Yine sesinde aynı sıcaklık ve aynı samimiyetle: ‘Milletin takdiridir, şimdi işimize aşımıza bakıyoruz’

Kimseyle inatlaşmadı. 

Kırıp dökmedi. 

Seçim meydanlarında “kavgadan, hakaretten” uzak durdu.

Seçim oldu. Milletin takdiri... Menderes Türel kaybetti.

Aradan biraz zaman geçti. 

Antalya’da seçim heyecanı yerini gündelik hayata bıraktı.

Dün aradım...

“Sevgili Menderes, biraz zaman geçsin istedim. İyi çalıştın. Kavgasız, hakaretsiz bir seçimle siyasette kaliteyi yükselttin. Şimdi ne yapıyorsun?”

Sesinde en ufak bir kırılma, ezilme, bükülme, hüsran yoktu.

Tam tersine yine aynı pozitif enerji...

Gülerek cevap verdi:

- Seçime girdik. Milletin takdiridir.

- Şimdi?

- Şimdi işimize, aşımıza bakıyoruz. Ailemle beraberim. Hatta şu anda da iş arkadaşlarıyla toplantıdayım.

- Siyaset bitti mi? Partide bir görev?

- O bizim vereceğimiz bir karar değil. Parti nasıl uygun görürse... Ama şimdi ailemle, işimle beraberim. 

- Bir değerlendirme yaptın mı?

- Değerlendirmeyi millet yaptı. Takdir orada. 

Başkanlık döneminde, seçim meydanlarında hep siyasette saygının, medeniyetin önemiyle yaşayan Menderes Türel, seçim kaybetmeyi de bir medeniyet ve saygı ölçüsünde karşıladığı için çok önemli bir örnek oluyor.

İSTANBUL İÇİN NE YAPMALI?

İSTANBUL seçimleri için tek bir şey söylüyorum:

Seçim haksa, itiraz da bir haktır.

Ne oluyorsa hukuk içinde oluyor.

O nedenle saygının ve medeniyetin sınırlarını zorlamadan, herkesin son sözü söyleyecek yargıyı beklemesi gerekiyor.

Bunun ötesinde olan, TV’de tartışma programlarına konu olmaktan, horoz dövüşünden başka bir şey değildir.

“Boş konuşup sinir bozmaktansa susup yargının kararını beklemek” en doğrusudur.

6 BİN LİRA BORÇ ALIP ŞAMPİYONAYA GİTTİLER VE... 

Beni işte bu özgüven heyecanlandırıyor.

İstek... Azim... İnanç ve çalışma...

Görme engelli Diyarbakırlı judocular, Karaman’daki Türkiye şampiyonası için aylarca hazırlandılar.

Onlar hazırlanıyordu ama kulüp başkanı Mehmet Emin Bey gizliden gizliye düşünüyordu...

Antrenman sırasında moralleri bozulmasın diye gerçeği söyleyemiyordu.

Şampiyona günü gelince ne yapacaktı?

Karaman’a nasıl gideceklerdi?

Çünkü masrafları karşılayacak para yoktu. 

Mehmet Emin Bey çocuklara bir şey söylemedi. Başladı yakınlarından araştırmaya...

5-6 bin lira para lazımdı.

Şampiyona günü yaklaşıyordu. Mehmet Emin Bey dertli...

Sonunda birkaç yakınından parayı buldu...

Ve o parayla şampiyonaya gittiler.

Sonuç: Mehmet Emin Erdoğan’ın çocukları, Türkiye Görme Engelliler Judo Şampiyonası’ndan 11 madalya ile döndü.
5 altın, 4 gümüş ve 2 bronz...

Hep aynı şeyi söylüyorum:

Anadolu’daki çocuklarımıza fırsat verilse...

Kim bilir ne şampiyonlar çıkacak...

Helal olsun size çocuklar...

Bravo Mehmet Emin Erdoğan Bey...