Paylaş
Biz Türkler, tarihin akışını değiştiren bir millet olduğumuzdan, hep hedefte olmuşuz. Şimdi bile bizi şanlı bir imparatorluğun vârisi olarak görüp değerlendirdikleri için, gözlerini üzerimizden, ellerini üstümüzden çekmiyorlar.
Zira eski kuvvetli ve kudretli günlerimize geri döneceğimizden çok korkuyorlar. Bir gerçeğin altını kalınca çizelim: Korkularında yerden göğe kadar haklılar. Çünkü biz, güçlenip yönlendirmeye başlarsak, emperyalistlerin çanına ot tıkanır.
Çünkü biz, haksızlık karşısında susmayız, zulme sessiz kalmayız.
Bundan dolayıdır ki bize biçtikleri rol ‘olma ve ölme’dir. Yani asla, kendi ayaklarımızın üstünde durmamızı istemezler. Hep kendilerine muhtaç olmamızı isterler.
Bakınız: Bize reva gördükleri demokrasi bile güdümlüdür, vesayetle illetlidir, hastalıklıdır.
Bizden başka, dünyanın hangi demokratik ülkesinde bunca darbe yapılmıştır? 1960, 1971, 1980, 1997 (28 Şubat), 2007 (27 Nisan e-muhtıra), 2013 (FETÖ’nün 17 ve 25 Aralık Emniyet ve Yargı darbe girişimleri), 15 Temmuz (2016 FETÖ’nün askeri darbe girişimi).
Tüm bu darbelerin arkasında, bizim dost ve müttefik bildiğimiz ülkeler var. Buna nasıl cüret edebiliyorlar derseniz, elbette ki içimizdeki işbirlikçilerin sayesinde. Zira haini bizden daha çok olan bir ülke yeryüzünde bulunmamaktadır.
En büyük hainlikleri ise devletle milleti birbirine düşman etmek istemeleridir.
Her bir darbede çok acı bedeller ödeyen milletimiz, en son 15 Temmuz’daki aşağılık girişimde, darbecilere gereken dersi verdi. Yenile yenile yenmesini gösterdi.
Kardeşi kardeşe düşürüp birbirine kırdırmak için hangi aşağılık hallere başvurmadılar? Türk-Kürt, Alevi-Sünni, dindar-laik...
Tüm bu iğrençlikler sergilenirken, biz medya da sütten çıkmış ak kaşık değildik. Maalesef bir kısım medyamız bilerek veya bilmeyerek bunlara çanak tuttu, bunların borazanlığını yaptı.
Bugünlerde ise milletimizin inançları üzerinden en iğrenç şekliyle peş peşe provokatif eylemler yapılmak isteniyor.
Vaktiyle Maraş’ta Türk kadınının başını zorla açmaya yeltenen Fransız’a karşı ayaklanan Türk’ün ruh halini çok iyi bilen bu aşağılık kışkırtıcılar, aynı iğrençliği sergileyerek, akılları sıra milletimizi ayaklandırıp birbirine kırdıracaklarını sanıyorlar.
FETÖ kaynaklı bu aşağılık tipler, sosyal medyayı da psikolojik savaşları için araç olarak kullanıyorlar.
Ne yaparlarsa yapsınlar, hangi iğrençlikleri sergilerlerse sergilesinler, bu asil millet, onca darbelerin mağduru ve bedel ödeyeni olarak, tüm bu aşağılıkların hiçbirine prim vermez ve kendilerini kaale almaz.
Bunca acı tecrübeden sonra, halkımızı kin ve düşmanlığa sevk etmek isteyen kim ya da kimler olursa olsun avuçlarını yalarlar.
Yaptıkları rezillikleriyle kalırlar ve artık bundan böyle, bedelini, şimdiye kadar ödettikleri millet değil, kendileri öderler.
Nitekim ödüyorlar.
Paylaş