Paylaş
İnegöl’de, Özel Halk Otobüsü sürücüsü İbrahim Türkmen, yolcularından birinin kalp krizi geçirdiğini görünce, güzergahını değiştirip, hiç bir durakta durmaksızın İlçe Devlet Hastanesi’ne gitti...
Yolda cep telefonu ile doktorlara bilgi verdi...
Hastaneye ulaşınca, hastayı taşıyıp sedyeye koyduktan sonra doktorlara emanet etti...
Ve, yolcusu olan o hastanın yaşama dönmesine katkı sağladı....
Onun bu davranışı basında geniş yer aldı.
Gel gör ki bu mutluluğu fazla yaşayamadık...
Bursa’nın merkezinde, Timurtaşpaşa durağında, bir Büyükşehir Belediye otobüsü sürücüsü, kartı cihaz tarafından okunmadığı için tartıştığı Nuri Bayraktar isimli yolcuyu, döverek otobüsten attı.
Hem de öyle böyle değil...
Otobüsten atılan yolcunun iki kaburgası kırıldı, kafasına da 15 dikiş atıldı.
Üstelik dövdüğü adam da 70 yaşında...
Bir belediye otobüsü sürücüsünün yaşlı bir yolcuya yaptıklarına bakar mısınız...
Bu nasıl bir öfke, anlamak mümkün değil.
O adamı, cihaz kartı okumadı diye ne hakla döversin...
Baban yaşındaki adamı bu hale sokmaya hakkın var mı?
“Hiç mi vicdanın sızlamadı?” diyeceğim, ama olsa zaten bunu yapmazdın.
Sen, 65 yaş üstü insanların toplu ulaşım araçlarından ücretsiz yararlandığını çok iyi biliyorsun...
Kartı okutsa ne olur, okutmazsa ne olur!
Bu yolcular zaten ücretsiz taşınıyor...
Öyleyse bu tepki niye ?
Hadi sana hakaret ettiğini var sayalım...
Karşındaki, yaşlı bir insan...
Bir rahatsızlığı olmazsa o lafları sana söylemez....
Belki de söyletmez...
Görevin gereği senin hoşgörülü, soğukkanlı olman gerekiyor...
Susup, duymayacaksın...
*
Haa, bunu yapamıyorsan....
O direksiyonda oturmayacaksın...
Olay bu kadar basit...
Sen, bu olayda yine de şanslıymışsın...
Dövdüğün adam ölseydi ne yapacaktın?
Olacağını söyleyeyim...
Şu andaki adresin evin değil cezaevi olacaktı.
Ne zaman çıkacağın da belli değildi.
Üstelik, senden ekmek parası bekleyen aileni de cezalandıracaktın.
Yaptığın davranışın ne kadar yanlış ve iğrenç olduğunu demir parmaklıklar arasında anlayacaktın.
Ama iş işten geçmiş olacaktı...
Şimdi soruyorum sana...
İnegöl’deki meslektaşının yaptığı o güzelliğini unutturdun, kendini rezil ettin...
Değer miydi?
Paylaş