Fransız senatörlerden Ankara’da Gazze mesajı
1) Fransız Senatosu’dan bir heyet önceki gün Ankara’da TBMM Milli Savunma Komisyonu tarafından ağırlanıyor.
Gelen heyet önemli.
Çünkü Fransa’nın dış politikada ve savunma politikalarında etkili.
Heyetin adı; Fransa Senatosu Dışilişkiler, Savunma ve Silahlı Kuvvetler Komitesi.
Toplantıda verilen mesajlar Gazze’de yaşanan vahşet ve Filistin meselesi açısından çok değerli.
Heyetin başındaki Senatör Christian Cambon özetle şöyle diyor: “Bu toplantının ne derecede önemli olduğunu görüyor ve sonsuz teşekkür ediyoruz. Çok fazla ortak noktaya sahibiz. Örneğin Ortadoğu’daki krizle ilgili olarak Fransa sizlerle aynı fikirdedir. Bizler de iki devletli, Doğu Kudüs’ün Filistin’in başkenti olacak şekilde bir çözümü destekliyoruz.”
Türkiye’nin dünyada Filistin Devleti’nin tanınması ve İsrail soykırımının durdurulması için verdiği olağanüstü çabayı düşünürsek;
Fransa Senatosu’nun etkin isimleri tarafından Ankara’da bu mesaj, BM nezdinde Filistin lehine olan dengeyi anlatması açısından önemlidir.
Şimdi bu mesajın öncesine dönüyorum. TBMM’deki toplantıda ev sahibi olarak ilk konuşmayı Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar yapıyor.
Akar, Genelkurmay Başkanlığı ve uzun yıllar Milli Savunma Bakanlığı yaptığı için konulara hâkim.
Rusya dahil birçok meselenin çözümünde dönemin MİT Müsteşarı Hakan Fidan’la birlikte “savunma istihbarat diplomasisi”ni başarıyla yapmış bir isim.
O nedenle Fransız senatörlerinin yakından ilgilendiği konu başlıkları için bizzat yaşadığı olaylar ve görüşmelerden örnekler vererek kapsamlı bir konuşma yapıyor.
Rusya-Ukrayna savaşındaki barış görüşmelerinden, esir takaslarına...
Yunanistan’la olan anlaşmazlıkların çözümündeki şahsi çabaları dahil Türkiye’nin barışçı yaklaşımlarına...
Türkiye’nin NATO içindeki yeri, ağırlığı ve beklentilerini içeren örneklere...
Türkiye’nin terörle mücadelesinin global olduğunu, bu nedenle NATO üyesi ülkelerin de bu mücadeleye destek vermesini beklediklerini anlatıyor.
BÖLGESEL SAVAŞ İHTİMALİ
Akar, konuşmasında Lübnan ve İran’a sıçrayan savaşın da altını çiziyor. Ve savaşın yayılma ihtimalini değerlendiriyor: “İsrail’in Lübnan’a düzenlediği operasyonlar sonucunda, kitle halinde çok ciddi bir göçle ve Hizbullah’tan daha sert radikallerle karşı karşıya kalabiliriz. Gazze’de ve Lübnan’da ateşkesin sağlanamaması her geçen gün bölgesel savaşa daha da yaklaştığımızın işaretidir. Fransa’nın tarihine, kültürüne yaraşır bir şekilde BMGK’da ve diğer ortamlarda ateşkes için ağırlığını koymasını bekliyoruz.”
İşte bu sözler üzerine komisyon eski başkanı Christian Cambon, “Bizler de iki devletli, Doğu Kudüs’ün Filistin’in başkenti olacak şekilde bir çözümü destekliyoruz” diyor.
Fransa’nın BM Güvenlik Konseyi üyesi olduğunu düşünürsek bu sözlerin anlamı daha da artıyor.
Bu toplantıda doğal olarak Fransa’nın Ankara Büyükelçisi İsabella Dumont’un olduğunu da hatırlatmam gerekiyor.
Büyükelçilerin bu tür toplantılarda söylenen sözlerin takipçisi olması bir diplomasi geleneğidir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Savunma Komisyonu’nun bu toplantısı, “parlamenter diplomasi”nin başarılı bir örneğidir.
Her geçen gün yayılma riski artan İsrail saldırganlığının son bulması ve Filistin Devleti’nin tanınması için her zeminde mücadele gerekiyor.
Ankara’daki bu toplantı bu çabaların tipik bir örneğidir...
2) BAZEN BİR FOTOĞRAF ÇOK ŞEY ANLATIR
Fotoğrafı görünce durup bir süre baktım.
Sahici, yapmacıksız, doğal, kendiliğinden gelişmiş bir anın fotoğrafı.
Derme çatma bir tezgâh. O tezgâhta tatlı satan ak sakallı bir ihtiyar. Ve tezgâha eğilip onu dinleyen bir Bakan.
Murat Kurum...
Fotoğrafa bakıyorum. Nasıl dikkatle dinliyor.
Yakından biliyorum ki;
Murat Kurum dur durak bilmiyor. Deprem bölgelerinde yatıp kalkıyor. Bütün amacı “evsiz kimse kalmasın”...
İşte böyle bir gezi sırasında Kahramanmaraş’ta çekilmiş bu fotoğraf.
Bakan Kurum’un elini tutup onunla konuşan da depremde iki torununu kaybetmiş Kemal Kenger...
Ne diyor biliyor musunuz;
“Buralara gelip çalışıyorsun. Benim gibi garibanların elini tutuyorsun. Moral oluyorsun.”
Ve arkadaşlar Bakan’ı tezgâhından uğurlarken iki torununu depremde kaybetmiş Kenger içinin acısıyla ne diyor biliyor musunuz?
“Şu Gazze’de çocukları katledenleri nasıl durduracağız...”
Bu fotoğraf bana diyor ki;
“Halka hizmet aşkla olur. Milletin de ruhu budur.
