Türkiye nasıl bölgesel güç olur

KENDİ evinde özgürlüğü, demokrasiyi oturtmadan, bölgede nasıl bir ‘çözüm gücü’ olabilirsiniz?

Haberin Devamı

Irak ve Suriye’de mezhep çatışması yükselirken...
Bölgede Kürt devleti oluşumu çatışmalı bir sınırda yürürken...
Türkiye nasıl bir ‘irade’ olacaktır?
Barış süreci için atılan adımları yalnızca ‘Kürtlere verilmiş birer hak’ gibi görürseniz, ‘etnik demokrasi’ gibi bir kavramın içine düşersiniz.
O tehlikeli kavramı bir daha yazıyorum:
ETNİK DEMOKRASİ’
Meclis’e sunulan 7 maddelik tasarıyı Türkiye demokrasisi açısından değerlendirirsek, barış sürecinin kökleşmesi için önemli bir adımdır bu.
Benim gönlümden geçen şudur:
Türk’ü, Kürt’ü, Arap’ı, Laz’ı, Çerkez’i, Zaza’sı, Rum’u, Musevi’si, Roman’ı, Süryani’si, Arnavut’u, Sünni’si ve Alevi’siyle, yani her türlü rengiyle kendi içinde toplumsal barış projesini gerçekleştiren bir Türkiye...
Irak ve Suriye Kürtlerine ‘barış eli’ uzatabilen bir Türkiye...
Irak ve Suriyeli Kürtlere, ‘ekonomik refah eli’ni uzatan bir Türkiye...
İşte bu durumda Türkiye bölgesel güç olma işlevini kazanacaktır.
Barzani’ye Türk pasaportu verildiği yıllarda rahmetli Özal bir sohbetimizde şöyle demişti:
“Oralar için cazibe merkezi olmak lazım. GAP bir cazibe merkezidir. Ancak böylece bölgede bir güç olabiliriz... Bütün Kürtlere abilik yaparız.”
Şimdi bakıyorum hâlâ oradayız...
Bölgede ‘eko-demokratik’ bir cazibe merkezi olma yolu bir türlü tamamlanamadı.
Hâlâ seçilmiş belediye başkanları hapiste olan iller var.
Bu yasal düzenlemelerin devamı gelirse bölgesel güç olma yolunda umutlanabiliriz.
Ama önce kendi evimizde barış ve demokrasi diyebilmeliyiz.

MENFAAT OYLARI AYIP MIDIR

Meclis’e getirilen yasa teklifini, ‘Kürt oyları için pazarlık’ gibi göstermek...
Bir demokrasi ayıbıdır.
Milyonlarca seçmene hakarettir.
Ayrıca eğer pazarlık bile olsa, demokrasi zaten budur.
Menfaat gruplarının oyları karşılığı ‘özgürlükleri’ni, ‘insanca yaşama haklarını’, ‘beklentilerini kazanma’ kurumudur bu...
Birisi taşeron yasası için, diğeri sendikal mücadele için, bir başkası bedava sağlık hizmeti için oy verir.
Menfaat lafı korkutmasın sizi.
Tam anlamıyla bir sivil toplum talebidir menfaat...
Yani kamplaşmış bir seçim ortamında, yüzde 9.5 oy potansiyeliyle Kürtlerin Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki belirleyici rolüne kimse kızmasın.

Haberin Devamı


Ekmeleddin Bey meydanlarda ne yapar?

Haberin Devamı

CUMHURBAŞKANI adayı Ekmeleddin İhsanoğlu meydanlarda ne yapacak?
Çok merak ediyorum.
Nasıl bir hitabe yeteneği var?
Meydanlara mı çıkacak?
Erdoğan gibi şiirler okuyacak mı?
Meydanları ateşleyebilecek mi?
Yoksa bir ‘bilimadamı gibi’ laboratuvar ortamında mı kalacak?
Bir yandan kendisini tanıtacak... Bir yandan hedeflerini anlatacak... Bir yandan da insanların kalbine hitap edecek.
Dünyada örneği olmayan bir denemedir bu...
Merakla bekliyorum.


‘Fatih Bey, özerklikten vazgeçsinler vallahi ben de oyumu veririm’

HDP’nin son yapılanmasıyla, özellikle sol ve sosyal demokrat alanda ciddi bir etki yarattığını yazmıştım.
Sol, sosyalist, sosyal demokrat zihinler bu meseleyi tartışıyor.
BDP’den gelen HDP, Kürtlerin partisi değil, Türkiye partisi olma hedefini açıklıyor.
Bunu yazınca çok ilginç mesajlar aldım. Özeti şuydu:
“Fatih Bey, iyi yazıyorsunuz. HDP’yi övüyorsunuz. Ama özerklik istiyorlar. İstemesinler, vallahi benim oyum onlara...”
Acaba ne düşünür bu konuda HDP yönetimi?...

Haberin Devamı


Bir dere uğruna ineğini satan adam

RİZELİ Kazım Delal...
Doğrusu bu yaptığın mücadele için sana helal...
‘Kazım Bey, Küçükçayır köyünde Andon Deresi’nin başına dikilmiş geçit vermiyor.
Oraya yapılacak Hidro Elektrik Santralı içme suyunu keseceği için müthiş bir mücadele veriyor.
Öyle taşla sopayla değil... Mahkemeye gitmiş... Mahkeme masrafları için de ineğini satmış Kazım Delal...
O yüsden Delal’e “helal” diyorum..

Yazarın Tüm Yazıları