Yaptım ama niye bi sor...

- Topuğundan vurmuşsun kadını?

Haberin Devamı

- Vurdum, ama niye bi sor hakim bey
- Niye?
- Hadsiz tahrik etti beni.
- Hadsiz tahrik?
- Evet. Haddi hesabı yok yani tahriğin.
- Topuğu mu tahrik etti ?
- Yok, ayak baş parmakları. Ama mermi oraya isabet etti. Sonuçta indirim var di mi?
- Yok, o dediğin haksız tahrik canım.
- Fark eder mi?
- Yaklaşık bir 7-8 yıl eder.
* * *
Testimize başlayalım.
Konumuz: Haksız tahrik.
Bilen bilmeyen her suçlunun kullandığı ortak tanımlama nedir?
- “Haksız tahrik”. (“Ben suçsuzum” hariç)
Nerede?
- Ülkemizde.
Haksız tahrikin temel tetikleyici nedenini inceleyiniz.
Tahrip gücü yüksek bomba halinde gezen başka bir millet yoktur. Çünkü hassas bir miletiz. Ota böceğe bile hassasiyet gösterir, durup dururken tahrik olur, tahrip etme hakkını buluruz kendimizde... Sonra da haksız tahrik kulbu takarız ya da takmaya çalışırız verilecek cezayı hafifletmek, ya da ceza almamak için.
Haksızca uygulanan bazı “haksız tahrik indirimleri” de bunda etkilidir. Erkeklerden yanadır birçok haksız tahrik indirimi... Kadınları ya da lezbiyen, gay, biseksüel, travesti ve transseksüelleri öldürme nedenlerini meşru görerek.
Haksız tahriki cümle içinde inceleyiniz.
- Sayın hakim, maktül ikram edilen meyve suyunu reddederek müvekkilimin erkeklik gururuyla oynamıştır. Dolayısıyla ortada haksız bir tahrik vardır.
- Üstünde kot pantolon da var mıydı?
- Valla bu benim bile aklıma gelmemişti. Ama muhakkak vardır. Kotluysa daha yüksek tahrik sebebi sayın hakim.
Hey maşallah!
* * *
Hukuk sistemimizde cömertçe yer bulan , olur olmaz yerde haksız tahrik tanımını kullananlara gülmemek lazım.
- Merhaba, ben haksız tahrik oldum da acaba indirim yapar mısınız?
- Ne indirimi?
- Şu vitrindeki mavi kareli gömlek... Haksız tahrik indirimi?
- Git kardeşim işin yok mu senin?
- Bak şimdi bu tavrından dolayı vursam seni, haksız tahrik indirimi alırım ama neyse efendiliğimi bozmayayım ben.
- Hangi gömlek demiştiniz beyefendi?
Yine de tam olarak suçunuza vakıf olmadan, savunmanızı ezberlemeden gitmeyin olur da bir yanlışlık olursa;
- Tecavüz etmişsin...
- Evet. Ama hele bir sor niye hakim bey.
- Niye?
- Saati sordu.
- Saati sordu?
- Evet ama cilvesini göreydin hakim bey. Hem de saat tam 12 iken. Ben akrebi görünce tabi, haliyle...
- Haliyle ne?
- Vakit bu vakittir oğlum Mahmut dedim. Anlayacağınız ansızın, haksız yere tahrik etti beni.
- Evladım manyak mısın. Gerçek olsa tamam da vitrin mankenine tecavüz etmişsin!
- Bi dahaki sefere kısmetse.
* * *
İyice kırmışsanız kafayı, canınızı sıkan en az 35 kişiyi bir bahaneyle kapalı bir yerde kıstırıp -mesela bir otelde- “Biri konuştu, öbürleri alkışladı, bu da tahrik etti. Bu tahrik ederken, şu da sustu. Ama en çok şunun susuşuna delirdim“ deyip yakabilirsiniz. Örnekleri vardır ülkemizde, korkmayın bu bahaneden.
Haksız tahrik, hukukta bir olmazsa olmaz. Ama nereye kadar uygulanmalı?
Tepki vermek, hassasiyet göstermek, bir şeylerin sizi tahrik edebilmesi (dozunda) iyi bir şeydir, canlı olduğunuzu, yaşadığınızı gösterir.
Başkalarının varlığına, yaşam şekline, cinsiyeti, ırkı, kökenine saldırma hakkı verdiğini düşündüğünüz anda haksız tahribe dönüşebilir eyleminiz.
“Yaptım ama niye bi sor” demeden önce iyi düşünün, kendinizi haklı görüp haksız tahrip etmeyin.

Yazarın Tüm Yazıları