Paylaş
Modanın giderek bir ‘show business’a dönüştüğü son yıllarda kendi adıma gözümü, estetik beğenilerimi geliştirmek için giderek daha fazla tasarım, iç mimari, antika dünyasına güvenir oldum. Bu dünyalardaki desenin, rengin, dokunun birbiriyle akrabalıklarını keşfetmekte son rehberim, Armani/Casa koleksiyonuydu.
Yolumu Milano’ya düşürmemdeki ana neden, İstanbul’da daha önce başlayan mağazacılık deneyimini Mim Kemal Öke’de açtığı yeni mağazasında devam ettiren Armani/Casa’yı keşfetmekti. Mağazadan önce bizde dekorasyon konusundaki yaklaşıma dair bir iki cümle kurmak isterim: Önce arabasını sonra
gardrobunu en fiyakalısından seçmeye önem veren, hali vakti yerinde Türkler için sıra yaşadıkları mekanı güzelleştirmeye gelince öncelikler değişir. Zira esas masrafı, çabayı ‘başkaları’nın göreceği unsurlara harcamak adettendir. Bu kültürün oturtulmasında iç mimarlarımıza, dekorasyon markalarına önemli rol düştüğünden Armani/Casa’nın da İstanbul’u yeniden keşfini önemsediğimi söylemeliyim.
Milano’daki mekanı büyütmek üzere yola çıkan Armani/Casa ekibi, şehrin havalı bir köşesinde dört kata yayılmış bir dünya yaratmışlar. Açılış günü daha ilk adımda Armani moda koleksiyonlarında olduğu gibi Armani/Casa dekorasyon markasının da tek kreatif direktörü olan efsane Mr Giorgio Armani ile karşılaşıyoruz. Yakın çalışanları, 80’li yaşlarını süren ‘maestro’nun açılıştan bir gün önce sabah 8’den 1’e dek mağazayı denetlediğini anlatıyor. 80’li yıllarda İtalyan moda çizgisini/kalite anlayışını dünyaya tanıtan en önemli marka oldu, Armani... Şimdi de Armani/Casa ile malzeme kalitesi ve ‘finishing’ yani son detaylardaki kusursuzluk noktalarında birleşen İtalyan tasarım anlayışını dekorasyon dünyasına taşıyor.
Armani/Casa dedikçe malzeme ve son detaylar konusuna sık gönderme yapmaktan başka çare yok, zira bu dekorasyon koleksiyonunun farkını ortaya koyan formlardan ziyade, malzemeler... Milano’da tüm moda markalarının da yer aldığı caddedeki bu yeni mağaza nihayet tüm koleksiyonu tek çatı altına toparlamayı mümkün kılmış. Koleksiyonda mobilya, lamba, döşeme malzemeleri ve aksesesuarlar demirbaşlar... Ayrıca sadece kendi lisanslı ürünlerini değil, örneğin Dada mutfak gibi kendi konusunda dev kurumlarla işbirliklerini de görüyoruz. Yine Roca markası ile ortaklaşa ürettikleri Armani Roca banyolar da bu çizginin uzantısı. Son zamanlarda en şık bulduğum detaylardan olan kumaş kaplı duvarlar için ortakları ise Rubelli... Armani/Casa yetkilileri aslında kendilerini ifade ederken dramatik, teatral sunumları sevdiklerinden bahsediyor; Nişantaşı mağazasında da aynı loş şıklığı gördüğümü hatırlıyorum. Lakin bu yeni mağaza bol camla bezeli katları sayesinde davetkar bir gün ışığını devreye sokmuş. Ekip ışığın koleksiyona kattığı bu yeni yönü belli ki sevmiş, bu klasik yapının ışığının kendilerine ilham verdiğini anlatıyorlar. Mr Armani yeni mağaza için ‘Milano’nun kendi tarzını yansıtan ama anıtsal olmayan bu yapısı benim için yeni bir stüdyo; esnek, değişken ve sürekli gelişen bir mekan,’ diyor. Mekanı özellikle farklı kılan, heykelsi merdivenleri. Merdivenin alt kısımlarının sedefvari bir malzemeyle kaplanmış olması açılış günü misafirlerin dikkatinden kaçmıyor. Yine mekanın genelinde kullanılan cilasız meşe kaplama, ışığı yansıtmada hayli etkili.
Armani/Casa’nın bej, çokça platin ve yer yer gold’un el ele tutuştuğu sofistike şıklığına bu yıl neler eklenmiş? Öncelikle özgün tonlarıyla yeşilin yeniden keşfinden bahsetmeli. (Üstelik sadece bu koleksiyonda değil, dekorasyon dünyasının amiral gemisi tüm markalarının koleksiyonlarında gözüme çarpıyor yeşil renk.) Nötr tonlarıyla ünlü Armani/Casa koleksiyonu için yeşil, bir tür ‘highlight/renklendirme’ misyonu üstlenmiş. ‘Limited edition’ ürünler de mağazanın sürprizlerinden. Mekana bir platin şıklığı hakim; bu yumuşak, stil sahibi dokunun kırmızı ve yeşil aksesuarlarla birleşmesi zarif ve gözü yormayan, akışkan bir lüksü ortaya çıkarmış.
Yine çok beğenilen bir içki dolabı tasarımı mağazanın en dikkat çekici parçalarından; yüzeyinde ünlü bir Uzakdoğulu sanatçının deseni özel bir laklama yöntemiyle elle resmedilmiş. ‘Made in Italy’ kavramının en önemli savunucularından olan markanın elinin yabancı ürünlere uzanması sadece çok özel ürünler için geçerli oluyormuş. Endonezya’dan ithal yer dokumalarında olduğu gibi... Kaplama kumaşı önerilerinden yatak odası takılarına; ‘ton sur ton’ yani aynı tonun türevlerini mekana yedirmek, Armani/Casa usulü şıklığın temel öğelerinden (Aynı çabasız sofistikelik, markanın moda koleksiyonlarında da gözleniyor). Yine metal ve laklanmış yüzeyler Armani/Casa koleksiyonunun abc’sini oluşturuyorsa bej ve kahve rengi ahşabın lüks kumaşlarla uyumu, şıklığın Armani’cesini tanımlamadaki diğer güçlü kalemler...
Paylaş