Muhtemelen bombanın patladığı sokaktı

Dar kaldırımlardan, balkonuna çamaşırlar asılmış tek katlı gecekondular arasında yürüyorduk.

Esnaf dükkânları kapatıyordu.

Meraklı bakışlar arasında bir kahvenin önünde durduk.

Kürtçe bir sohbet başladı.

Ben anlamıyordum. Amcası çeviriyordu:

Nereden göç ettiniz?

Pervari’dir. Burası böyle. Çok sıkıntımız var beyim.

Çözülür inşallah...

Aha da şu evde (eliyle bir sokağı gösteriyor) hastamız vardır.

Gösterdiği sokak çocuk kaynıyor. Cıvıl cıvıl...

Oraya doğru yürüyoruz. Tek göz bir dam...

Tahta kapı açılıyor. Ayakkabılar çıkıyor. Divanda genç bir adam yatıyor.

Genç adamla Kürtçe konuşuyor. Ben o sırada anlamıyorum. Sonradan “İş istedi” diyorlar.

Zaten nereye gitsek en büyük mesele “işsizlik”...

Bir seçim öncesinde yaşamıştım bu olayı.

Gaziantep’te Şahinbey ilçesinin Akdere Mahallesi’nde milletvekili adayı Mehmet Şimşek’le geziyorduk...

Bugün başbakan yardımcısı olan Şimşek o zaman Maliye Bakanı‘ydı. Mahalleyi Kürtçe selamlamıştı.

Kürtçe sohbet etmiş, dert dinlemişti...

Muhtemelen bugün, “İçsavaş senaryosu” için 51 insanımızın katledildiği sokaktı...

Belli ki şehrin içine bir “kaos bombası” atmak istemişler...

BİR İSİM VAR Kİ...

Neden vuruyor belli.

51 canımız gidiyor. Amaç belli.

Şahinbey ilçesi Türkiye’nin en çok göç alan beldelerindendir.

Ama öyle bir belediye başkanı var ki...

Mehmet Tahmazoğlu.

Bunca göçe rağmen Türkiye’nin en büyük kentsel dönüşüm projesini gerçekleştirdi.

Biz sokakları gezerken o yanımda uzun uzun anlatmıştı.

Yazamamıştım.

Ama baktım o gün söylediklerinin neredeyse tamamı gerçek olmuş.

Binlerce konutluk Mavikent Konut Projesi... Karataş Kültür Merkezi... Özgecan Yüzme Havuzu...

Burayı vuruyorlar işte...

Nifak ve kaos için vuruyorlar. Çünkü başka türlü bu yatırımlarla baş edemiyorlar.

Bu projelerle savaşamıyorlar...

Ben her gittiğimde gördüm.

Siirt’in Tillo’sunda...

Diyarbakır’ın Sur’unda...

Van’ın Akdamar’ında...

Mardin’in Kale içinde...

Urfa’nın balıklı gölünde...

Sabaha karşı yenilen ciğer kebabında...

Sıra gecesinde gördüm...

Türk’üyle. Kürt’üyle. Sünni’si, Alevi’siyle. Hıristiyan’ı, Laz’ı, Rum’u, Çerkez’i, Arap’ıyla gördüm...

Geleneklerinun mutluluğunu yaşamak istiyorlar.

Gördüm...

“Kına gecesi”nde, “sıra gecesi”nde o ortak mutluluktur.

Gördüm...

Huzur istiyorlar.

İşte o yüzden ne yaparlarsa yapsınlar...

Hangi iğrenç “kaos senaryosu”nu getirseler...

Hangi “nifak” bombasını zehirli bir tohum gibi bıraksalar...

Anadolu’nun 1000 yıllık beraberliğini bozamayacaklar...

Vesselam...

Allah o masumların günahlarını affetsin... Mekânları cennet olsun.

Yaralılarımıza acil şifalar, yakınlarına sabırlar dilerim.