Seçimlerde kim ne diyecek biz nasıl anlayacağız?

Ve tabii aday adayları...
Peki bunca gürültü içinde soruyor muyuz?...
- Bizden oy isteyecek olanlar bize ne önerecekler?
Vaatler yani...
- Siyasi partiler bu seçimlere hangi stratejik slogan ve kampanyalarla girecek?
Geçmiş yıllara baktım.
Son seçimlerde CHP ve MHP yolsuzluk iddialarına yüklenmiş. Neredeyse bütün seçim kampanyasının ana omurgası yolsuzluk ve yolsuzlukla mücadele çizgisine oturtulmuş...
BDP yeni anayasa ile bir özgürlükler manifestosu hazırlamış.
AK Parti ise ağırlıklı olarak büyük projelerle çıkmış meydanlara.
Geçen seçimlerin sonuçları ortada.
Peki bu seçimlerde ne yapacaklar?
Dahası, seçmen neye göre karar verecek?
Bu seçimler aynı zamanda bir inandırıcılık yarışı olacak.
Sırasıyla incelersek...

HDP AÇISINDAN: Selahattin Demirtaş’la yaptığımız sohbetten anladığım kadarıyla HDP çok daha geniş kesimlere açılmak için özgürlükler kavramının yanına bir de uzlaşma önerisini taşıyacak. Yani meseleyi yalnızca Kürt meselesi olmaktan çıkarıp herkesin yaşama standardı meselesi haline getirmeye çalışacak.
Bu da muhalefetin bıraktığı boşluğu doldurma ihtimali açısından önemli bir hamle olarak görünüyor.

CHP AÇISINDAN: CHP’nin yaptığı açıklamalara ve sohbetlere bakıyorum. Yolsuzlukların üstüne gitme ve dürüstlük yine önemli bir seçim stratejisi olarak görünüyor. Popüler aday arayışı da etkili olacak gibi. CHP’nin ağırlıklı olarak önseçime gitmesi çok olumlu bir algı yaratabilir. Ama Kürt meselesi ve inandırıcılık konusunda henüz bir ışık görünmüyor...

MHP AÇISINDAN: MHP en keskin ve en koyu muhalefeti seçmiş gibi görünüyor. Devlet Bahçeli’nin Genelkurmay Başkanı Org. Özel için söylediği ağır sözler, bu keskin muhalefetin yalnızca ve şimdilik bir önsözü gibi duruyor.
Yani Bahçeli bu seçimlerde siyasetin meydan savaşını vermeye hazırlanıyor.

AK PARTİ AÇISINDAN: Davutoğlu ve kurmayları da bir yolsuzlukla mücadele paketi hazırladılar. Seçimlerde muhalefetin saldırılarını püskürtmek açısından stratejik bir hamledir bu.
Ancak geçmiş seçim dönemlerine bakınca çok önemli bir fark ortaya çıkıyor.
AK Parti bugüne kadar seçim stratejilerinde bütün ağırlığı yolsuzlukla mücadele söylemine yüklememiş. Tamam “3Y” demiş; yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla mücadeleyi bir slogan haline getirmiş. Ama bunu yaparken de ana omurgayı dev projelere oturtmuş.
Altyapı ve inşaat sektörü, barajlar, yeni yatırımlar ön planda olmuş.
Acaba şimdi AK Parti hangi yolu seçecek?
Yeni ve büyük projeler... Altyapıdan sonra teknolojik ve sanayi yatırımları mı önde olacak, yoksa diğerleri mi?
Eğer yeni projelerden ve yeni anayasadan uzaklaşıp ana omurgayı yolsuzluklarla mücadeleye indirgerse AK Parti oylarında bir sıkıntı olabilir mi?
İktidar partisindeki endişe ve tartışma bu noktada görünüyor.