Üç kez Dünya Başkanı olunca artık sordum

Bunca zamandır arkadaşız; Hiç sormamıştım.

Haberin Devamı

Ama kendi dalında üçüncü kez dünya başkanı seçilince sormak farz oldu.

-Çağatay kardeşim nasıl oluyor bu? Dünyanın en büyük finans ve faktoring organizasyonunun (FCI) üçüncü kez başkanlığına seçiliyorsun?

Onun cevabını vermeden önce, olayın önemini anlatabilmem için bazı bilgileri paylaşmam gerekiyor.

Üç kez Dünya Başkanı olunca artık sordum

Çağatay Baydar Türkiye’nin ihracatındaki “sessiz kahramanlar”dandır.

İnce ince çalışır, kuyumcu titizliğinde iş yapar.

Başkanlığına seçildiği FCI’nin verilerine göre ihracat faktoringi alanında Türkiye dünya birincisi oldu.

FCI’ye gelince;

Dünyanın 90 ülkesinden yaklaşık 400 finans kuruluşunun, irili ufaklı bankaların üye olduğu her kıtada aktif global bir organizasyon.

Haberin Devamı

Üyelerinin toplam hacmi 3 trilyon Euro civarında. Ve 500 milyar Euro civarında dış ticaret hacmine sahip.

Türkiye bu organizasyonda yüzde 17.2’lik payla birinci, İspanya ikinci, Tayvan ise üçüncü.

Şimdi Çağatay’ın cevabına gelebiliriz:

Her temsilci ile sahici dostluklar kuruldu. Ben hep faktoring sektöründe olduğum için bu dostluklar zamanla gelişti. Sıkıntıları da başarıları da dürüstçe paylaştık. Birlikte çözüm bulduk. Ve birbirimize inandık. Dürüst olduk.”

Aslında siyasetten tutun da seçimle yönetimi belirlenen hangi sivil toplum örgütü olursa olsun seçilmek için benzeri kavramlar gerekmiyor mu?

Dürüstlük, inanmak, güvenmek, dost olmak...

Çağatay tevazusundan bu kadar söylüyor.

Yoksa biliyoruz ki;

Türkiye’de onun da katkılarıyla kurulan faktoring alt yapısı, diğer ülkelere rol modeli olmuştur.

Yani üçüncü kez başkanlığa seçilmesinde bu yaratıcılığın da etkisi büyüktür.

Türkiye’nin son dönemde savunma sanayisinde, teknolojide “yaratıcılık” ön plana çıktığı için bu sektördeki yaratıcılığı ve diğer ülkelere rol modeli olma özelliğinin de altını çizmek istedim.

Faktoringin anlamını daha iyi kavramak için Çağatay Baydar’ın verdiği şu bilgiyi de aktarmam gerekiyor:

Türkiye’nin ihracatının yaklaşık yüzde 65’i açık hesap ve vadeli olarak gerçekleştiriliyor. İhracatın büyük bölümü Avrupa ve Amerika’ya yapılıyor ve faktoring ürün olarak kullanılıyor. İhracatçılarımız bu ülkelerdeki tahsilat risklerini faktoring şirketlerine devrediyor. Aynı zamanda faktoring şirketlerinden finansal yardım da alıyorlar. Böylece uluslararası alanda ihracatçılarımız rekabet edebilir bir kapasiteye ulaşıyorlar.”

İşin özeti arkadaşlar;

Haberin Devamı

Faktoring, Türkiye ihracatının hem motor gücü hem de garantisi durumundadır.

Ama ben bu ekonomik bilgilerin ötesinde;

Gündelik hayatlarımızda hiç karşılaşmadığımız bir başarıyı duyurmak istedim.

Çağatay şu anda bir büyük bankanın faktoring şirketinin yönetim kurulu başkanı.

Fas’ta düzenlenen kongrede üçüncü kez dünya başkanı seçildi.

Ama bunlardan daha önemlisi;

İyi bir denizci, iyi bir gezgin, iyi bir dost ve milli olmuş bir sutopu sporcusudur. Üstelik, Moda Spor Kulübü’nde sutopu takımının kaptanlığını yapıyor.

Böylesine muazzam bir organizasyon içindeki ekonomik hacimde ve ağda;

Göğsündeki Ayyıldız’la Türkiye’yi dünya başkanı olarak üçüncü kez temsil ettiğin için;

Haberin Devamı

Tebrikler Çağatay Baydar.

Bravo arkadaşım.

CANAVARA İYİ HAL OLUR MU?

Alçak
katil, kediyi asansörde tekmeleyerek öldürdü.

Şimdi iyi halden serbest.

Aklım almıyor. 

Nasıl olabilir? İyi hal nedir?

Eros’un bu vahşi cinayetle öldürülüşünü unutamıyorum.

Kedim Sea’ya bakıyorum. Sonra Myra’ya bakıyorum.

Onların o masum ve sevgi dolu bakışları karşısında gözlerim doluyor.

Gözümden yaş eksilmiyor.

Ah sevgili Eros...

Yahu daha geçen gün sevgili Miço’yu zehirleyenleri yazdım.

Zehirli katilleri yazdım.

Jandarmaya yapılan müracaatları yazdım.

Adalet dedim. Adalet istedim.

Düşündükçe kimyam bozuluyor arkadaşlar.

Yazarın Tüm Yazıları