Macron'un mektubundaki 'Değerli Tayyip'in anlamı

Gerilim dolu 2020’nin ardından, nihayet Doğu Akdeniz’de diplomasinin sakin sularına giriyoruz.

Haberin Devamı

İşte:

Onca ağır sözlerden sonra Fransız Cumhurbaşkanı Macron’un Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a gönderdiği mektupta el yazısıyla yazdığı “Değerli Tayyip...” vurgusu... Biliyorsunuz böyle resmi mektuplarda el yazısı olmaz. İsimle hitap edilmez. Macron’un el yazısı, bir yeni dönemin işaretidir...

İşte:

Karşılıklı olarak büyükelçilikleri geri çektiğimiz Mısır. Sert açıklamalar. Keskin sözler. Ve iki ay önce başlayan “Bir adım sen, bir adım ben” anlamına gelecek yakınlaşmalar. 

Türkiye, Mısır’ın NATO’da askeri ataşe bulundurmasına engel oluyordu. Bir jest olarak bu engeli kaldırdı. 

Buna karşılık Mısır, İslam İşbirliği Teşkilatı’nda Türkiye’nin Kıbrıs ve Batı Trakya ile ilgili önerilerine karşı koyduğu vetoyu (engellemeyi) kaldırdı. 

Böylece iki ülke arasında “makul ilişki” zemini açılmış oldu.

Haberin Devamı

Ve daha bunun gibi çok sayıda gelişme. Yunanistan, İsrail, Ermenistan, Suriye gibi gerilim yüklü ilişkilerde tansiyonu düşürecek adımlar atılıyor.

Bütün bunların özeti:

“Türkiye 2021’de çözüm yanlısı diplomasiye geçiyor...” 

‘EHLİYET RUHSAT LÜTFEN’

BU
fotoğrafı görünce “İşte” dedim...

“Benim Hayvan Hakları Yasası için afiş önerim...”

Aslında bu bir video...

Samsun’da trafik polisimiz Metin Dilki, bir kontrol noktasında beklerken, yanına bir köpek geliyor...

Macronun mektubundaki Değerli Tayyipin anlamı

Patilerini camdan uzatıp bakıyor. Bir süre öyle bakıyor. Sanki bir şeyler ister gibi.

İşte o an trafik polisi öylesine samimi bir konuşma yapıyor ki. Gülerek...

“Ne var... Ne istiyorsun” diyor.

Köpek yine o masum ifadesiyle bakmaya devam edince polis Metin kahkaha atarak şöyle diyor:

“Ne istiyorsun... Ehliyet ruhsat mı?..”

Bu videoyu birkaç kez izledim. Fotoğrafı büyütüp yanıma aldım. 

Niye mi?

Çünkü...

Hayvan Hakları Yasası hâlâ çıkmadı. Anlayamadığımız bir nedenle bir türlü TBMM Genel Kurulu’na gelmiyor... En yetkili ağızlardan sözler veriliyor. Ama sonuç yok... Ve her gün Türkiye’nin her köşesinden bir hayvana yapılan işkence ve eziyet haberi geliyor. 

Haberin Devamı

Umarım bu fotoğraf bir hareket yaratır.

Can dostu trafik polisimizi kutluyorum. Ve TBMM’deki milletvekillerimize “Hadi artık lütfen” diyorum...

ÜZERİNDE ‘HELAL’ YAZIYOR AMA ‘HARAM’ OLSUN SANA

BURASI
Bodrum’da bir yemek fabrikasının deposu... 

Tarım Bakanlığı yetkilileri ihbar almış, basmışlar. Ve şu hale bakın ki...

Üzerinde “helal” damgası olan kırmızı etler, tavuklar, hindiler... Hepsinin günü geçmiş. Zehir saçar halde. 

Macronun mektubundaki Değerli Tayyipin anlamı

Kim bilir hangi şirkete, hangi inşaata, hangi otele gidecekti... 

Ve sonra şu haberleri okuyacaktık:

“Bir inşaat firmasında çalışan yaklaşık 200 işçi yemekten dolayı zehirlendi. İşçiler farklı ilçelerdeki hastanelere sevk edilirken bazılarının durumunun ağır olduğu belirtildi.”

Haberin Devamı

Peki bu üzerinde “helal” yazan “haram”zadenin cezası ne?

1.500 TL... Evet hepsi bu...

Pandemi nedeniyle lütfen aldığınız ürünlerin son kullanma tarihine iyi bakın.

Gerçi bu “haramzadeler” onu da değiştirirler...

Haram olsun...

2.800 RAKIMLI TEPENİN KAHRAMANLARI

ANİDEN
çıktı karşıma bu fotoğraf...

Irak sınırımızdan... Beytüşşebap’ın sarp ve karlı dağlarından geldi...

DHA muhabiri kardeşim Sekvan Küden çekmiş.

(1 metreyi bulan kar kalınlığında. Karlı tipili dağlara tırmanırken çekmiş. Bir meslek ödülü varsa eğer, benim ödülüm bütün kalbimle Sekvan’a.)

Macronun mektubundaki Değerli Tayyipin anlamı

Neresi burası?

Kim bu kar ve tipi arasında yürüyenler?

Başlıkta “kahraman” deyince, hemen, askerimiz, polisimiz diyebilirsiniz...

Haberin Devamı

AFAD, jandarma, komando diye de düşünebilirsiniz...

Ama hayır...

2.800 metre yükseklikteki bu karlı dağlara tırmanan çocukların başında Mesut Ataman diye bir kardeşimiz var.

Yanında üç yardımcısı...

Kar, buz, tipi ve rüzgâr nedeniyle elektrik hatları kesilmiş 4 mezraya ve doğru tırmanıyorlar.

320 vatandaşımız sıcağa, ışığa kavuşsun diye tırmanıyorlar.

Onlar DEDAŞ’ın çalışanları... Elektrik hattı taşıyorlar.

Yani onlar...

Karlı ve geceleri karanlık dağlardaki köylere ışığı taşıyan adamlar.

Bir düşünün istedim...

Bir pazar sabahı, memleket ve görev sevdasını görünce içimiz ısınsın istedim...

Yazarın Tüm Yazıları