Paylaş
Prof. Dr. Mustafa Sarı bir süre önce müsilajın son durumunu raporlamak için bir dizi dalış kararı almıştı.
Çanakkale’den Göcek’e kadar inecekti.
Merakla bekliyordum...
Mustafa Hoca o dalışlara başladı. Önce Çanakkale-Babakale arasında daldı.
Son olarak perşembe günü Avşa Adası’nda daldı...
İşte Prof. Dr. Mustafa Sarı’dan gelen son müsilaj bilgileri...
- ÇANAKKALE: Deniz dibinde müsilaj ciddi şekilde azalmış. Bir temizlenme var. Geniş bloklar halinde dip örtüsünü boğan o görüntü neredeyse bitmiş.
- BOZCAADA GÜNEYİ: Bozcaada’nın güneyinde yapılan dalışlarda bir miktar müsilaj görüldü. Bozcaada’nın 10 mil güneyinde müsilaj etkisi bir miktar yaygın...
- BABAKALE: Prof. Dr. Mustafa Sarı bu koordinatlarda birkaç dalış birden gerçekleştirdi. Fotoğraflar çekildi. Deniz dibinden örnekler alındı. Bu noktadan iyi haberler geldi. Babakale’den itibaren müsilaj görülmedi.
- DİP GÖRÜNTÜSÜ: Babakale’den itibaren diplerin temiz olduğu görüldü. Yer yer müsilaj parçalarına rastlansa da genel olarak dip temiz...
- EGE’YE İNER Mİ: Müsilajın Ege’ye inme tehlikesi ortadan kalkmış görünüyor. Mustafa Hoca bu ihtimali şöyle açıklıyor: “Akıntıyla en güneye kadar inebilecek müsilaj kümeleri olabilir. Ancak bunların nadir ve tekil olaylar olarak kalacağını düşünüyorum...”
- REHAVETE KAPILMAYALIM: Prof. Sarı Avşa’daki dalışının ardından dipteki bu temizlenmeyi hatırlatarak şu uyarıyı da yapıyor: “Bütün bunlar iyi gelişmeler. Ancak hiçbir şekilde rehavete kapılmayalım. Müsilaj tehlikesini ciddi şekilde periyodik olarak izlememiz gerekir.”
BİR DAHA OLMAZ DEMEYELİM
Evet, Bandırma Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı’nın izlenimleri ve analizleri gösteriyor ki denizleri kirleten bizlere denizin bir cevabı olarak üzerimize gelen bu “salya” ya da “kusmuk” şimdilik etkisini kaybetmiş görünüyor.
En önemlisi, Babakale’den itibaren Ege’ye doğru akacak ciddi bir müsilaj kitlesi yok.
Bu iyi haber...
Ancak özellikle İzmit Körfezi’ndeki sanayi kirlenmesi... Atık kirlenmesi ve Marmara Denizi’nde dip kirlenmesine dönüşen kontrolsüz atık meselesi çözülmedikçe...
Müsilaj tehdidi de bitmeyecek...
Müsilajı denizin bize yaptığı bir “imdat çağrısı” olarak görmeliyiz.
‘İNCİ KEFALİ’NİN BABASI
Prof. Dr. Mustafa Sarı kimdir? Her defasında hatırlatmak istiyorum.
Prof. Dr. Sarı asistanlık günlerinde gittiği Van’da dünyada tek tür olan İnci kefalinin neslinin tükeneceğini görmüş ve neredeyse bütün gençliğini Van Gölü’ndeki o balığın kurtarılması için harcamıştır. Başarılı da olmuştur. O yüzden ben kendisine İnci kefalinin kurtarıcı babası diyorum...
Şu anda Bandırma Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanlığı’nı ve bilim kurulu faaliyetini yürütüyor.
GENÇ DOKTORLAR KEPLERİNİ 2 BİN YIL ÖNCESİNE FIRLATTILAR
DAHA önce Çanakkale valisiydi... Makamına oturur oturmaz kolları sıvadı.
Soru şuydu:
- Troya tarihi Çanakkale’yi ayağa kaldırmaz mı?
Müthiş bir çalışma. Özverili girişimciler...
Ve sonunda 2018 yılı “Troya Yılı” ilan edildi. Çanakkale’den Pekin’e kadar uzanan bir Troya...
Bir süre önce Muğla valisi oldu...
Orhan Tavlı...
Tarih ve kültür meraklısı bir vali.
Bu defa Muğla’dan öyle bir haber geldi ki...
Gerçekten duygulandım.
Sıtkı Koçman Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olan öğrencilerin diploma töreni tarihi bir sahnede gerçekleşti...
Genç doktorlar keplerini nerede havaya fırlattılar biliyor musunuz?
2000 yıl önce “Tıp Fakültesi”nin kurulduğu Datça Knidos’ta...
Dünyada böyle bir diploma töreninin başka bir örneği olabilir mi?
Nasıl olsun?
Başka nerede 2 bin yıl öncenin tıp fakültesi olabilir ki...
Tarihle bugünü ve gençliği birleştirmek bu kadar mı güzel olur...
Kutlarım Sayın Valim...
Ve yürekten kutluyorum Sıtkı Koçman Üniversitesi yönetimini...
Paylaş