Dünya Demokrasi Forumu 2023 yılında Mesudiye’de

DÜN başka bir yere verilmiş bir sözüm olmasaydı Ordu’nun Mesudiye ilçesinde olacaktım.

Haberin Devamı

Tam 19 yıldan beri her temmuz ayının, birinci cumartesi günü tam saat 10’da belediyenin toplantı salonunda düzenlenen kurultayı izleyecektim.

Mesudiye’ye gidemedim ama 19 yıldan beri hiç aksatmadan “Mesudiye Kurultayı”na giden sevgili Oktay Ekşi’ye kulak verdim.

Esasında hikâyenin başlangıcı şöyle:

Geçenlerde Adalar’ın CHP’li yeni Belediye Başkanı Mustafa Farsakoğlu’nu yazmıştım.

Başkanın bir ilke imza atarak, belediye meclisini her ay başka bir adada düzenleyerek, her Adalıya kulak verdiğini ve “katılımcı demokrasiye” örnek olduğunu söylemiştim.

Yazıyı okuyan Oktay Ekşi’den “Biz demokrasimizi kendimiz uyguluyoruz” diye başlayan bir e-posta aldım.

Tahmin edebileceğiniz gibi söz konusu olan Ekşi’nin doğum yeri Mesudiye.

Haberin Devamı

Ekşi’ye göre, Adalar modeliyle Mesudiye modeli arasında önemli bir fark var.

O da şu:

Mesudiye modelinde, halk, belediye başkanı, vali ya da diğer bir yerel yetkilinin talebiyle değil kendi iradesiyle bir araya geliyor ve sorunlarına çare arıyor.

“Toplantıya her isteyen katılır,
herkes eşit konumdadır ve söz sahibidir”
diyor Ekşi.

JİVKOV’UN YÜZÜNDEN

Bazı toplantılara bakan düzeyinde, çoğunda milletvekili ve vali düzeyinde katılım oluyormuş.

Masaya yatırılan sorunlarla ilgili kararlar alınıp, görev dağılımı yapılıyormuş.

Görevleri üstlenenleri izleme anlamında üç ayda bir “değerlendirme” toplantıları düzenleniyormuş.

Oktay Ekşi “Değerlendirme toplantılarının dördüncüsü temmuz ayındaki kurultaydır” diyor.

Peki Mesudiye ilçesi böyle ilginç bir modeli neden uygulamaya koymuş?

Durup dururken böyle bir şey nasıl aklına gelmiş?

Ekşi’den “Jivkov yüzünden oldu” cevabını alınca şaşırmadım değil.

Hatırlayacaksınız.

Jivkov, 1990 yılından itibaren Türk kökenli Bulgarlara kapıyı gösterince dönemin Özal Hükümeti akın akın gelen göçmenleri barındırma sıkıntısı çekmişti.

İşte o günlerde Mesudiyeli bir işadamının aklına parlak bir fikir gelmiş.

Oldukça verimsiz topraklara sahip olduğu için yoğun bir göç yaşayan Mesudiye’deki tarlaların ve terk edilmiş evlerin 5 yıllığına Bulgar göçmenlere verilmesi önermiş.

Haberin Devamı

Medyaya yansıyan öneriyi Özal Hükümeti dikkate almış.

GELİŞMİŞLİK DÜZEYİNDE İYİLEŞME

Oktay Ekşi anlatıyor:

19 yıl önce sanırım Kurban Bayramı’ydı. Baktım Mesudiye hiç olmadığı kadar kalabalık. Merak ettim. Meğer tarlalarının, evlerinin verileceğini duyan herkes malına sahip çıkmak için koşarak gelmiş”.

Mesudiye hiç olmadığı kadar kalabalık olunca toplantı fikri ortaya atılmış.

İlk toplantıya 200 kadar kişi katıldı. Yerel kalkınmayı konuştuk. 19 yıldır hiç aksamadan aynı tempoda devam ediyoruz” diye anlatıyor Ekşi.

Peki bu “Mesudiye Kurultayları”ndan nasıl neticeler alınmış?

Ecevit’in ünlü “Köykent” projesinin ilk Mesudiye’de uygulanması kararı çıkmış.

Haberin Devamı

Ne ki, Dünya Bankası’nın 300 milyon dolar kredi sağladığı “Köykent” projesi AKP Hükümeti’yle suya düşünce Mesudiye’de de rafa kaldırılmış.

Sağlık hizmetinin olmadığı Mesudiye’de bir hastanenin açılması bu kurultayların meyvesi.

2002 yılında bir Meslek Yüksel Okulu’nun açılması da öyle.

Ancak en somut netice DPT’nin verilerinde.

1995 yılında, “gelişmişlik düzeyi” açısından 910 ilçe arasında 782. sırada yer alan Mesudiye 2004 yılında 611. sıraya yükselmiş.

Ekşi diyor ki:

“Şişli’nin 1.Bakırköy’ün 2. olduğu listede elbet alınacak daha çok yol var ama biz kararlıyız”.

Kendi tabiriyle “en çılgınca projeleri” 2023 yılında Mesudiye’de ilk “Dünya Demokrasi Forumu”nu düzenlemek.

Haberin Devamı

Yolun açık olsun Mesudiye...

Yazarın Tüm Yazıları