İstanbul’da Kosta Rikalı bir CEO

Her ülkeden üst düzey yöneticiye alışmıştık ama İstanbul’da Kosta Rikalı bir CEO görünce şaşırdım. Hem de Anadolu Grubu’nun göz bebeği Efes Bira’nın başında. Üstelik Alejandro Jimenez İstanbul’un trafiğinden bile şikayetçi değil

Haberin Devamı

İstanbul’da yabancı CEO’lara alıştık. Kendi hesabıma İngiliz, Amerikalı, Fransız, İtalyan CEO’larla sayısız kez yemek yiyip sohbet etmişliğim var. Ama Orta Amerika’nın küçücük ülkesi Kosta Rika’dan gelenine ilk kez rastlıyorum. Efes Bira’nın Başkanı Alejandro Jimenez Kosta Rikalı. Beş yıl önce dünyanın ta öbür ucundan kalkıp İstanbul’a gelmiş ve Efes Bira’nın başına geçmiş.
İstanbul Bebek’te ailesiyle yaşayan Jimenez’i hangi rüzgâr bu taraflara atmış? Jimenez kariyerinin önemli bir bölümünü ABD’de Coca Cola’da geçirmiş. Tahmin edebileceğiniz gibi Coca Cola’nın CEO’su Muhtar Kent’i tanıyor, zaten kendisini Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan ile tanıştıran da Kent.
Coca Cola’dan ayrıldıktan sonra Meksiko’da Subway sandviç zinciri ve Papa John’s pizzacılarını açan Alejandro Jimenez, Tuncay Özilhan’ın İstanbul’da çalışma önerisine hayır diyememiş. “Profesyonel kariyerim bitti derken Tuncay Özilhan’dan teklif geldi. Üstelik işin ucunda İstanbul gibi dünyanın en çekici köşesinde çalışmak vardı… Tabii ki öneriyi geri çeviremedim” diyor.
20 milyon nüfuslu Meksiko’daki sandviç ve pizza işlerinde yüzde 25’lik hissesi duruyor.
Sohbet sırasında İstanbul’daki trafikle arasının nasıl olduğunu sordum. Vaktinin büyük bir bölümünü geçirdiği Rusya’dan ve Meksiko’dan sonra pek şikayetçi görünmüyordu. Moskova’da havalimanından 40 kilometre uzaklıktaki ofisine tam dört saatte ulaştığını anlattı. Beterin beteri varmış. Kahve ülkesi Kosta Rika’dan kalkıp gelen bir CEO’nun trafik konusunda bizi rahatlatacağını hiç aklıma getiremezdim doğrusu.

Haberin Devamı

GÜNEY AFRİKA’DA SIKI PAZARLIK

Jimenez, Anadolu Grubu çatısı altındaki Efes Bira Grubu’nun faaliyetlerini Rusya’dan başlayarak tüm Orta Asya ülkelerinde büyütme misyonunu üstlenmiş. Tabii bu arada başarılı ortaklıklara imza atarak. Jimenez, Efes Kurumsal İlişkiler ve Regulasyon Direktörü Saltuk Ertop ve Kurumsal İletişim Direktörü Mustafa Levent İlgün ile buluşmamızda, dünyanın ikinci büyük bira üreticisi Güney Afrikalı SABMiller ile ‘stratejik ortaklığı’ konuştuk. Jimenez, 2 milyar dolarlık bu ortaklığı Efes için önemli bir kilometre taşı olarak tanımlıyor.
Birkaç ay önce duyurulan bu ortaklık Efes Bira’ya ne kazandırdı? Jimenez’e kulak verelim: “Stratejik ortaklıktan önce Rusya’daki pazar payımız yüzde 1’di. Şimdi yüzde 17’ye çıktı. Marka sayımız 11’den 20’ye yükseldi ve Rusya’nın iki numaralı bira üreticisi durumuna geldik.”
SABMiller ile pazarlık uzun yıllar sürmüş. Jimenez, İstanbul ile Güney Afrika arasında mekik dokumuş. “Şimdi Orta Asya ülkelerinde daha güçlü bir konumdayız. Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan gibi ülkelerde hangi markaları üreteceğimiz konusunda karar aşamasındayız” diyor.

Haberin Devamı

ALMANYA’YA BİLE BİRA İHRAÇ EDİYORUZ

Jimenez, ayrılırken elimize Ernest&Young’in Türkiye’deki bira sektörüyle ilgili kapsamlı raporunu verdi. Ernest&Young’in geçen yıl hazırladığı rapora göre, bira ihracatı 2010’de bir yıl öncesine oranla yüzde 9 oranında artmış. İhracatta ilginç bir nokta şu: En biracı ülke diye bildiğimiz Almanya ihracat pazarlarımız arasında ilk sırada. Devletin 2009-2010 arasında bira sektörü kanalıyla elde ettiği geliri hesaplayan Ernest&Young, bunun 1.6 milyar Euroya ulaştığını ortaya koymuş. Türkiye’de bira üzerinden alınan ÖTV son sekiz yılda sekiz kez artmış ve bu artış enflasyon oranının üzerinde gerçekleşmiş. Bira sektörü 2009’da 763 milyon Euroluk, 2010’daysa 818 milyon Euroluk bir katma değer yaratmış. Sektör 2010’da 381 milyon Euro tutarında mal ve hizmet almış ki en büyük harcama kalemleri tarımsal ürünler, medya pazarlama, ambalaj ve şişeleme. Kişi başı bira tüketimindeyse düşüş var. 2009’da kişi başı 12.7 litre olan tüketim 2010’da 12.4 litreye gerilemiş.

Yazarın Tüm Yazıları