Rus IL-76’nın sırları

Nusaybin’in hemen yanındaki Kamışlı Havalimanı’na dev bir kargo uçağı iniyor...

Rus IL-76 askeri kargo uçağı...

Kamışlı hem Esad rejimi (Rusya) hem de ABD destekli PKK/YPG kontrolünde olan bir bölge...

Uçağın kanat açıklığı o kadar büyüktü ki, kulenin olduğu yere kadar yanaşamadı...

Malzemeler indirildi. Uçak ertesi gün oradan ayrıldı...

7 OCAK GECESİ:

Kazakistan’ın Almatı Havalimanı’na dev bir askeri kargo uçağı iniyor...

Rus IL-76 kargo uçağı...

Ve ertesi gün Rusya Savunma Bakanlığı şu açıklamayı yapıyor:

“Rus Havacılık ve Uzay Kuvvetleri Il-76 askeri nakliye uçağı, Kırgızistan Silahlı Kuvvetleri’nin KGAÖ barışı koruma kuvvetlerinin askeri teçhizatlı birliğini Kazakistan Cumhuriyeti Almatı Havaalanı’na teslim etti.”

Kazakistan’a inen uçaklardan binlerce Rus komandosu, tanklar çıkıyor. Hatta bir de füze görüntüsü var...

Peki 3 gün arayla birisi Suriye’ye, diğeri Kazakistan’a inen bu iki kargo uçağının bağlantısı nedir?

Bağlantısı derindir arkadaşlar.

Çünkü artık:

Rusya başta bölgemiz olmak üzere dünya çapında bir “atak/yayılma” dönemine girmiştir.

Sınırları Sovyetler dönemini de aşmıştır. Doğu Akdeniz’de Suriye Tartus Limanı’ından Lazkiye Limanı’na, Libya’dan Kırım’a... Belarus’tan Ermenistan-Azerbaycan sınırı ve Afganistan’a, Gürcistan’dan Afrika Mali’ye kadar geniş bir alanda Rusya askeri varlığı vardır...

Son olarak petrol kaynakları çok zengin olan Kazakistan...

Artık Kazak yönetiminin kararlarında da Rusya hâkimiyeti görülecektir.

PEKİ BİZİ İLGİLENDİREN NE?

Bölgede giderek artan IL-76 kargo uçaklarının anlamı bellidir...

Önceki gün güvendiğim bazı diplomatlarla sohbet ettim.

Çıkardığım sonuçlar şöyle:

Rusya, Obama ve Trump döneminde ABD’nin boşalttığı mevzilere hızla girmiştir.

Peki buna karşı ABD ne yapacaktır?

ABD’nin Dedeağaç’a yığdığı tankları, kuvvetleri, Suriye’de ve Irak’ta tekrar hareketlenmesini düşünürsek:

Belli ki önümüzdeki dönemde ABD, Rusya’ya karşı bazı bölgesel hareketler yapabilir.

İşte soru da burada başlıyor:

Rusya ile arasındaki bazı anlaşmazlıklara rağmen yakın ilişkisi olan NATO üyesi Türkiye, böyle bir durumda ne yapacaktır?

ABD-TÜRKİYE YAKINLAŞMASI

Eğer ABD bu coğrafyada etkinliğini artıran Rusya’ya karşı bir “dengeleme operasyonu” yapacaksa yanına Türkiye’yi almadan olmaz.

Bu durumda PKK/YPG krizinden S-400 meselesine kadar birçok konu Türkiye ile ABD arasında yeniden makul bir çözüm çizgisine gelebilir.

Washington’un yeni Ankara Büyükelçisi’nin bu noktada önemli bir işlevi olabilir.

ÇAVUŞOĞLU NE DEMEK İSTEDİ

Tabii bir de şu soru var:

Türkiye Türk Devletleri Teşkilatı dönem başkanı olarak ne yapabilirdi?

Bu soruya karşı Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun çok anlamlı bir cevabı var:

“Bazıları diyor ki, ‘Bu toplantıyı daha önce niye yapmadınız?’ İlk gün de yapmak isterdik ama Kazakistan, Türk Devletleri Teşkilatı’nın üyesi değil mi? Üyesi. Kazakistan’ın olmadığı bir toplantıyı gerçekleştirmek doğru olur mu? Olmaz. Bir açıklama yapmak olur mu? Olmaz. Onlarla da istişare ettik.”

Çavuşoğlu haklı... Çünkü bu sözlerin anlamı şudur:

“Kazakistan Türk Devletleri Teşkilatı’nı değil, Rusya’yı davet etti...”

Evet, “IL-76’nın sırları” başlığının özet açıklaması budur...

2022 yılı bu anlamda ABD-Rusya geriliminin bölgemizde ısındığı bir yıl olacaktır.

Dahası, “askeri diplomasi” ön plana çıkacaktır.

Türkiye, iki süper gücün ısıtacağı bu coğrafyada nasıl bir politika izleyecektir?

Bu konuyu daha geniş boyutlarda işleyeceğim...