Göz göre göre yılda 120 milyon Euro kaybeden şirket hangisi?

-Siz hiç göz göre göre yılda 120 milyon Euro kaybeden bir şirket biliyor musunuz?

Ya da şöyle soralım:

-Bile bile, eski parayla 264 milyar lira kaybeder misiniz?

Daha da ileri gidersek:

-Siz patron olsanız. Şirketiniz gözlerinizin önünde yılda milyarlarca lira kaybetse çalışanlarınıza ne dersiniz?

Aslında iki başarılı isim var.

Hamdi Topçu ve Temel Kotil...

Türk Hava Yollarını bir “dünya şirketi” yaptılar.

Oğlum Kuzey tenis okuduğu için Barcelona’ya sık gidiyorum...

Oradan biliyorum THY markasının nasıl bir imaj yarattığını.

Barcelona futbol takımına sponsor olduğu için, inanılmaz bir etkisi var THY logosunun.

Yalnız Barcelona’da değil. Avrupa’da da bir marka oldu...

Her THY ofisi bir elçilik gibi çalışıyor mesela.

Soruya dönersek.

İşte burada başlıyor negatif cevap.

Türk Hava Yolları yaptığı hesaplara göre her yıl 120 milyon Euro kaybediyor.

Neden mi?

Atatürk Havalimanı’ndaki pist yetersizliği yüzünden.

Bir de lodos başlarsa...

İşte o zaman pist başı işkencesi de başlıyor.

22’nci sırada olan bir uçak en az bir saat pistte bekliyor.

İşte o kadar yakıt boşa gidiyor.

Havadaysa daha beter.

Pist yetmediği için Marmara üzerinde tur atan THY uçakları; geldiği yolun yarısı kadar yakıtı da havada tur atarken harcıyor.

Bitmedi...

Buna bir de standart uçuş saatini dolduran parçaların değişimi ekleniyor.

Gereksiz yere erken parça değişimleri oluyor.

Bitmedi...

Havada belli bir uçuş süresini aşmaları yasak olan pilotlar, gereksiz yere tur attıkları için uçuş saatlerini de gereksiz yere dolduruyorlar.

Ve elbette biz yolcular...

Çektiğimiz işkenceyi, uçağın içinde sıra beklerken üzerimize çöken o “silindirik esareti” zaten yaşıyoruz.

Bu yüzden soruyorum:

-Göz göre göre yılda 120 milyon Euro nasıl kaybedilir.

İşte böyle kaybedilir.

Bundan THY de rahatsız.

Ama bir türlü çözüm bulunamıyor.

Üçüncü havaalanının yapımı en az 5 yıl alır.

-Yani?

-Yani olimpiyatlara talip olan bir dünya kentinin, havadan girişte böyle bir huniye kapatılmasını aklım almıyor.

Ne yapacağız?

-Olimpiyatları alırsak o tarihlerde lodosa karşı poyraz duasına mı çıkacağız?

İKİNCİ YAZI

Sayın savcım lütfen bunların peşini bırakma

ANKARA Cumhuriyet Savcısı Sayın Adem Can...

Allah sana yardımcı olsun.

Ve Allah onların belasını versin...

Ne olur bu alçakların peşini bırakma.

O çocuk istismarcılarının, çocuk pornocularının vicdanlarımızdaki cezasını yüzlerine doğru oku ki;

Alınlarına hiç çıkmayacak bir cadı dövmesi gibi yapışsın.

Ankara’da Facebook üzerinden çocukları avlayan, sonra da çıplak videolarını çekip pazarlayan o alçakları hangi lanetle yargılayacaksın bilmiyorum ama;
Ben vicdanımdaki en ağır lanetle cezalandırıyorum şimdiden.

Ve elbette;

Şantajla kıstırılmış o çocuklarla seks yapmak isteyen sözde avukat, aşağılık yönetmen ve iğrenç bürokratlara da bir çift lafım var:

-İğrençsiniz. Hastasınız. Çukursunuz.

-Size mezar bile yakışmaz...

Sevgili Adem Can;

Adem babamızdan gelen adınla;

Öyle bir temizlik yap ki;

Biz bütün anne babaların vicdanı huzur bulsun!