Paylaş
BUNUN ADI OFANSİF MİZAH
Pınar Fidan gelen tepkilere sosyal medyadan şu cevabı verdi.: “İzlediğiniz videoda tam tersini düşündüğüm bir şeyi ironi olarak anlatıyorum. Mizah dalga geçmek ya da küçümsemek için değil, eleştirmek için yaptığımız bir şey. İnsanların genel düşüncesini tekrar ederek aslında anladığınızın aksine öyle düşünenlerle dalga geçiyorum. Önemi yok ama ben Alevi’yim ve Alevi düşmanı olduğumu düşünüp beddua, küfür ve hakaret eden bu kadar çok insan olabilmesine şaşırdım. Orada Alevi diye bahsettiğim kişi de dayım. Can sağlığı diyelim ne diyelim.”
HER 'KARA' MİZAH DEĞİLDİR
Ofansif mizahın sözlükte karşılığı “Kutsallara, dogmalara, tabulara karşı yapılan ve ağır olmasına rağmen düşündürmeyi amaçlayan mizah” olarak yer alıyor. Ancak bu noktada da “Nereye kadar mizah?” sorusu gündeme geliyor. Komedyen-oyuncu Bülent Emrah Parlak’a soruyorum: “Bu mizah türü toplumların genetik kodlarıyla farklılıklar gösterir. Yani İngiltere’de yapılanla bizde yapılan arasında fark olmalı. Çünkü bizde bazı acıların hesaplaşması henüz yapılmadı. O insanların geride bıraktıkları aileleri, sevdikleri hâlâ bunlarla her gün yüzleşmek zorundayken yapılan ‘mizah’ değildir. Ustamın bana öğrettiği şöyle güzel bir cümle var: ‘Bir durum ya da kişiyle alakalı şaka yapacaksanız, şakayı yaptığınız kişinin de sizin kadar eğleniyor olması lazım.’ Eğer eğlenmiyorsa bu şaka değil densizliktir, hadsizliktir, edepsizliktir. İnsanların yoksunlukları, yoklukları, acıları ve daha fazlası katliamlarla, ırkçılıkla, çocuk istismarlarıyla, işkenceyle alakalı yapılana ben mizah diyemiyorum.”
SİVAS KATLİAMI HÂLÂ YARADIR
Fidan’ın videosunu ilk paylaşanlardan biri Türk halk müziğinin usta ismi Arif Sağ’ın kendisi gibi usta oğlu Tolga Sağ’dı. “Mizah ama nereye kadar?” diye soruyorum. Cevabı şöyle: “Aslında burada sanatın hangi akımının icra edildiği önemli değil. Önemli olan bu akımı hangi malzemeyle sunduğun. Burada malzeme edilen bu coğrafyada yüzyıllardır hakkı yenilen, ikinci sınıf vatandaş muamelesi gören, düşüncesi sorgulanan, iftiraya uğrayan bir toplumun kanayan yarasıdır. Sivas katliamının sanıkları ne yazık ki cezalandırılmamış ve bir özür bile çok görülmüştür. Efendim, bu akım Amerika’da zencilerle, Almanya’da Yahudilerle ironi bir şekilde dalga geçebiliyorken neden Türkiye’de tepkiyle karşılanıyormuş? Neden biliyor musunuz? Çünkü diğer ülkeler bu katliamların hesabını vermiştir.”
ADIGÜZEL'DEN SUÇ DUYURUSU
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Onursal Adıgüzel, Fidan’ın ırkçı bir söylemde bulunduğuna dikkat çekerek avukatları aracılığıyla hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi. Türkiye’deki her türlü ayrıştırıcı dili reddettiklerini söyleyen Adıgüzel, bunun uzun zamandır yaşanan Kürt, Laz, Çerkez, Alevi, Sünni ayrıştırmasının bir yansıması olduğu görüşünde. Adıgüzel, “Bunun komediyle alakası yok. Kişileri kimlikleri, alt kimlikleri üzerinden ayrıştırmadır bu. Kendine komedyen diyen bu şahsın da böyle bir şov yapıyor olması tamamen kepazelik ve çok tehlikeli” diyor.
BAŞSAVCILIKTAN SORUŞTURMA
Avukat Umur Yıldırım: “Bazı şeylerin mizahı olmaz. Herhangi bir grubu aidiyet bağı kurduğu değerlere saldırarak aşağılamak, ayırmak Türk Ceza Kanunu’ndan önce vicdanen suçtur. İnsanlık, utanılacak olayların önce utancını yaşamalı ve sindirmeli ki mizahını yapacak olgunluğa erişsin. TCK 216. madde ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama’ suçunu düzenlemiştir. Bu maddenin 2. ve 3. fıkrası kapsamında halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına alenen aşağılamaktan Pınar Fidan hakkında soruşturma başlatılmıştır.”
KARA DA OLSA MİZAHTIR
Yazar Aydın Selcen: “Pınar Fidan Amerikanvari, Seth MacFarlane, Southpark vs filan tarzı bir agresif mizah yapmış. Buralarda yanlış anlaşılır. Nitekim anlaşılmıyor. Siz gece kulübünde stand-up yapan bağnaz gördünüz mü? Keşke Pınar Fidan’lar çoğalsa, o zaman daha ‘iyi’ bir toplum oluruz. Hatta o zaman ‘düz’ toplum oluruz. Kendisinin de Alevi olduğunu otel şakasından tahmin etmiş ama yazmaya cesaret edememiştim. Otel şakasında tam da kendi Aleviliğini dışa vuruyor ancak bir alevinin yapabileceği biçimde ve biçemle. Teşbihte hata olmaz, Gülhane’de sahneye ellerindeki alkol şişelerini fırlatan hayranlarına ‘Atın yavrum atın, rahatlarsınız’ diyen merhum Müslüm Baba misali: Ben göremem ama Pınar Fidan genç, o görür belki güzel günleri...”
HER ŞEYİN MİZAHI OLUR
Taha Ercoşkun komedyen ve aynı zamanda organizatör. Pınar Fidan’ın stand-up’ını baştan sona izleyen de biri. Komedyen olarak Pınar’ı sonuna kadar destekliyor ve “Gönül ister ki sansür olmasın, herkes istediğini söyleyebilsin, istediği mizahı üretebilsin. Sevmiyorsan kardeşim gitmezsin, gülmezsin. Asıl suç genç bir kadını kendisinin ve ailesinin canıyla tehdit etmek ve hedef göstermektir. Konu hassas bile olsa her durumla alakalı mizah pekâlâ yapılabilir. Bu durum o konuyla dalga geçildiği ya da durumun hafife alındığı anlamına gelmez” diyor. Ercoşkun, politik mizahın sadece aynı düşünenler tarafından belirli sınırlar içerisinde yapılamayacağının da altını çiziyor. Ercoşkun’a “Ofansif mizah nedir?” diye soruyorum, şöyle örnekliyor: “ABD’de Sarah Silverman adlı bir komedyen var. Kendisi Yahudi ve soykırımla alakalı çok rahat kara mizah yapıyor. Amerika’da ve Avrupa’da Yahudilerin geçirdiği tarihsel süreçle Türkiye’de Alevilerin yaşadıkları benzer. Sarah Yahudilik üzerine kara mizah yapınca sorun yok ama Pınar Fidan yapınca linç yiyor. Kara mizah sadece o coğrafyaya ait değil. Bizden bir örnek isterseniz, hiciv ustası Nefi’yi derim size. Pınar mizahının üslubu ya da kalitesi açısından eleştirilebilir. Ancak suçlanamaz. Pınar bu noktada modern Türkiye’nin Nefi’sidir.”
Paylaş