davos müdavimleri önünde dile getirilen bu utanç verici hikaye karşısında soğukkanlılığını koruyor.

“Değişeceğiz. Kolay değil, bugünden yarına olmaz” diyor.

 

 

IPad’li Medvedev “Bize Ders vermeyin” dedi

 

DAVOS’ta bu yıl İpad fırtınası esiyor.

Eğer yanınızda getirmediyseniz DEF’ten tedarik etmek mümkün.

Haberin Devamı

Medvedev de modaya uyuyor.

 

Hem İpad’ını yanında getiriyor, hem konuşmasını oradan okuyor.

Teknolojiyi sıkı takip eden lider imajını veriyor.

Konuşmasından önce Kongre Merkezi’nde terör olayında hayatlarını kaybedenler için bir saniyelik saygı duruşu var.

Medvedev, terör saldırısının DEF’ten hemen önce yer aldığına dikkat çekiyor.

Teröristler Rusya’nın burada varlık göstermemesini, korkmasını, sinmesini hesaplamışlardı.. Ama buradayım” diyor.

İlk önemli mesajı özelleştirmeyle ilgili.

Önümüzdeki üç yıl içersinde önemli bankaların, enerji şirketlerinin özelleştirileceğini söylüyor.

Yabancı yatırımcıları çekmek için yeni alınan önlemleri bir bir sayıyor.

Haberin Devamı

Vergi indirimlerinden, adalet sisteminde reformlara kadar geniş bir yelpaze.

Teknoloji tranferlerine açık olduklarını belirtiyor.

Medvedev konuşmasını bitirirken “Modernleşme yolunda dost tavsiyelerine açığız ama kimse ders vermeye kalkmasın” diyor.

Artık mesajı nasıl algılarsınız bilmem.

 

Sarkozy: Eurodan asla vazgeçmeyiz

 

 SOROS’un Davos’ta Avrupa için tehlike çanlarına dem vurduğu dakikalarda Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy sahnede.

Geçen yıl da boy göstermiş olan Sarkozy bu yıl G20 Başkanı sıfatını da taşıyor.

Zaten konuşmasının büyük bölümü G20’ye ayırıyor.

Fransa Cumhurbaşkanına göre, geçtiğimiz iki yıl G20’lerin işi daha kolaymış.

Esas zorluk şimdi yani Fransa’nın başkanlık döneminde.

Haberin Devamı

“Şimdi riskler daha büyük, koordinasyon daha zor, herkesin farklı çıkarları var”diyor.

Konuşmasından sonra soru-cevap bölümünde bir dinleyici euroyu soruyor.

Sarkozy alıyor eline sazı.

“Avrupa Birliği’nin yıkılmasına, euronun yok olmasına asla izin vermeyeceğiz. Almanlarla Fransızlar tam üç kez barbarlık düzeyinde şeyler yaşadılar. Avrupa’nın şimdi en istikrarlı kıta olması büyük bedeller sonucunda. Euro sadece bir para meselesi değil bir kimlik sorunudur”.

17 ülkenin bir araya gelerek euroyu korumak için nasıl fon kurduklarını anlatıyor.

Euronun birlik mesajı o kadar güçlü ki sonuna kadar koruyacağız” diyor.

 

Birol’dan özel sektörü çağrı: Irak’a enerji yatırımı yapın

 

 DEF’te ilk gün başka bir toplantı ile aynı saatte denk geldiği için Uluslar arası Enerji Ajansı baş ekonomisti Fatih Birol moderatörlüğündeki “Enerji Gündemi 2011” toplantısını kaçırdım.

Toplantı biter bitmez Fatih Birol’un karşısına dikilip neler kaçırdığımı sordum elbet.

Birol’un ilk sözü şu:

“Çin hangi yöne giderse dünya etkilenecek”. Örneğin, yenilenebilir enerjiye ağırlık veren Çin bu enerjiyi çok ucuza mal ettiğinden Avrupalılara önemli bir darbe indirmiş. Rüzgar enerjisinde en iddialı isimlerden Danimarkalı Vestas Çin rekabeti karşısında zor durumda.Birol “Çinliler rüzgar türbinlerini çok ucuza mal edip herkesi öldürüyor” diyor.

Zaten kriz yenilenebilir enerji yatırımlarını fena etkilemiş.

ABD’de 2010 yılında 2009’a göre yatırımlar yüzde 50 azalmış.

Bu durumda bir “nükleer rönesanstan” söz ediliyor.

