Paylaş
İNGİLTERE’DE UÇAK PİSTİ BİLE ERİDİ
GAZETECİ Aynur Tattersall, 20 yıldır İngiltere’de yaşıyor. Bunca zaman böyle bir sıcak görmediğini söylüyor ve diyor ki: “Burada yazın da yağmur yağdığını düşünürsen İngilizler bu sıcağa hiç alışık değil, haliyle de tedbir almakta güçlük çekiyorlar. Sokaklar nispeten boş, dışarı çıkanlar ise ellerinde soğutuculu, küçük vantilatörle geziyor. Belediyeler sürekli, ‘Evden çıkmayın’ çağrısı yapıyor, özellikle 60-65 yaş üstü için. Ülke genelinde 200’e yakın okul kapandı, hastaneler acil olmayan operasyonları ertelediğini duyurdu. Luton Havalimanı’nda bir pist aşırı sıcak nedeniyle eridi. Metro ağı 1860’lı yıllarda yapıldığı için eski, havalandırma yok, haliyle de sıcak. Tren rayları sıcaktan büküldüğü için de bazı seferler yapılamıyor. İlk fırsatta tatile çıkmayı özlemle bekliyoruz.” Bir hatırlatma; İngiltere’de daha önce en yüksek sıcaklık 2019’da Cambridge’de 38.7 derece olarak kaydedildi.
PORTEKİZ TURUNCU ALARM VERDİ
LİZBON’DA yaşayan ve caz üzerine makaleler yazan gazeteci-radyo programı yapımcısı Eray Aytimur, Portekiz’de bugüne kadar ölçülen en yüksek sıcaklığın 2003’te 47.4 santigrat olduğunu, geçen hafta ise Pinhao’da 48 derece ile bu rekorun kırıldığını söylüyor. Diyor ki: “Buna rağmen kırmızı alarm verilmedi, hâlâ ‘turuncu’ alarmdayız. Sıcaklıkların 3-4 hafta daha sürmesi bekleniyor. Portekiz’in yaşlı nüfusu yüksek, sıcaklığa bağlı can kayıpları bin 100’ü aştı. Buna rağmen sadece ‘Bol su için, sıcaktan korunun, hafif yemekler yiyin’ gibi açıklamalar yapıyor yetkililer ama bunlar dışında alınmış bir önlem yok. Ayrıca 250’ye yakın bölgede orman yangını çıktı. Tabii bunda sıcağın da etkisi var ama Türkiye’de de olduğu gibi, ormanların nasıl kullanılacağının bilinmemesi ya da çıkar amaçlı çıkarılan yangınların da olduğu türünde iddialar var. Portekiz Deniz ve Atmosfer Enstitüsü (IPMA) verilerine göre, ülkede sıcaklık “yangın riski yüksek” seviyede seyretmeye de devam ediyor. Endişeliyiz haliyle.”
ALMANYA ADANA İLE YARIŞIYOR
GAZETECİ Erhan Merttürk, İzmirli olmanın da verdiği bir alışkanlıkla “Beni etkilemedi ama Almanlar en fazla 30 dereceye alışkın oldukları için panikledi. Gerçi bu bir rekor değil, rekor 2019’da 41.2 ile Duisburg’da kaydedilmişti ama sıcakların bu kadar uzun sürmesi bir sorun. Çoğu kişi havuz ya da göl kenarlarında aldı soluğu ama sıcakların da etkisi ile sanıyorum özellikle Berlin’deki havuzlarda Türk ve Arapların da karıştığı çok sayıda kavga çıktı. Alman basını kavgaları manşetlerine taşıdı. Bir de burada hava nadiren 30 derece olduğu için klimaya ihtiyaç olmuyor, işyeri ya da evinde kliması olan çok az. Dolayısı ile vantilatör satışları patladı. Günlük hayatta ise büyük bir aksama olmadı” diyor.
GÜNEŞE ATEŞ EDEN ALMANLAR
2015’te güneşe ateş edip gözaltına alınan iki Adanalıyı duymuşsunuzdur. Bir benzeri Almanya’dan geldi. Sosyal medya, ‘Yeter artık’ başlığı ile namlusunu güneşe çeviren Almanları konuşuyor. Merttürk, ‘E, normal. İnsanlar sıcaktan ne yapacağını şaşırdı. Mizahın gücü desene’ diyor.
HAFTA SONU SICAKLAR TÜRKİYE’YE GELİYOR
İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Deniz Demirhan, mevsim normalleri üzerinde seyreden her yağış ya da sıcaklığı hemen iklim krizi ile ilişkilendirmenin yanlış olduğunu belirterek şöyle devam ediyor: “Hafta sonu itibarı ile sıcaklar Türkiye’ye geliyor. Aslında son birkaç gündür sıcağın etkisini hissediyoruz ama rüzgâr çok kuvvetli olduğu için etkisi azdı. Ancak bugünden itibaren etkisini yoğun olarak hissetmeye başlayacağız. Trakya ve Ege’de 30-35 derece, Güney Ege’de 38, Güneydoğu Anadolu’da 40, Akdeniz’de ise 41 derece civarlarında bekleniyor. Sıcaklıkların bu şekilde yükselmesi ise iklim ile alakalı bir önlem alınması gerektiğini anlatmıyor. Bunlar meteorolojik ve günlük değişimler, spesifik bir anlamı yok. Bu dönemlerde görmeye alışığız. Küresel ısınmaya bağlı iklim değişikliği ise 30 yılda bir kendini gösterir. Şu an yaşanan bu aşırı sıcaklar buna mı bağlı? Henüz bunu bilmiyoruz çünkü elimizde henüz bunu gösteren bir veri yok.”
BATTANİYE ETKİSİ
“Ülkemizde, globalde de olduğu gibi her yıl yeni rekor sıcaklıklar kaydediliyor. 2019, 1971’den beri en sıcak, 2020 en sıcak üçüncü, 2021 en sıcak dördüncü dönemdi. Her yıl rekorlar tazeleniyor. Bunun sebebinin atmosferdeki sera gazlarındaki artış olduğunu biliyoruz. Karbondioksitten tutun, ozon ve su buharlarına kadar, egzoz, fabrika ve evlerden çıkan tüm fosil yakıt kaynaklı sera gazları atmosfer üzerinde ‘battaniye’ etkisi oluşturuyor. Yerden yukarı ‘yayılması’ gereken bu sıcak hava uzaya kaçmalı ki dünyamız soğusun ama sera gazlarındaki artış buna izin vermiyor. Dolayısıyla da dünyamız ‘ısınıyor’. 2016’da imzalanan Paris Anlaşması’nı ülkeler beceremedi, 2021’de COP26 İklim Anlaşması imzalandı ve denildi ki: ‘En azından bu gazları 1.8-2 derece arasında tutalım.’ 2050’ye kadar Türkiye dahil tüm ülkelerin güneş ve rüzgâr enerjilerine yönelmesi, karbondan çıkmaya gayret etmesi bekleniyor. Var olanı korumak, kötüleşmesini önlemek için bu anlaşmalara uymak önemli.”
Paylaş