Nevşehir Kültür Parkı’ndaki iki heykel

NEVŞEHİR Kültür Parkı’nda artık birbirlerini karşılıklı selamlayan iki heykel var.

Heykellerden biri Türk heykeltıraş Ertuğ Atlı’ya ait.

Diğeri Yunanlı heykeltıraş Adonis Kutsubas’ın ellerinden çıkmış.

Her iki heykeltıraş eserlerini Avanoslu seramik ustası Galip Körükçü’nün atölyesinde, Kızılırmak’ın çamurundan yapmış.

Atlı’nın heykeli, kökleri gökyüzüne bakan ancak dalları toprakta buluşan iki ağaç.

Baba tarafından Tekirdağlı olan Kutsubas ise Kapadokya masalsı görüntüsü üzerine ikiye bölünmüş dev bir armut yapmış.

Sanatçılar "kavuşma" teması üzerinde çalışmışlar.

"Kavuşma" yedi yıldan beri aynı tarihlerde Türkiye ile Yunanistan arasında festivaller düzenleyen Defne Türk-Yunan Dostluk Derneği’nin bu yıl seçtiği tema.

Neden kavuşma?

Çünkü Defne’nin bu son festivali, 1923 mübadelesinde göç edenleri arkalarındaki bıraktıkları topraklara ve halklara kavuşturmayı amaçlamış.

Festivalin ilk ayağı Yunanistan’ın Kavala şehrinde.

İkinci ayağı benim de katıldığım Kapadokya’da.

Kavala ve Kapadokya.

MÜBADELEYİ ANARKEN

Mübadele yıllarında Kapadokya’daki Rumlar binlerce yıl yaşadıkları toprakları terk ederek Kavala ve çevresine göç etmiş, aynı şekilde oraları bırakmak zorunda kalan Türkler de Kapadokya’ya gelmiş.

Festivalin ilk etkinliği Göreme’nin sevimli meydanında mübadeleyle ilgili bir panel.

Panelin konuşmacılarından Atina Üniversitesi öğretim görevlilerinden Dr. Grigoriadis’nin şu sözleri ilginç:

"Mübadelenin müsebbibi Avrupa’dır. Şimdi Avrupa çokkültürlülük vizyonuyla birleştirici, Yunanistan ve Türkiye için yol gösterici olmalıdır. Bunun için Türkiye’nin AB üyeliği önemlidir."

İkinci etkinlik eski adı Sinasos olan Mustafapaşa’da.

Kapadokya’nın diğer yerleşim merkezlerine oranla çok daha az bozulmuş olan Sinasos zamanında varlıklı Rum tacirlerin yaptırmış oldukları evleriyle ünlü.

Bunlardan bazıları restore edilip şık butik otellere dönüştürülmüş bugün.

Mustafapaşalı’lar çoğunlukla Selanik göçmeni.

Bu şirin beldede birkaç yıl önce kurulmuş olan "Kapadokya Meslek Yüksekokulu"nda festival kapsamında anlamlı bir öğle yemeği düzenleniyor.

KAVALA VALİSİ BABA TOPRAĞINDA

Öğle yemeğinde Kavala Valisi Teodoros Kalyoncis ile Kavala’da kurulmuş olan "Kapadokyalılar Derneği"nin üyeleri de var.

Kalyoncis’in ailesi Niğdeli.

Kavala’dan arabasıyla gelirken Ankara yakınlarında aşırı hız nedeniyle ceza yemiş.

Cezayı filan unutmuş, ilk kez gezme fırsatını bulduğu Kapadokya’da yüzü gülüyor.

Mustafapaşa Belediye Başkanı Levent Ak ile kol kola fotograf çektiriyor.

Öğle yemeğinin mönüsünü ise en son Cannes Film Festivali’nin Türk gecesinin davetini üstlenmiş olan gurme Osman Serim hazırlamış.

Mönüde, bildiğimiz mezelerin yanı sıra Kapadokyalı Rumların yeşil fasulyeli etli güveci, Ermenilerin mantısı, Yahudilerin tahinli nohudu da var.

Serim, müfredatında "aşçılık" da olan "Kapadokya Meslek Yüksekokulu"nun usta aşçılarıyla harikalar yaratmış.

Sinasos’ta bir zamanlar pek ünlü olan elmalı ve cevizli baklavayı dahi misafirlerine tattırmayı başarmış.

Festivalin son etkinliği ise yukarıda sözünü ettiğim "kavuşma" temalı heykellerin halka açılması ve Melike Demirağ’ın konseri.

Heykeller açılırken fonda Teodorakis’in müziği çalıyor.

Nevşehirliler Yunan müziğiyle tanışıyor.

Bu arada heykellere karşı alerjimiz olduğundan (son örnek Kars’tan) Yunanlı ve Türk sanatçıların eserlerinin sonsuza kadar Nevşehir Kültür Parkı’nda kalacağını umut ediyorum.
Yazarın Tüm Yazıları