Paylaş
İş dünyasının liderleri iklim değişikliği, sürdürülebilir kalkınma ve “yeşil ekonomi”ye ne kadar önem verdiklerini her fırsatta tekrarlıyorlar.
Uludağ Zirvesi’nin en çarpıcı cümlelerinden birini Eczacıbaşı CEO’su Erdal Karamercan’dan duydum:
“Çocuklarımıza ev, araba yerine yaşanabilir bir dünya bırakalım”.
Geçenlerde Avrupalı CEO’ların üye olduğu “AB İklim Değişikliği Liderler Grubu”nun Başkanı Philippe Joubert ile İstanbul’da buluştuk.
Söz konusu grubun manevi babası İngiltere veliahtı Prens Charles.
Sıkı bir çevreci olan Galler Prensi , Cambridge Üniversitesi’nin desteğiyle iş dünyasının dikkatini iklim değişikliğine çekmeye çalışıyor.
Joubert, 27 yıl çeşitli üst düzey görevlerde bulunduğu Alstom’un İcra Kurulu Başkan Vekili aynı zamanda.
“Çokuluslu şirketlerin CEO’ları kötü gidişatın farkında. Küresel ısınmadan işleri de etkileniyor zira. Oyunun kurallarını değiştirmediğimiz takdirde bizden sonraki nesillere kötü bir miras bırakacağız” diyor.
Oyunun kuralları nasıl değişecek?
Temiz enerjiyi, enerji verimliliğini geçiniz, artık havaya saldığımız karbonun da bedelini ödemek zorunda kalacağımız günlere geldik.
“Yeryüzünün nimetlerinden sonsuza kadar bedelsiz yararlanamayız, gökyüzüne saldığımız karbonun da bir fiyatı olmalı” diyor Joubert.
İklim Değişikliği Liderler Grubu, karbona fiyatın belirlenmesi ve yaygınlaştırılması için bir bildiri hazırlamış.
“Karbon Fiyat Bildirisi”ni dünyada yüzden fazla şirket imzalamış.
Türkiye’den bu bildiriyi imzalayan ilk şirket Akbank.
Karbona fiyat biçilmesi henüz Türkiye’nin gündeminde değil.
“Fiyatlandırma” bazı Avrupa ülkelerinde, Avustralya’da, Japonya’da karbon ticareti aracılığıyla da yapılıyor.
O günleri biz görür müyüz bilmem.
Philippe Joubert’in şu uyarısı ilginç:
“Küresel ısınmaya, çevreye kayıtsız şirketler yakında hem müşteri, hem insan kaynağı bulmakta zorluk çekecek. Seattle’daki “parlak beyinler” çevreci olmayan şirketlerin mahallesine bile uğramıyor”.
Nükleer enerji sektörü küresel ısınmadan kaygılıymış
JOUBERT’e küresel ısınmadan en fazla hangi sektörün etkilendiğini sordum.
Hiç tereddüt etmeden “nükleer enerji sektörü” cevabını verdi.
Fransa’da geçtiğimiz günlerde konunun gündeme geldiğini anlatan Joubert “ Bu sektör ısınmadan fena etkileniyor. Reaktörleri nehir suyuyla soğutunca nehir sularının nasıl azaldığını daha iyi görebiliyorsunuz” diyor.
Nükleer enerji sektörü bizi korkutuyor, onu da küresel ısınma.
Natalie Cole TÜSİAD’ı sordu
CAZIN efsane ismi Nat King Cole’un kendisi gibi caz sanatçısı kızı Natalie Cole İstanbul’daydı ve iş kadınlarıyla bir akşam yemeğinde buluştu.
Yakın arkadaşı, Apco Worldwide danışmanlık şirketinin Türkiye temsilcisi Zeynep Dereli’nin samimi bir yemekte bir araya getirdiği isimler arasında KAGİDER kurucu başkanı Meltem Kurtsan, Karadeniz Holding Yönetim Kurulu üyesi Selma Akdoğan, PwC ülke başkanlığını geçtiğimiz aralık ayında devrederek, görevden ayrıldığını geçen hafta duyuran olan Cansen Başaran- Symes ve bendeniz vardı.
TÜSİAD Yönetim Kurulu üyesi ve Şirket İşleri Komisyonu Başkanı Cansen Başaran- Symes, Natalie Cole ile yan yana düşünce ilginç diyaloglara tanık olduk.
Caz müziğinin usta ismi TÜSİAD’ı pek merak etti ve “Türkiye için ne yapıyor” sorusunu yönetti.
Amerikan pragmatizmi mi desem, yoksa sanatçı duyarlılığı mı?
Dubai’de verdiği konserden sonra sırf özlediği için İstanbul’a uğrayıp, birkaç gün geçiren Natalie Cole hoş sohbet, dünyada olup bitenlerle oldukça ilgili.
En fazla da “dijital etik” meselesine kafayı takmış.
Paylaş