ABD’nin Irak’ta işi bitmedi

ABD’nin son muharip birliği de Kuveyt üzerinden Irak’ı terk etti.

Geride kalan 50 bin askerin de, Irak güvenlik güçlerini eğittikten sonra ülkelerine dönmesi geçen yıl Irak ve Amerika arasında imzalanan antlaşmaya göre belirlenmişti. O takvime uyulacak mı henüz kesin kesin değil.

Amerikalılar Irak’tan ayrıldıkları için memnunlar. Ama birçok yorumcu ve üst düzey asker gibi Iraklılar da bu çekilmeye şüpheyle bakıyorlar.

Hükümet kurmakta bile aylardan beri uzlaşma sağlanamayan Irak’ta, Amerikan askerlerinin ayrılmasından sonra çatışmaların tırmanacağı endişesi hakim.

Amerikalı yetkililer, bu çekilmenin Irak’ı yalnız bırakma anlamına gelmediğini söylüyorlar.

Tabii ki öyle. Zaten ayrılma ile ilgili çizilen plana göre, Irak’ın ABD’den alacağı silah ve mühimmatın alım satım işleriyle ilgili ince ince planlar yapılmış durumda.

Bu alışveriş Amerikan Dışişleri Bakanlığı ve diplomatik misyonlar aracılığıyla sürecek.

* * * 
 
KERKÜK konusu Irak’ın çözülmesinden sonra istikrarı tehdit eden en önemli mesele olarak hâlâ masada.

Ne Kürtlere vaat edilen referandum yapılabildi, ne de petrol anlaşmasında sonuca varılabildi. Irak Anayasası’nın 140.’ıncı maddesinin uygulanması için Kürtler Bağdat’a baskıyı sürdürüyor.

Araplar ve Kürtler arasındaki en ciddi çatışma potansiyeli taşıyan bu konunun önümüzdeki dönemde tartışmalara ve ciddi gerilimlere yol açma olasılığı yüksek.

2007 ve 2008 yılları arasında Irak güvenlik güçlerinin eğitimine katılmış olan emekli general James Dubik, çekişme ile ilgili yorumlarında Kerkük gerilimine karşı Irak Kürdistan Yönetimi’nin güney sınırlarına, ve krizli bölgelere, Balkanlar’da görüldüğü gibi  uluslararası barış gücü yerleştirilebileceğini söylüyor.

Aralarında terörle mücadele konusunda uzman birliklerin de bulunacağı çok uluslu güç fikri yeni değil. Amerikan Yönetimi’ne yakın çevrelerde de bu yaklaşımı paylaşanlar var.

Ama Kürtler bölgelerinde yabancı güç görmek istemediklerini her vesileyle dile getiriyorlar.

Bölgede kalıcı Amerikan üsleri konusu da sürekli yalanlanıyor.

* * *

ABD gerçekten de Irak’ı terk mi ediyor?

Irak devletini paramparça ettikten, toplumu böldükten, Ortadoğu’nun İsrail’den sonra en güçlü ordusu olduğu iddia edilen bir güvenlik ağını çökertip terörden, komşulara kadar her türlü dış müdahaleye açık hale gelen Irak’ta harcadıklarını bir kenara bırakıp ABD çekip gidiyor mu?

Tabii ki hayır. �

Obama verdiği sözü tutuyor. Muharip gücün yerine, Irak ordusu ve polisini eğitmek adı altında Blackwater şirketi gibi, taşeron güvenlik şirketleri ile kontratlar imzalıyor. Binlerce paralı 6-7 bin “güvenlikçi”yi Irak halkının arasına salıveriyor.

Ayrıca 50 bin asker en azından gelecek sonbahara kadar Irak’ta. Üstelik eğer Irak Hükümeti’nden talep gelirse bu takvimin değişebileceğini Washington’da daha şimdiden dile getirenlerin sayısı az değil.

Obama’nın verdiği sözü tutarak muharip gücü Irak’tan çekmesi ABD’nin Irak’ı terk ettiği anlamına gelmiyor.

“Irak’ta savaşı bitiriyoruz. Ama Irak ile işimizi bitirmiyoruz” diyor ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü P.J. Crowley.