Paylaş
Ön safta, TBMM Başkanı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı, siyasi parti liderleri ve bakanlar.
Ve bir ayrıntı:
MHP Lideri Devlet Bahçeli’yle CHP Lideri Özgür Özel arasında Kemal Kılıçdaroğlu duruyor.
Biraz düşününce diyorum ki;
Bu artık “siyasi analiz” gerektiren bir fotoğraf değil; daha çok “psikolojik analiz” gerektiren bir fotoğraftır.
Yani;
“Biri artık ona söylemeli” dedirten bir fotoğraf.
Fotoğrafın çekildiği ana mı denk geldi onu bilemem ama;
Özgür Özel’in yüzündeki mimik bile sanki bunu söylüyor.
YASTIKALTI ALTIN VAR MI? İŞTE CANLI KANITI
Cumhurbaşkanı Erdoğan vatandaşa çağrıda bulunup;
“Yastık altındaki altınları dövizleri çıkartın. Ekonomiye kazandırın” dedikçe;
Ben de kendi kendime sorardım...
“Gerçekten ciddi miktarda böyle bir varlık sözkonusu mu?”
Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısından da benzeri bir açıklama gelmişti.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında toplanan kurul sonrasında yapılan açıklamadaki şu cümle yine dikkatimi çekmişti:
“Yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılmasına yönelik mevcut sistemlerin geliştirilmesi amacıyla önümüzdeki dönemde atılması planlanan adımlar görüşülmüştür.”
Bu açıklamadan sonra da kendi kendime sormuştum:
“Bu yastık altındaki altınlar nerede? Ekonomiyi nasıl kazandırılır?”
Nihayet önceki gün DHA’dan gelen haber ve fotoğraflar sayesinde;
Yastık altındaki altının canlı örneğini gördüm ve inandım.
Şanlıurfa’nın tanınmış ailelerinden iki gencin düğün gecesinde öyle bir altın takılıyor ki..
Bir ara gelin hareket edemez hale geliyor.
Haber de şöyle:
“Yöresel yemek ikramı yapılan gecede, geline takılmak için korumalar eşliğinde sahneye getirilen bir valiz dolusu 8 kilogram ağırlığında bilezik, taç, kemer, gerdanlık, kolye gibi takılar takıldı. Altınların ağırlığı nedeniyle hareket edemeyen geline yakınları yardımcı olurken, altın takmayan davetliler ise salondaki sandığa para koyarak isimlerini yazdıkları zarfları attı. Gece sonunda açılan sandıktan çifte yaklaşık 6 milyon TL para takıldığı belirlendi.”
Bütün bunları videosuyla izleyince dedim ki;
“Al işte sana canlı cevabı.”
Aslında altın takma adeti Anadolu’da kadın için bir “hayat sigortası” gibi de düşünülüyor.
Tabii bir de zenginlik ve değer verme ifadesi.
Bu bir gelenek.
Elbette başka sonuçları da var.
Kimisi “başlık parası” kimisi yatırım. Ama sonuçta yastık altında.
Evlenen iki gence mutluluklar dilerim.
Ve umarım o altınlar yastık altına gitmez, ekonomiye kazandırılır.
YARIM KALMIŞ İNŞAATLARA KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇÖZÜMÜ
Şehirlerdeki en çirkin görüntüleri seçmek istesek.
1 numarayı “yarım kalmış inşaatlar” alır.
İstanbul’da öyle çok var ki.
Tabii mağdurları da var. Yıllarca paraları yatırmışlar. Ama inşaat bitmemiş. Müteahhit ya batmış ya kaçmış. Binlerce dairelik dev siteler harabe gibi duruyor.
Madem kentsel dönüşüm yapıyoruz. Bu inşaatlar için de bir çözüm olmalı.
İkinci mesele kentsel dönüşüm için dairesini veren vatandaşın müteahhitle pazarlığı. Fiyatlar öylesine yükseldi ki. Müteahhit bulmak bile çok zor.
Tabii o kadar parayı veremeyecek vatandaşlar da var.
Kentsel dönüşümün bu sorunlara da bir çözüm bulması gerekiyor.
Paylaş