CHP’de kadın devrimi

BELKİ yıllardan beri ilk kez CHP’de kadınların yüzü gülüyor.

Haberin Devamı

CHP Kadın Kolları Başkanlığı’na seçilen Hilal Dokuzcan ve eski KAGİDER Başkanı Gülseren Onanç, KADER üyesi Nazik Işık gibi Parti Meclisi’ne girmeyi başaran İnci Beşpınar ile dostluğumuz yıllar öncesine dayanıyor.

Her ikisi de yıllardan beri kadın hareketinin içinde ve dolayısıyla kuruluşundan bu yana KADER üyesi.

Her ikisi de yerel yönetimler konusunda uzman.

Yıllardan beri CHP içersinde yaşadıkları hayal kırıklıklarının yakın tanığıyım.

Bıkmadan, yılmadan yollarına devam ettiler.

Şimdi Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı olan İnci Beşpınar daha önce Kadıköy Belediyesi’nin başkan yardımcısıydı.

Yerel seçimlerde Ataköy belediye başkanlığı aday adayıydı.

Bendeniz de onu sıkı bir şekilde desteklemiş-tim.

Zira halen İBB meclis üyeliği görevini de sürdüren İnci Beşpınar, sosyal proje anlamında özellikle AB fonlarıyla mucizeler gerçekleştirmiş biri.

Kadıköy’de, Aile Danışma Merkezi, Engelli Danışma Merkezleri, Meslek Eğitim Birimleri, Sığınma Evleri, Çocuk Bakım Evi’
nin arkasındaki isim.

Haberin Devamı

TARİHİ KIRILMA NOKTASI

Elektrik Yüksek Mühendisi olan Hilal Dokuzcan 20 yıla yakın CHP örgütüne hizmet vermiş.

Yıllardan beri kadın hareketinde yer almasının yanı sıra sıkı bir çevreci.

Zaten Kadın Kolları Başkanı olarak ekolojiye de aynı oranda ağırlık vermeyi planlıyor.

8 yıl aradan sonra Kadın Kolları için yapılan seçimde 332 oy alarak en yakın rakibine 132 oy fark atan Hilal Dokuzcan ve İnci Beşpınar’ın başarılarını
kutlamak üzere pazar günü buluştuk.

Neler yapmayı hedeflediklerini konuştuk.

Dokuzcan
’a göre, kendisinin Kadın Kolları Başkanlığı’na seçilmesi ve CHP’nin Parti Meclisi’ne yüzde 33 oranında kadının girmesi parti açısından “tarihi bir kırılma noktası”.

İlk kez kurultayda 232 kadın delege vardı. Daha fazla delege adayı gösterilmediği için kadın oranı yüzde 25’de kaldı. Benim öncelikli görevim parti içerisinde kadınları güçlendirmek olacak” diyor.

Kadın Kolları Başkanı olarak daha ne yapacak?

Dokuzcan kadın örgütlerinin eksikliklerini tespit etmek için vakit kaybetmedin Anadolu yollarına düşecek.

Yolculuklarına Karadeniz’den başlayacak.

Haberin Devamı

İSTANBUL’DA 10 BİN KADIN LİDER

“Örgütlenmenin olmadığı yerlerde resmen kamp kuracağız” diyor.

Dokuzcan
bir yandan da İstanbul’da 10 bin kadın lider” arayışında.

Parti Meclisi üyeliğine başvurup kabul edilmeyen-lerden bir liste oluşturmuş bile.

Dokuzcan, “kadın liderlerin”
Türkiye çapında 50 bini bulmasını hedefliyor.

“Potansiyel var. İyi bir planlama ve iyi bir motivasyonla 50 bin kadın lidere ulaşırız”
diye konuşuyor.

Peki İnci Beşpınar Parti Meclisi’nde neler yapabilir?

Benim gözümde Beşpınar’ın “sosyal projelerde” deneyimi çok önemli.

Nitekim kendisi de “Yerel yönetici kimliğimle CHP’li belediyeler arasında eş güdümlü çalışmalara destek olabilirim, sosyal belediyecilikle ilgili
deneyimlerimi paylaşabilirim”
diye konuşuyor.

STK’lar, gönüllüler ve çeşitli odalarla yıllardan beri temas halinde olan Beşpınar’ın bu deneyimlerini parti örgütüne aktaracağından hiç kuşkum yok.

Gönüllülük akışını hızlandırsa bile çok şey değişebilir.

Her ikisi de tüm hesapları 2014 seçimlerine göre yapıyor.

“CHP iki kanadıyla uçmayı öğrendi
” derken geleceğe umutla bakıyorlar.

Bana da “yolunuz açık olsun” demek düşüyor.

Haberin Devamı

John Nash yeniden İstanbul’da

YAŞAYAN en büyük matematikçilerden biri kabul edilen Amerikalı John Nash 9 yıllık bir aradan sonra yeniden İstanbul’da.

Bilgi Üniversitesi, Santral Kampüsü’
nde 22 Temmuz- 26 Temmuz tarihleri arasında Oyun Teorisi Dünya Kongresi için gelen John Nash ile 2003 yılında bir söyleşi yapma fırsatı bulmuştum.

Matematikçi olarak ününün doruğunda iken 1958 yılında paranoid şizofren teşhisiyle tüm çalışmalarını bırakmak zorunda kalan Nash’in hikayesini “Akıl Oyunları” filminden yakından öğrenmiştik.

Matematikçi ancak 1970 yılından sonra çalışmalarına dönmüştü.

2003 yılında işadamı Ali Rıza Bozkurt’un davetlisi olarak İstanbul’a gelen Nash aynı zamanda “kazan-kazan” teorisini ortaya atan kişi.

Söyleşide, Bush’tan Başbakan Erdoğan’a sayısız sorular yönelttiğim Nash’e nedense kadınlarla arasının nasıl olduğunu da sormuştum.

Dahi profesör bu soruma “Kadınlar konusunda siyaseten sessiz kalmayı tercih ederim” cevabını vermişti.

Yazarın Tüm Yazıları