Orta şekerli bir yıl

Tam da Gusto dergisinin seçtiği 2011’in en iyi şarapları üzerine yazmayı düşünürken Ertuğrul Özkök’ün yazısı çıktı karşıma.
Başlık da şarap tadımcılarının beğenisinin çoğu kez tüketicinin beğenisiyle örtüşmediğiyle ilgili kışkırtıcı bir başlık...
Belki hiç mi hiç katılmadığım bir şeyler karalamıştır umuduyla yazıyı bir solukta okudum ama yoo, tam da düşündüklerimi yazmış. Üç aşağı beş yukarı aynı şarapları beğenmişiz. Şarap fiyatlarının yüksekliğinden ikimiz de şikâyetçiyiz. İkimizin de  kimi şarapları henüz tatma fırsatı olmamış. Ayrıldığımız nokta benim Urla karasını beğendiğim onun kararsız olduğu. Hiç değinmediği Nodus’lar var. Bir de Aydın’ın gözbebeği Prodom’dan söz etmemiş.
Bunların dışında altına imza atacağım bir yazı kısaca ve benim aklım ne yazsam telaşında...
Hüznüyle neşesiyle koca bir yılı daha geride bıraktık. Böyle günlerde ya yeni yıldan beklentilerimizi ya giden yılın muhasebesini yapmak âdettendir. 2012 hayatıma, sevdiklerimin hayatlarına, ülkeme, dünyaya neler getirecek kim bilir? Geçmiş yılın muhasebesini yapmak daha kolay olduğu için iyisi mi geçen yıla bakalım önce...

MUHASEBE DAHA KOLAY

Kuraklıkla boğuştu kimi ülkeler, kıtlıktan, hastalıktan kırıldı. Kimilerini sel aldı, kimileri depremle dağlandı. Doğal afetlerin uğramadıklarını ekonomik kriz vurdu. Savaşlar, ayaklanmalar, katliamlar, baskınlar, tutuklamalar... Liste uzun ve iç karartıcı, geçelim.
İç açıcı olaylar yok muydu? Vardı elbet... Bilimde, tıpta, teknolojide öyle gelişmelere imza attı ki bilim insanları, umut bir kez daha galebe çaldı. Ve elbette sanat: Müthiş filmler çekildi, harika kitaplar yayınlandı, sergiler, konserler...
Kişisel olarak 2011 orta şekerliydi. Yakın iki dostumu kaybettim. Onların yası bitmeden başka iki dostun gözü bulutlandı: Biri hastalandı, biri kaza geçirdi. Kahroldum.
Ama pek çoğunun sevincini de paylaşma olanağı buldum. Hayallerini gerçekleştirdiklerine tanıklık ettim. Kitapları ses getirdi, yaptıkları dizileri kırdı geçirdi. Meral’im Okay’ım bana iki duyguyu da yaşatan dostum, inan 2012 senin yılın.
Kocaman sofralar kurma şansım oldu. İyi yemekler yedim, içkiler içtim, yemek bahane sohbet şahane saatler geçirdim.
Yeni coğrafyalara düştü yolum, yeni şehirlere. Bir kez daha Doğu’yu Batı’dan çok sevdiğimi keşfettim. Ne yaptım ne ettim sevdiğim şehirlere bir kez daha gittim. Kürkçü dükkânına gamı kasaveti bırakıp döndüm.
Yeni insanlarla tanıştım. Bilge yaşlılara akıl danıştım. Parlak gençler hep olduğu gibi gene umut kapım oldu.
Ne deli gibi çalıştım ne çok yoruldum. Ne de eskisi kadar coştum. Ne çok para ne büyük başarı.
Dediğim gibi 2011 orta şekerli bir yıldı.
Şükür...

MUTLULUK GETÄ°RSÄ°N

Gelelim gelecek yıldan beklentilerime... Yaş, sağlığı öne çekme yaşı artık. Önce sağlık. Bana ve herkese! Sonra huzur. Gene bana, herkese ve ülkeme... Aşk? Herkese lazım değil, isteyene. Para herkese lazım, o zaman herkese, yeterince.
Astrologlar zorlu dönemlere girdiÄŸimizden dem vuruyorlar. Maya takvimine gönderme yapıp büyük deÄŸiÅŸimlerin yaÅŸanacağı bir yıl olacağını söylüyorlar 2012’nin.Â
Kimi 2012’yi muhteşem bir geleceğe adım atacağımız yıl olarak selamlarken kimi hafiften felaket tellallığı yapıyor. Dünyanın sonunu getiren de var hızını alamayıp uzaylılardan söz eden de. İyisi mi onları ekrana çıkaranlara akıl sağlığı dileyip kehaneti bir yana bırakalım.
Her yıl yaptığımızı yapıp, 2012’nin herkese bolluk getirmesini dileyelim. Umut eksin, mutluluk getirsin.
Hepimize!