Lüks genlerinize işlemiş

Chopard’ın hem eşbaşkanı Caroline Scheufele yeni zengin terimini sevmiyor, lüksün Türklerin genlerine işlediğini söylüyor. Son zamanlarda ‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisiyle iyice haşır neşir olduğumuz Osmanlı’nın yaşam tarzına bakarsak pek de haksız sayılmaz

Haberin Devamı

Caroline Scheufele, lüks tüketimin önde gelen markası Chopard’ın hem eşbaşkanı hem tasarımcısı. Geçtiğimiz günlerde, Atasay Kuyumculuk ile Chopard arasındaki yeni bir işbirliği nedeniyle 1990’lu yıllardan beri sıklıkla geldiği İstanbul’a yolu düşen Caroline Scheufele ile lüks tüketimin yeni pazarlarını konuştuk.
Tabii Türkiye’yi de. Caroline Scheufele ‘yeni zengin’ terimini sevmiyor. Daha ziyade ‘eski para - yeni para’ terimlerini kullanmayı tercih ediyor. Dediğine göre, lüks Türklerin genlerinde olan bir şey. ‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisiyle artık iyice haşır neşir olduğumuz Osmanlı’nın yaşam tarzına bakarsak haksız da sayılmaz.
Scheufele, “Lüks genlerinizde” diyor ama İstanbul’da gelmeye başladığı yıllardan bu yana Türk tüketicisinin zevkinin değişime uğradığını da ilave ediyor.
“Mücevher dendiğinde Türk kadınlarının tarzı eskiden daha Doğulu’ydu. Şimdi kadınlarınız modern tasarımı daha çok seviyor.”
Chopard bir aile şirketi. Caroline Scheufele’nın babası Karl Scheufele, saat markası Chopard’ı 1860’larda kuran İsviçreli bir aileden 1963’te satın almış. Saatin yanı sıra mücevher tasarımı da geliştirmiş ve Chopard’ın daha kaliteli ürün için daha fazla el işçiliği felsefesinden asla şaşmamış.

Haberin Devamı

ALTIN PALMİYE’Yİ TASARLADI

Chopard’ın ilk mücevher koleksiyonunu tasarlayan kişi Caroline Scheufele. 1998’deyse Cannes Festivali’nin sembolü ‘Altın Palmiye’yi yaratmış. 2008’de de Hollywood yıldızlarının gözdesi olan ‘Kırmızı Halı’ koleksiyonunu.
Scheufele, gezdiği yerlerden, gördüğü şeylerden sürekli ilham alıyor ve çantasındaki not defterine anında bir şeyler çiziyor. İstanbul’daki en büyük ilham kaynağı Kapalıçarşı.
Chopard 1998’den beri Cannes Festivali’nin ortaklarından biri. Önümüzdeki çarşamba günü başlayacak Cannes Festivali’nde bu yıl Marilyn Monroe’nun hiç gün ışığına çıkmamış fotoğraflarını sergileyeceklerini anlatan Scheufele pek çok starla da yakın arkadaş.
Fransız seçimlerinden yenilgiyle çıkan Nicolas Sarkozy’nin eşi Carla Bruni de bunlardan biri. Bruni, 15 yıl önce Chopard’ın Cannes Festivali’ndeki yüzü olmuş.

Haberin Devamı

YENİ PARA LÜKSE SEVDALI

Chopard’ın dünyanın dört bir yanındaki 150 butiğini gezmek, yenilerini açmak için hayatının büyük bir bölümünü seyahatlerde geçiren Scheufele’ye ekonomik krizi sordum.
Lüks tüketimin krizden etkilenip etkilenmediğini en iyi değerlendirecek kişilerden biri zira. Söyledikleri çoğumuza şaşırtıcı gelebilir. Başta Yunanistan, İspanya, Portekiz, İtalya’yı kıskacına alan ekonomik krize rağmen Avrupa’da lüks tüketimde işler tıkır tıkır yolunda. “2001’den beri dalgalanmaların görüldüğü ABD pazarı da canlandı” diyor.
Peki gelişmekte olan pazarların durumu? Yani ‘yeni para’nn lüks tüketime ilgisi?
“Şanghay, İstanbul, Meksiko artık Paris, Londra’nın yerini alıyor. Yeni para lüks tüketime sevdalı diyebilirim” diyor.
Hele Çinliler… Chopard Çin pazarına yedi yıl önce girmiş ve mağaza sayısı 13’e ulaşmış. Pekin’de ve Şanghay’da üçer tane Chopard mağazasının satış rakamları rekor düzeyde.
Scheufele, “Çinliler dünyadaki her şeyi satın alabilir. Sınır tanımıyorlar. Geçenlerde Çinli bir işadamıyla seyahat ediyordum. Boynumda, babamın hediyesi olan kolyeyi görüp satın almak istedi” diye anlatıyor.

Yazarın Tüm Yazıları