İttifak açmazı

Eski ucube sistemde, seçimlerden sonra ittifaklar kurulur ve böylece koalisyon hükümetleri oluşturulurdu.

Haberin Devamı

Kurulan hiçbir koalisyon hükümetinde siyasi istikrar sağlanamamış ve bu meşum (uğursuz) yıllar, devlet ve millet hayatımız için adeta ‘Fetret Devri’ olmuştur.

Siyasi istikrarsızlıktan kurtulmak ve ülkemizin önünü açmak için Başkanlık Sistemi’ne geçtik.

Yeni sistemde asıl amaç, bir siyasi partiyi tek başına iktidara getirmekti. Cumhurbaşkanı seçilmek için de yüzde 50 artı 1 şartını getirdik ki, bu durum kanaatimizce yanlış olmuştur.

Doğrusu; yüzde 40’ın üzerinde en yüksek oyu alan kişinin cumhurbaşkanı seçilmesi ve hükümeti kurabilmesiydi. İtalya, onca acı tecrübelerden sonra, böyle bir yolu tercih etti.

Yüzde 50 artı bir şart olunca, ister istemez ittifaklar oluşuyor. Bu ise, seçimden önce koalisyon demektir.

Bu durumun tipik örneği, 6’lı ve hatta 7’li, 8’li, 9’lu... Masa’nın oluşturduğu Millet İttifakı’dır.

Haberin Devamı

Binde oranıyla oy alan partilere muhtaç bu ittifak için en büyük tehlike ‘anahtar’ parti konumundaki HDP’dir. HDP’nin yüzde 10’un üzerinde bir oyu var; bu oylar olmadan Millet İttifakı’nın seçimleri kazanması imkânsızdır.

HDP, bu denli ‘vazgeçilemez’ durumunu bildiğinden, kendini ağırdan satacak ve dayatabildiği kadar dayatacaktır. Bu durum ise ya Millet İttifakı’nın tekrar çatlamasına yol açacak ya da bütün bu zilletleri sineye çeken İYİ Parti’yi barajın altına itecektir.

HDP, devlet ve millet hayatımızın güvenlik ve dolasıyla beka konusuyla ilgili hiçbir ‘tezkere’ye olumlu oy vermedi. Bu gibi konularda, hep, bu ülkenin partisi değilmiş gibi bir tavır sergiledi.

Daha geçen hafta bir temsilcileri Bingazi’ye giderek Hafter’in toplantısına katıldı ve Türkiye’nin Libya ile imzalamış olduğu ‘Deniz Yetki Alanları Mutabakat Anlaşması’nı tanımadıklarını açıkladı.

Daha durun bakalım, turpun büyüğü heybede; dört gözle, Kılıçdaroğlu’nu, CHP Genel Başkanı olarak değil, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olarak bekliyorlar.

O Kılıçdaroğlu ki, PKK’nın Suriye uzantıları olan YPG ve PYD için; ‘Onlar terör örgütü değiller, kendi ülkelerini savunuyorlar. Niçin Türkiye’ye saldırsınlar ki?’ diyebilecek kadar gaflet ve dalalet içindedir.

Haberin Devamı

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “HDP ile aynı masada oturmayız” diyor ama belediye seçimlerinde, mahut partiyle yapılan ittifak sonucunda İstanbul, Ankara ve diğer büyük şehir belediye başkanlıklarını kazandılar.

Aynı belediyelerde de çeşitli genel müdür ve müdürlükleri bölüşüp, gül gibi geçinip gidiyorlar! Ne İYİ Parti’nin HDP’li yöneticilerden ve ne de HDP’nin İYİ Partili yöneticilerden en ufak bir şikâyetleri yok.

CHP’li milletvekillerinin televizyon ekranlarından açıklamalarına göre; HDP’ye bakanlık bile verilebilirmiş.

Dağdaki terörist başlarından Mustafa Karasu da Millet İttifakı ile beraber yürünmesi gerektiğini söyledi. Gerekçesi de; Erdoğan kazanırsa, ‘Tek terörist kalıncaya kadar’ kendileriyle mücadele etmesiymiş.

Haberin Devamı

Başta PKK terör örgütü elebaşları olmak üzere, iç ve dış, tüm Türkiye düşmanlarının Millet İttifakı’nı desteklemesi ne ile izah edilebilir?

Erdoğan düşmanlığı, bunların gözlerini nasıl böyle kör etti?

Dün de aynı güruh, Sultan 2. Abdülhamid Han düşmanlığında birleşmiş ve koca Sultan’ı alaşağı etmişlerdi.

Çok değil, sadece on yıl içinde, koca imparatorluğumuzu paramparça etmişlerdi.

Başta Akşener olmak üzere tüm İYİ Partililer bu tehlikeyi görmez ve ‘zillet’ ittifakında bulunmakta ısrar ederlerse, ‘iyi saatte olsunlar’.      

Yazarın Tüm Yazıları