Suudi Arabistan bile nükleeri düşünüyor.

 

ENDONEZYALILAR BİLE IRAK’TA

 

Peki petrol?

“ABD ekonomisi toparlanırsa 100 doların üzerine çıkar”.

Gelelim Türkiye’nin durumuna.

Birol sayıyor:  

Petrolun 100 doların üzerine çıkması ticari dengelerine negatif etki yapacak.

Petrol faturaları kabaracak. Ayrıca petrolea endeksli doğal gazın fiyatı da artacak.

Büyük oranda doğal gaza bağımlılık kötü.

Fatih Birol uzun vadede bu bağımlılıktan kurtulmak için Irak’a önem verilmesi gerektiğini söylüyor.

“Irak ile ilgisi olmayan Kore, Endonezya, Japonya bile Irak’ın petrol ve doğal gaz sahalarından pay almak istiyorlar. Türk özel sektörü geç kalmadan bu fırsatı kaçırmamalı, daha aktif davranmalı” diyor.

 

Durmuş Yılmaz : Bu yıl akord bozuk

 

 DAVOS’a sürekli gelen Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz ile Medvedev’in gelmesini beklerken sohbet ettik.

Yılmaz’a bu yıl izlenimlerini sorunca “Bu yıl akord bozuk” dedi.

Nedenini şöyle izah etti:

“2008 yılı kriz sonrası hasar tespit etme yılı idi. Herkes birbirine konuşup danışıyordu. 2009 ise ABD Merkez Bankası Başkanı Bernanke’nin dediği gibi küçük filizlenmelerin olduğu yıldı. Şimdi ise kriz geride kalmış olduğundan herkes kendi derdine düştü. Büyümek için kendi politikalarını uygulamak zorunda. Herkes ayrı telden çalıyor, koordinasyon yok”.

Bakalım G20 Başkanlığı için pek iddialı konuşan Sarkozy bu koordinasyonu sağlayacak mı?

 

 Güngör Uras’a itirazım var

 

 SEVGİLİ Güngör Uras’ın önceki gün yazmış olduğu “Porte Alegre öldü, yaşasın Davos” yazısına hem katılıyorum, hem itirazım var.

Zürih’ten Davos’a otobüs yolcuğunda Osman Ulagay ile sohbette aynı şeyi söylemiştim.

“Porto Alegre’ye ne oldu?”.

Brezilya’da iktidara geldiği ilk günlerde  Davos’un yolunu tutan Brezilya Başkanı Lula beraberinde Porto Alegre’deki “Dünya Sosyal Forumu”nun heyecanını getirmişti.

Porto Alegre’ye katılıp sonra Davos’a gelmişti zira.

Ülkemde tek yoksul kalmayacak” diyordu.

Yıl 2003 olmalı.

Porto Alegre fırtınası hepimizi sarmıştı.

Birkaç yıl üst üste DEF ile aynı günlerde düzenlenen “Dünya Sosyal Forumu”nun sesi kesildi.

Uras’ın şu cümlesine itirazım var:

Zenginler küreselleşme denen oluşum içersinde sosyal hakları, fakirliği, gelir dağılımındaki dengesizliği, sanatı ve tümüyle insanı unuttular”.

 

SANAT KİMİ SEVİYOR

 

Davos’ta zenginler belki vicdanları rahatlatmak için Uras’ın bu saydığı her şeyi günlerce konuşuyorlar.

Konuşulanların ne kadar hayata geçtiği ise dünyadaki dengesizliklerden ortada.

Esas itirazım sanat konusunda.

Zenginler sanatı hiç unutmadılar.

Davos’a ilk geldiğim 1998 yılı Brezilyalı ünlü yazar Paolo Cuelho’nun zenginlerin ruhlarını nasıl beslediğini yazmıştım.

Klaus Schwab, ünlü keman ustası Yehudi Menuhin’den, Yo Yo Ma’ya, Fazıl Say’a kadar sayısız ünlü sanatçıyı Kongre Merkezi’ne getirmeyi başardı.

Önceki gece aynı yerde İspanyol tenor Jose Carreras’ı dinledik.

Kongre Merkezi’nin duvarlarında bu yıl çağdaş Hint resminin örnekleri sergileniyor.

DEF her yıl Davos’taki sanat olaylarıyla ilgili ayrı bir kitapcık yayınlıyor.

Sanat ne yazık ki daha çok zenginleri seviyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları