Ankara drift konusunda Tokyo'dan bile ileride

“Ankara drift konusunda Tokyo’dan bile ileride bir şehirdir. Ankara driftçileri ile güzeldir. Şehrimizin sembolü haline gelmiş driftçi ruhu yok etmeye çalışmak güzel Ankaramıza ihanettir.”
*
Fotoğraf olsa, caps tadında:
“Ankara driftçileri ile güzeldir.”
Çok beğendim.
Ama, satır aralarına gizlediği eleştirisini tabii.

*

Ankara Valiliği’nin geçtiğimiz ay yayımladığı ‘Egzoz Genelgesi’nin ardından...
(Genelgede özetle, ‘Egzoz takmadan veya modifiye edilmiş egzoz ile trafiğe çıkan araçlar -motosikletler de dahil- derhal trafikten men edilecek’ denilmişti.)
Kent içinde, akan trafikte drift (yanlama) yapan araçlara dikkat çekmiş...
Bu konuda okurlardan çok sayıda şikâyet geldiğinin altını çizerek, Ankara Valisi Ercan Topaca’ya şu öneriyi sunmuştum:
“Drift yapan da men edilsin.”
*
Trafiği, insan hayatını...
Kısacası Ankara’da yaşayan herkesi ilgilendiren ‘sokak ortası driftçileri’ konusunda salı günü bir şikâyet de Sincan’dan geldi.
Vali Ercan Topaca’nın dikkatini bir kez daha çekerek, okur Umut Karadağ’ın iletisini paylaşıyorum:

CAN VE MAL GÜVENLİĞİ RİSK ALTINDA

“Tehlikenin adresi; Sincan Pınarbaşı Mahallesi’ne bağlı Yaşar Kemal Caddesi ile Palamut Sokak’ın kesiştiği nokta. Bu cadde-sokak kesişimi biraz geniş bir alan. Driftçiler burayı şov alanına çevirdi. Gece-gündüz demeden, çevrede hasta-yaşlı var mı diye düşünmeden günün birçok saatinde tehlikeli biçimde araçlarını döndürüyorlar. Öylesine tehlikeli ki, park halindeki araçlara çarptıkları da oluyor. İnsanların can ve mal güvenliği büyük risk altında.
TALEBİM:
1) Büyükşehir Belediyesi’nden: Pursaklar’da uygulan ve drift yapıldığında lastiği yardığı için caydırıcı özelliği olan yol çizgisi görünümündeki kazıma çalışması yapılmasını istiyorum.
2) Ankara Valiliği ve Emniyet’ten: Gecenin 3’ü, 5’i demeden yapılan bu tehlikeli davranış için bölgeyi gören kamera sisteminin kurulmasını ve cezaların caydırıcı hale getirilmesini istiyorum.

UNUTULAN MEZARLIK

YER: Ankara’nın gözde semtlerinden Oran.
Bir mezarlık var: Dikmen Köy Mezarlığı.
Ama unutulmuş.
Su yok.
Bakım yok.
Düzenleme yok.
Sorunu yazarken aklıma geldi.
2015’te bu mezarlığı lağım suyu basmıştı.
*
Okur Ferhat Duruay, mezarlığa gereken ilginin gösterilmemesinden şikâyetçi.
Çankaya Belediyesi’nin, “Mezarlıkların sorumluluğu Büyükşehir’de” dediğini aktarmış.
Ve, şöyle devam etmiş:
“Kuru otlar, atılan çöpler nedeniyle mezarlar görünmez halde. Bir mezarlığın bakımını yapmak bu kadar mı zor!”

KURU OT TEHLİKESİ!

Okur Mehmet Gürer, Çayyolu sakinlerinin binbir emekle yeşerttikleri ÇABA Ormanı’nın çevresindeki kuru otların olası bir yangın riskine karşı temizlenmesini istiyor. Gürer, belediye başkanlarına sesleniyor:
“Ormanlarımızın kıyısındaki kuruyan otlar bir an önce biçilmeli. Kuru ot yangınları, diktiğimiz fidanlarımız ve ağaçlarımız en büyük tehdit.”

Mehmet Gürer, geçtiğimiz hafta sonu Şehit Bülent Sarıkaya Parkı yanındaki boş arazide kuru otların tutuştuğunu, Ankara İtfaiyesi’nin yangını büyümeden söndürdüğünü belirtmiş.

YENİ MODEL DİLENCİLER

Okur Mehmet Ak’ın iletisi, dilenci meselesiyle ilgili.
Bakın, şöyle diyor:

KÜFÜR, HAKARET, ÖLÜM TEHDİDİ

“Tunalı Hilmi, Bestekar ve Tunus caddelerinde genç bir delikanlı yanınıza yaklaşıp, önce son derece kibarca 1 TL para istiyor. Vermediğiniz takdirde ‘bana iki simit ya da ekmek al’ diye bir başka seçenek sunuyor. Tüm talepleri reddetmeniz halinde devreye küfür, hakaret giriyor. Hatta daha ileri gidip, üzerinize yürüyerek ölüm tehditleri savuruyor. Bu yeni model dilencilerin mağduru bir vatandaş olarak Büyükşehir ve Çankaya belediyelerinin zabıta ekiplerine sesleniyorum:
* Caddelerde sivil kıyafetlerle dolaşarak halkı huzursuz eden bu kişileri bölgeden uzaklaştırın.”

BAŞKENTRAY ELMADAĞ'A UZATILSIN-2

Geçen yazımda okur Arif Aydos’un, “Başkentray Elmadağ’a uzatılsın” şeklindeki iletisine yer vermiştim.
*
Yazının çıktığı gün, aynı istek Mehmet Çakır adlı okurdan da geldi.
*
Mamak’ın Lalahan Mahallesi’nde yaşayan okurumuz, “TCDD Genel Müdürlüğü’ne sesleniyorum” demiş.
Ve, iletisinde şunları kaydetmiş:
“Mahallemiz kentin doğusunda yani Ankara’nın unutulmuş, yatırım alamayan bölgesinde kalıyor. En büyük sorunumuz ise ulaşım. Başkentray hattının Elmadağ’a kadar uzatılmasını bölge halkı olarak çok istiyoruz. Aslında yıllarca ulaşım sıkıntısı çekmiş olan biz yetişkinler, bunu çocuklarımız için istiyoruz. Elmadağ da Ankara’nın bir ilçesi değil mi? Neden bu şekilde yaklaşılmıyor, anlamış değilim.”