Paylaş
İLİŞKİLERE GÜNCELLEME GELECEK
Psikoterapist Cem Keçe’ye göre Çin’de yaşananın bir benzeri bizim için de olası. Yani ‘karantina günlerinde aşk’ romantizmi bir süre sonra yerini kavgaya ve boşanmaya bırakabilir. Peki neden? Keçe anlatıyor: “Yakınlık, evlilik yaşamında elzem olan duygulardan biri. Bir çeşit huzur, duygusal destek, empati duyma, güvenilir bulma, karşılıklı anlayış, dürüstçe iletişim kurabilme şeklinde tanımlanır. Birçok çift bunun ne anlama geldiğini bilse dahi yakın olma konusunda sıkıntı çeker. Eşleri sıkıntıya sokacak olan işte bu yakınlık korkusu. Bütün gün aynı evin içinde olmak, bazı çiftlere kendini anlatma ve ispat etme korkusu verecek ve bu durumdan kaçmak isteyeceklerdir. Kişide kontrol edilme ve kontrolü kaybetme korkusu tetiklenebilir. Daha önce sorun olmayan şeyler bir anda göze batmaya başlar.”
EŞİNİZLE EMPATİ YAPIN
İlişki terapisti, uzman psikolog Ayşegül Denizci’ye göre bir hafta evde kalınca herkes boşanacak diye bir durum elbette yok. “Ama” diyerek bir parantez açıyor: “Öncesinde iletişim problemi yaşayan çiftler, bu süreçte daha kolay boşanma aşamasına gelebilir. Mesela sorumluluğun eşit bir şekilde bölüşülmediği ilişkilere bakın! Önceden adam işe gidiyordu. Kadın da sorumluluğu yüzde yüz üstlenmekte bir beis görmüyordu. Ama şimdi 50-80 metrekarelik modern evlerinde, çekirdek aile hep beraberler. Evin artık dünya kadar işi var. Yanı sıra kadın evden işine de devam edecek. Zaten eskiden ‘Kocam beni anlamıyor, yardım etmiyor’ diye hayıflanan kadın bir yanda, işe gittiği için durumu ‘affedilebilir’ sanan adam öte yanda. Bu çekişme hali aynı evde daha fazla görmezden gelinemeyecek. İlişkilerin çatırdaması kaçınılmaz.”
Denizci’ye göre bu durumla başa çıkmanın yolu şu: Bu sadece sizin başınıza gelen bir durum değil. Eşinizle empati yapın.
EVDEN ÇALIŞIYORUZ NELER YAŞIYORUZ
Murathan ve Tuğçe Durular global bir şirketin İstanbul ofisinde, farklı departmanlarda görevli. Bir süredir evden çalışıyorlar. Yani artık 24 saat beraberler. Önce Murathan başlıyor: “Biz doğru bir örnek miyiz? Bilemiyorum. Zaten aynı işyerinde çalıştığımız için tempo biraz tanıdık” diyor. Tuğçe de benzer görüşte. “Sadece bu değil. Arkadaşlarımız da ortak. Hafta sonları da beraberdik. Bu nedenle bizi etkileyeceğini düşünmüyorum ama birçok tanıdığımızın durumdan hasarla çıkacağını öngörüyorum” diyor. Hiç mi kavga olmuyor peki? Tuğçe: “İş konusunda agresif olabiliyorum. Murathan çirkin yüzümü birçok kez gördü” diyerek gülümsüyor ve devam ediyor: “İş ile alakalı saklamak zorunda olduğum bazı bilgiler var. Özel konuşmalarımı ayrı odadan yürütüyorum. Anlayış önemli.” Söz sırası Murathan’da: “Bir insanla, anneniz-babanız dahi olsa, aynı evde dışarı çıkmadan haftalar geçirme fikri sıkıntı verici. O psikolojiye dayanmak zor. Bana göre başarmanın tek yolu saygı duymak. Empati kurmak önemli.”
5 MADDEDE SAADETE GİDEN YOL
Günlerce aynı evde dışarıya çıkmadan da huzurlu bir birliktelik mümkün. Örneğin 1 kötü cümleye karşı 5 güzel sözle ilişkide ‘mucize oran’ı tutturabilirsiniz.
Eğitimci ve yaşam koçu Umut Esen’den çiftlere öneriler:
1. ELEŞTİRMEYİN. ‘Sen hep’ gibi genelleyici ifadeler yerine ‘ben’ dili kullanın. Örneğin: “Sen hep bardağını salonda bırakıyorsun” yerine “Bardağını mutfağa götürmen beni mutlu eder.”
2. MUCİZE ORAN 1/5'İ KULLANIN. Yani 1 negatif şey söylediğinizde bunu düzeltmek için arkasından 5 olumlu cümle kurun. 1 kötü cümleye bedel 5 mutlu an yaşayın, yaşatın.
3. BU SÜRECİ BİRBİRİNİZİ GELİŞTİRMEK İÇİN FIRSAT OLARAK GÖRÜN. Eşlerin sahip oldukları kişisel ya da mesleki bilgi ve becerileri paylaşması ilişkinin güçlenmesini sağlayacaktır.
4. DEĞİŞİKLİK YAPIN. Her günün aynı geçmesi bir süre sonra çekilmez olabilir. Birbirinize sürprizler hazırlayın. Beraber mutfağa girin. Ev eşyalarının yerini değiştirin. Film izleyin vs.
5. BİRBİRİNİZİN KİŞİSEL ALANINA MÜDAHALE ETMEYİN. Özgür ve yalnız zamanlarınız olsun. Birbirinizi yalnız bırakmayı bilin. O maç izlerken siz dizi izleyin. O telefondayken siz kitap okuyun.
Paylaş