Paylaş
- Çünkü, dünyada gelişmekte olan ülkelerde yaşamakta olan 600 milyonu kız çocuğunun büyük bir bölümü her türlü ayrımcılığa maruz kaldığı gibi, şiddetin her çeşidiyle karşı karşıya.
- Çünkü, gelişmekte olan ülkelerde 18 yaşına gelmeden evlenen kız çocukların oranı neredeyse yüzde 40.
- Çünkü , 15-24 yaş arasındaki 116 milyon kız çocuğu ilkokulu asla bitiremiyor.
- Çünkü, dünya üzerinde 66 milyon kız çocuğu okula gidemiyor.
- Çünkü, eğer hiçbir şey değişmezse 2020 yılına kadar 142 milyon çocuk evliliği gerçekleşecek, kız çocukları babaları yaşta erkeklerle evlendirilecek.
SÖRF YAPMAK NİYE KÖTÜ?
Bu tatsız liste uzadıkça uzayabilir zira Türkiye’den Fas’a, Brezilya’dan Bangladeş’e milyonlarca kız çocuğunun hayatı, birileri ellerinden tutmadığı sürece asla hayal ettikleri gibi değil.
Geçenlerde bir televizyon programında Bangladeş’te bir sörf hocasının girişimiyle sörf öğrenen 10-12 yaşlarındaki kız çocuklarını izledim.
Plajlarda satıcılık ya da dilencilik yapan küçük kızların hayatları değişmişti.
Ailelerini ikna etmek sörf hocasına düşmüştü ama mikrofona konuşan plajdaki erkek satıcılara bakılırsa “kızlar kötü yola” düşecekti.
“Sörf yapmak niye kötü olsun ki” diye soruyordu küçük bir kız çocuğu.
Gelenekler nedeniyle sevdiği bir sporu yapamamak, gönlünce oyun oynamamak, okula gidememek, çocuk gelin olmak, tecavüze uğramak çok geniş bir çoğrafyada küçük kızların kaderi.
Brezilya’da Olimpiyat öncesi 30 kişinin tecavüzüne uğrayan 16 yaşındaki kızın hikâyesini duymayan kalmamıştır.
30 kişiden sadece 2 zanlının gözaltına alındığını hatırlatayım.
EĞİTİMDE % 1 FARK YARATIYOR
Türkiye’de durum farklı mı?
Tabii ki değil.
Kadın örgütlerimiz cezasız kalan tecavüzler, kadın cinayetleri için boşuna çırpınmıyor.
Türkiye’de ve dünyadaki kız çocuklarının karşı karşıya kaldıkları ayrımcılık bugün İstanbul’daki bir konferansta kapsamlı bir şekilde ele alınacak.
Aydın Doğan Vakfı’nın, BM Nüfus Fonu, UNİCEF ve UN Kadın ortaklığında, BM Cinsiyet Eşitliği Grubu danışmanlığında ikincisini düzenleyeceği Dünya Kız Çocukları Günü Konferansı’nın teması “Güçlü Kızlar, Güçlü Yarınlar”.
Hemen bu temanın ne anlama geldiğini açıklayayım.
Dünya Bankası’nın 100 ülkeyi kapsayan araştırmasına göre, ortaöğretime devam eden kız çocuklarının oranını sadece yüzde 1 artırmak bile fark yaratıyor.
Yüzde 1’lik oran o ülkede kişi başı düşen milli gelir oranını yüzde 0,3 yukarı çekiyor.
Yine Dünya Bankası’nın araştırmasına göre, eğitime ayrılan her yıl kadınların gelirinde yüzde 11,7 oranında artış anlamında.
İSTANBUL’DA ULUSLARARASI PLATFORM
Aydın Doğan Vakfı’nın konferansına dönecek olursak, bugün gün boyunca düzenlenecek panellerde cinsiyet eşitliği ve kızların güçlenmesinde çalışan uluslararası isimleri de dinleme fırsatı var.
Zimbabve’den, İran’dan örnekleri dinleme fırsatı da.
Türkiye’den önemli vakıf ve STK’ları bir araya getirecek olan uluslararası bir platform niteliğinde konferans bugün dünyadaki tüm kız çocuklarının sesi olacak.
Aydın Doğan Vakfı Başkanı Hanzade Doğan Boyner’in dediği gibi, konferansın amacı dünyanın geleceğiyle yakından ilintili “kız çocuklarnın güçlenmesi” konusuna daha fazla dikkat çekmek.
“Kız çocuklarının güçlenmesi” aynen “cinsiyet eşitliği” gibi BM’nin geçen yıl kabul ettiği, Türkiye’nin de imzaladığı “Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri” arasında.
Paylaş