O ağacı niye söküyorsun kardeşim

Ama üzüldüklerim daha fazla...

Maç öncesi demiştim ki:

“Kupayı kim alırsa alsın o an rakibin elini kaldırsın. Çünkü son dönemde futbolumuzun bütün renkleri bir şekilde yaralandı.”

Peki ne oldu?

Bırakın el kaldırmayı kupanın verilmesi bile mesele oldu.

Fatih Terim direndi de kupa Saracoğlu’nda öyle verildi.

Futbolcular müthiş bir centilmenlik gösterdiler. Futbol dürüstçe oynandı.

Ama sahanın işgal edilmesi, ardından gelen o görüntüler...

Üzücüydü.

TARAFTAR, KÜFÜR VE TAŞ

Şampiyonluk kutlaması bir haktır.

Şampiyonluk gecesi, kazanan takım için bir karnavaldır.

Peki Beşiktaş’ta ne oldu?

Kutlama yapan Galatasaraylılara taşla, sopayla saldırdılar.

Kaybetmiş fanatiklerin öfke nöbeti alkolün azdırıcı çukuruna düşünce;

Ağızlarından ne çıksa galiz bir küfre dönüştü.

İçinde vahşet biriktirenlerin o hali;

Korkutucu ve üzücüydü.

BAZILARI TARAFTAR OLAMAZ

Kızıltoprak’ta bir esnaf diyor ki:

“Ben o ağacı 12 yıl önce dikmiştim. Gözüm gibi de bakmıştım. Taraftar gelip ağacımı söktü. Ne ilgisi vardı ağacımın.”

Peki nasıl olabilir bu?

Esnaf, kendi diktiği ağaca maç sonrası zarar verilmesine tepki gösterdi

-O ağacı niye söküyorsun kardeşim?

Ama ben seni tanıyorum.

Eşkalin bütün iyi insanların önünde duruyor.

Sen taraftar falan değilsin.

Alkole bulanmış, karakalem bir canavarsın.

Peki ya sen;

Benzin istasyonuna molotof atan ezik ruh.

Patlamayınca bir daha atıyorsun.

Seni de tanıyorum.

Beceriksiz holigan.

Senden taraftar mı olur?

Senden olsa olsa geceleri araba kundaklayıp, gündüzleri yaşlı kadınların çantalarını gözleyen kapkaççı bir çukur beden çıkar.

TAHMİN ŞİŞMESİ

Maç öncesi tahminler yaptık.

Doğrusu ben bu sonucu beklemiyordum.

Galatasaraylı olmama rağmen “Fener 3-1 alır” dedim.

Birçok yazar gibi ben de şiştim. Sanıyorum bir tek Mehmet Ali Birand tutturdu.

Bir Galatasaraylı olarak Fener’e şans verip sonra da şişmek üzücü oldu...

AZİZ YILDIRIM İÇİN

Aziz Yıldırım ağlamış olabilir.

Neden mi?

Çünkü:

Belki de bu kupa ona hücresinden gökyüzüne bakmasını sağlayacak bir sihir gibi geliyordu. Hani derin bir sudan çıkmaya çalışırsınız ya... Artık nefesiniz bitmek üzeredir. Yüzeye yaklaştıkça ışık daha bir parlar. Nefesiniz kalmamıştır. Ciğerleriniz çatlayacak gibidir. Ve yalnızca birkaç metre kalmıştır nefes almaya.

Son bir gayretle olanca gücünüzle kulaç atarsınız. Derin bir nefes hayaliyle çırpınırsınız.

Ama bir türlü sonu gelmez.

İşte bu yüzden o kupa bir sihirdi.

Belki de bu 90 dakika Aziz Yıldırım için böyle bir yüzeye çıkma mücadelesiydi.

Ama olmadı.. Boğularak uyandı bu rüyadan.

Üzüldüm!

NİHAT ÖZDEMİR BIRAKABİLİR ALİ KOÇ NE YAPAR?

19 Mayıs’ta bir Fenerbahçe kongresi var.

Ve 11 aylık şike davasıyla yönetim ciddi şekilde yoruldu.

Bir tarafta yargı;

Öteki tarafta savunma zorunluluğu.

Ve elbette taraftar baskısı.

Aziz Yıldırım’a karşı olan vicdani sorumluluk da üstüne...

Aslında şampiyonluk hayali;

Yıpranmış sinirlere, yorgun düşmüş kalplere iyi geliyordu.

Ama olmadı.

Ve şimdi kongreye bir hafta kala tamamen hislerime dayanarak soruyorum:

-Bu durumda Fenerbahçe yönetimi değişebilir mi?

Uzun yıllara dayanan arkadaşlığımdan çıkardığım tahmin ise şu:

-Nihat Özdemir bırakabilir.

Kendisiyle konuşmadım. Sormadım. Bir bilgim  yok.

Ama tanıdığım Özdemir;

Şimdi mutlaka bu sorunun fırtınasıyla içinde derin bir hesaplaşma yaşıyordur.

Ve bana göre fırtına sonunda bırakır.

Ali Koç’un bırakacağını ise sanmıyorum...