Otopara

Malum konu, malum sıkıntılar:
‘Yol üstü ücretli otoparkları.’
Sayısı gün be gün artıyor.
Ama...
Maalesef denetim sıfır.
*
Halbuki Büyükşehir Meclisi karar almış...
1 Mart itibarıyla şu zorunlulukları getirmişti:
* Fiyat tabelası konulacak.
* Görevliler tek tip giyinecek.
* El terminali zorunlu olacak.
* Görevliler yaka kartı takacak.
*
Amma velakin, kâğıtta yazan kararı...
Ankaralı caddede, sokakta göremedi.
Hele bir de bazı otopark görevlileri...
-Belki de bunlara değnekçi demek daha doğru olur-
Otopark hizmetini, otopara ile karıştırınca:
Vatandaşın da tepesi attı.
*
İşte onlara iki örnek daha.
5 TL’lik otopark ücreti karşılığında kendisine boş bir makbuz (adres, vergi numarası, şirket ismi yer almayan) verilen Necdet Balcı ile otopark görevlisinin engelli park yerine almadığı Sedat T.’nin şikayetleri şöyle:

PARAYI TOPLAYIP KAYBOLDULAR

14 Haziran’da, yabancı dil sınavı için Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’ne gittik. Eti Mahallesi Yükseliş Sokak’ta tüm yol, ‘paralı otopark’ yapılmış.
Günlerden pazar olduğu için işyerleri kapalıydı. Kapalı olan bir matbaaya ait park yerine aracımı park ettim. Bu arada yolun sol tarafı boydan boya paralı otopark ama sağ tarafı boştu. Buna rağmen görevli gelip benden para istedi.
‘Burası size ait değil’ dediğimde şu yanıtla karşılaştım:
‘Burası bizim değil ama fark etmez, parasını vereceksin.’
Baktım tartışma başlayacak gibi... Sınav öncesi bir tatsızlık olmaması için oradan uzaklaştım.
Daha ileride, aynı yolun sonuna doğru paralı bölüme girip park ettim. 5 lira karşılığında fişimi aldım. İşin ilginç ve Buruda Okur Yazar’da bu konuyu paylaşmamı gerektiren yanı şu:
* Sınav bitmeden bütün görevliler bölgelerini terk etmişlerdi.
* Sınava gelecek velilerden para toplamışlar ve kaybolmuşlardı.
Size, verdikleri fişi gönderiyorum. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin paralı otoparka çevirdiği levhalarla belirtilen bu yol için verilen fişte:
* Ne adres.
* Ne vergi numarası.
* Ne de bir şirket ismi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile belediye yetkililerine sormak istiyorum:
Bu fiş geçerli mi, yasal mı?
Ve alınan para nereye gidiyor?
Necdet BALCI

ENGEL SİZSİNİZ

Engelli biri olarak, kendi aracımla 16.06.2015 tarihinde saat 10.50 civarında, ücretli otopark haline getirilen Çankaya Dr. Mediha Eldem Sokak’a geldim. Levhayla, ‘engelli yeri’ olarak belirlenen boş alana aracımı park ettim. Park işlemini tamamladıktan sonra üzerinde otopark görevlisi olduğu anlaşılan bir görevli gelip (kaba bir ifadeyle), ‘Aracınızı buradan çıkarmanız gerekiyor. Benim engelli araç yerim dolu’ dedi. Üstüne bir de, aksi durumda aracımın başına gelecek durumdan, kendisinin sorumlu olmayacağını söyledi. Ben de, ‘engelli araç yerinin boş olduğunu ve aracımı çıkartmayacağımı’ ifade ettim.
Bunun üzerine, aracın sahibi olduğunu iddia ettiği bir esnaftan, aracını buraya çekmesini istedi. Baktım olacak gibi değil, ‘madem öyle bana engelli araç yeri bul çıkayım’ dedim. Telsiz aracılığıyla diğer arkadaşlarıyla görüştü ve uygun park yeri garantisi ile aracımı Dr. Mediha Erdem Sokak’taki ‘engelli parkı’ yerinden çıkardım. Sokak boyunca yukarıya kadar devam ettim. Kocatepe Camisi’nin bulunduğu yere geldiğim zaman ise herhangi bir yer olmadığını belittiler. Yaklaşık 30 dakika aramadan sonra kendi başıma uygun bir yer buldum.
Benim başıma gelen bu tür olaylar başka engelli arkadaşlarımın başına gelmemesi için gerekli yaptırımların yapılmasını rica ediyorum.
Sedat T.

YAĞMURUN ARDINDAN

Ankara’da son günlerde yağan her yağmurda, sel seli götürdü. Cuma günü Eryaman ve civarında etkili yağış yolları göle çevirdi. Araçlar resmen yüzdü. Tüm bunlar olurken, seçim öncesi televizyon kanallarını bir bir gezen belediye reisini bu defa göremedik. Ama bizim birkaç sözümüz var:
* Belediyecilik, işi taşerona havale etmekle bir yere kadar...
* Ankara her yağmurda içler acısı halde.
* Altyapısı sağlıklı olan bir kent, sıradan yağmurla göle, denize dönmez.
* Metro istasyonlarını su basmaz.
* Belediye başkanı, görevinin gereği yerine, her televizyon programında başka başka konularda sanki yorumcu...
* Ankaralı hizmet bekliyor. Her yağmurda göle dönen, su basan şehirde yaşamak istemiyor.
Metin ALTAY

KISA... KISA...

* Gazetenizin 16 Haziran 2015 tarihli nüshasında yer alan ‘Seğmenlerde köpek çetesi’ ve ‘Melo’yu çaldılar’ başlıklı haberleri okudum. İyi hoş da:
Küçük çocuklar için oyun bahçesi de bulunan Seğmenler Parkı’nda ve diğer benzeri parklarda köpekleri –hem de pitbull imiş– tasmasız bırakmak yasak. Buna da değinilse iyi olurdu. ANFA Güvenlik Şirketi elemanlarının da bu konuda daha hassa davranması gerekir.
Atıf OSMAN

* Ankara’daki Dikmen Vadisi mağdurlarından biri de benim. Tamı tamına 7 yıl oldu. Evet 7 yıl önce evim yıkıldı. Ve halen bizleri oyalıyorlar. Yazık, günah değil mi? Kimi, neyi bekliyorsunuz.
Semih BEKTAŞ