Paylaş
Hatırlayın.
İçişleri Bakanlığı, toplu taşıma araçlarıyla ilgili genelgede şu iki hususa dikkat çekmişti:
1) Araç ruhsatında belirtilen yolcu taşıma kapasitesinin yüzde 50’si oranında yolcu kabul edilecek.
2) Araç içindeki yolcuların oturma şekli, teması engelleyecek şekilde olacak.
*
Şimdi, EGO’nun körüklü otobüsleri üzerinden vereceğim iki örnekle, haklı-haksız meselesine yanıt arayalım.
MAN: 18 metre uzunluğunda. 36 oturan, 116 ayakta ve bir engelli yeri olmak üzere toplam 153 yolcu kapasiteli.
Bu demek oluyor ki...
Kimse koltuklarda yan yana gelmeyecekse 18 kişi oturacak, 58 kişi ayakta gidecek.
Toplam yolcu, 76.
18 metrelik otobüste 76 yolcu ile “sosyal mesafe kuralı” ve “teması engellemek” imkânsız.
MERCEDES: 18 metre uzunluğunda. 35 oturan, 115 ayakta olmak üzere 150 yolcu kapasiteli.
Bu demek oluyor ki...
Kimse koltuklarda yan yana gelmeyecekse 17 kişi oturacak, 57 kiyi ayakta gidecek.
18 metrelik otobüste 74 yolcu ile “sosyal mesafe kuralı” ve “teması engellemek” imkânsız.
*
Ve sonuç.
Araç ruhsatında belirtilen yolcu taşıma kapasitesi baz alındığı sürece...
“Otobüsler çok kalabalık” diye şikâyet eden Ankaralılar da...
“Yüzde 50 kuralını geçmiyor” diye yanıt veren EGO Genel Müdürlüğü de...
Bu işten haklı çıkacaktır.
Eğer yeni bir genelge beklenmiyorsa...
Eğer Ankara Büyükşehir Belediyesi vatandaşı düşünüyorsa...
Ya sefer sayılarını arttırmalı, ya da sefer sayılarını arttırmalı.
Çözüm, çare budur.
SÖZ YETKİLİDE
GEÇEN HAFTAKİ FOTOĞRAFA EGO’DAN YANIT GELDİ
Geçen hafta, sağlık çalışanı olduğunu söyleyen bir okurumuzun gönderdiği bu fotoğrafa yer vermiş...
“Yüzde 50 kuralı bu otobüsün neresinde?” diye sormuş...
“Yolcu yoğunluğu olan hatlarda otobüs sayısı arttırılmalı” demiştim.
*
Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) EGO Genel Müdürlüğü, bir yanıt gönderdi.
Ve şimdi söz yetkilide:
“Bahse konu hattımız incelenmiştir. Yapılan incelemede, elektronik ücret toplama sistemimizden aldığımız verilere göre 27 Mart 2020 tarihinde 351 Akşemsettin-Su Deposu-Mamak-Sıhhiye-Ulus hattımızda saat 06.30-07.30 arasında üç adet otobüsün servise çıktığı; ilk otobüste 19, ikinci otobüste 5 ve üçüncü otobüste de 15 yolcu (bir servis süresince, validatöre okutulan toplam kart sayısı) taşındığı tespit edilmiştir. Aldığımız bu veriler neticesinde görüldüğü üzere, söz konusu olan üç seferde de yüzde 50 kuralının ihlal edilmediği anlaşılmıştır. Ayrıca, kuruluşumuz toplu taşıma hizmetlerinde kullanılan körüklü araçlarımızın istiap haddi (yolcu kapasitesi) 150, solo araçlarımızın ise 80 kişi olup; koronavirüs ile mücadele kapsamında araçlarımızda istiap haddinin yüzde 50’si oranında yolcu taşınmaktadır. Sürücü personelimiz, araçlarımızın yüzde 50 oranında yolcu taşıması gerektiği konusunda bilgilendirilmektedir.”
Okurumuz, bu fotoğrafı 27 Mart Cuma günü sabah saat 07.00 sularında çektiğini belirterek, “Her gün işe gidiş ve geliş saatlerinde otobüsler doluyor, yan yana oturmak zorunda kalıyoruz” demişti.
ADI GİBİ DOLMUŞ
Okurumuz Mehmet Özdemir, 65 yaş üstü.
Yani evde.
Bu fotoğrafı ise Mehmet Özdemir’e ilaç almak için 2 Nisan Perşembe günü saat 16.10’da Keçiören-OSTİM dolmuşuna binen oğlu çekmiş.
Oğuldan babaya, babadan da Burada Okur Yazar’a gelen şikâyet şöyle:
“Boş bir dolmuş için yarım saat bekledim, gelmedi. Dolmuşlar dolu, yolcular ayakta.”
ÖNERİM VAR
4 ÖNERİ
Okurumuz Tacettin Tezcan’ın önerileri şu şekilde:
* Solunum cihazı ve maske üretimi arttırılmalı.
* Esnafa ve çalışanlara ücretsiz maske dağıtılmalı.
* Çalışanlara maske takma zorunluluğu getirilmeli.
* Tıp teknisyenleri için istihdam sağlanmalı.
VALİ VASİP ŞAHİN’E ‘MARKET’ ÇAĞRISI
1 Nisan: Hürriyet Ankara Haber Koordinatörü Deniz Gürel’e konuşan Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş dedi ki:
“Marketlerin saat sınırlaması doğru değil. Sabaha kadar açık olmalı ki isteyen 05.00’te gidebilmeli. Mesele kalabalık oluşturmamak.”
*
2 Nisan: Hürriyet yazarı Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, “5 mühim öneri” başlıklı yazısında “Değerli valilerimiz” diye başlayarak dedi ki:
“Marketlerin açılış saatlerini daha erken, kapanma saatlerini daha geç planlayarak market içi yoğunlaşmaların önüne geçiniz.”
*
Emekli Ankara Ceza Hâkimi okurumuz Mehmet Beyazıt Boran, her iki haberi de dikkatle okuduktan sonra şöyle bir soru yöneltmiş:
“Öneri çok doğru. Ankara Valisi(Vasip Şahin) bu konuyu halleder mi, yoksa bir emir verilmesini mi bekleyecek?”
Paylaş